Narin Güran cinayetinde sır perdesi aralanıyor! Isırık izi kime ait? Annenin diş örneği incelemeye alınacak
Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın katledilmesiyle ilgili soruşturma devam ederken, sır perdesi aralanıyor. Şüphelilerin ifadelerin ardından 11 kişi tutuklanırken, tutuklu bulunan amca Salim Güran yeniden ifade verdi ve tekrar cezaevine gönderildi. Küçük kızın 19 yaşındaki kuzeni Birsen Güran, suskunluğunu bozarak Salim Güran'ın kendisine saati değiştirmesi halinde başının yanacağını söylediği dile getirdi. Annenin diş modeli alınıp İstanbul Adli Tıp'a gönderilecek. Öte yandan tutuklanan itirafçı Nevzat Bahtiyar'ın evinde ekipler tarafından arama yapılıyor.
Diyarbakır Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran'ın ölümüne ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sürüyor.
BU GÖRÜNTÜLER SADECE A HABER'DE!
İtirafçının eşi evinden jandarma eşliğinde bazı eşyaları aldı
İTİRAFÇININ EVİNDE ARAMA
DİŞİ ADLİ TIP'A GÖNDERİLECEK
KUZENİ SESSİZLİĞİNİ BOZDU
Küçük Narin'in 19 yaşındaki kuzeni Birsen Güran, nöbetçi sulh ceza hakimliğindeki ifadesinde, olay günü Narin'in saat 14.00'te evlerinin kapısını çaldığını, kuzenleri H. ve F.'yi sorduğunu belirtti. Birsen Güran, ifadesinde, "Çoğu kişi, Narin'i görüp görmediğimi bana soruyordu. Ben de Narin'in kaybolduğu gün gördüğümü söyledim. M. ile bu konuyu konuştuğumuzda Salim Güran bizi dinledi. '17.40'ta gördüğünüzü söyleyin' dedi. Salim, bana 'Saati değiştirirsen, senin başın yanar' dedi. Sıkıntı çıkacağını düşündüğüm için ilk söylediğim saati değiştirmek istemedim. Ona inanarak, o şekilde ifade verdim. Salim'in son günlerde söylenenler ile gerçek yüzünü öğrenince 'Acaba saati hatırlamadım mı' diye düşündüm. Hatta bu konuyu M. ve annem ile de konuştum. Her gün annem ve M. ile bu saati konuşuyorduk" dedi.
SALİM GÜRAN'IN EŞİ YALANLARI DEŞİFRE ETTİ
Diyarbakır’da öldürülen Narin Güran cinayeti üzerindeki sır perdesi halen duruyor. Narin’in annesi, ağabeyi, muhtar amcasının da aralarında bulunduğu 10 kişinin tutuklandığı soruşturma kapsamında, cesedi Nevzat Bahtiyar’a verdiği öne sürülen muhtar Salim Güran’ın eşi Melek Güran ifadesi ortaya çıktı.
EŞİNİN YALANLARINI DEŞİFRE ETTİ
Eşi Salim’in Narin’in kaybolduğu gün saat 12.00’da çocuklarını ve eşini alıp aracıyla Diyarbakır merkeze alışverişe gittiklerini, 14.30’da dönüp çocuklarını eve bıraktıktan sonra evde durmadan çıktığına yönelik ifadesi sorulan Melek Güran; “Eve döndükten sonra eşim 'Acıktım, yemek hazırla' dedi. Eşim yemeğini yiyip evde biraz dinlendikten sonra ‘Tarlaya çıkıyorum’ diyerek evden çıktı. Sonra biz de akşam yemeğini hazırlayıp kapının önüne oturduk. Hava kararınca eve girdik. Sonra Narin'in kaybolduğunu öğrendik. Narin'in annesi Yüksel kapımıza gelmesiyle olaydan haberdar olduk. Alışverişten sonra evden hiç ayrılmadık.” dedi.
KOCASINI İKNA ETMEK İÇİN CEZAEVİNE GİTMİŞ
Melek Güran, “Eşim tutuklandıktan sonra ben, kızım İlayda, oğlum Devran ve kayınbiraderim Ömer Faruk ile beraber eşimi cezaevine ziyarete gittim. Kendisine bildiklerini anlatmasını söyledim. Bir şey saklamaması konusunda ikna etmeye çalıştım. Kendisi bunun bir iftira olduğunu söyledi” ifadelerini kullandı.
Nevzat Bahtiyar’ın ifadesinde Narin’in cansız bedenini kendisine Salim'in verdiğini söylediği anlatılan Melek Güran, “Nevzat ve Salim her zaman birlikte gezer. Nevzat eşime sürekli ‘Kardeşim’ diye hitap ederdi. Sık sık görüşürlerdi. Dost olduklarını biliyorum. Ben bu hususu ilk defa jandarmada gözaltına alındığımda öğrendim. Eşimin Arif'e karşı bir kini, kıskançlığı yoktu. Aralarında husumet de yoktu. Eşim neden Narin'e böyle bir şey yaptı bilmiyorum. Narin'in araç içerisinde DNA'sının bulunması ile ilgili bilgim yok. Bu araç içerisinde yapılan incelemede Narin’e ait DNA profili tespit edilmiş. Narin'in kaybolduğu gün de aracı eşim Salim kullandı. Gün boyu araç Salim’deydi. Narin'de 8 yaşında olduğundan ve araba süremeyeceğinden dolayı eşim Salim Güran’dan şüphelendim. Zaten eşim bu sebeple tutuklandı” dedi.
SİLİNEN TÜM KAYITLAR GERİ GETİRİLDİ
TELEFONUNA KAYIT PROGRAMI YÜKLEMİŞ
Salim Güran, 2 Eylül’de tutuklanmadan önce Sulh Ceza Mahkemesinde yapılan sorgusunda “olaydan 10 -15 gün önce telefonuma ses kayıt programı indirdim, daha sonra konuştuğum şeyleri hatırlamak için bu programı indirdim. Ben ses kayıtlarını silmedim, ancak olay günü yaptığım arama kayıtlarını sildim, Olay akşamı kardeşim Arif’in ahırında 380 adet mermi yakalandı. Bana bunu haber verdiler. Kayıtları silmekte kötü yapmışım” diyerek kendisini savunmaya çalışmıştı. Yapılan ilk incelemelerde telefondaki kayıtları geri getirilemezken, Whatsapp’ın bağlı olduğu şirket META’da istenilen yazışmaları vermemişti.
MİT DEVREYE GİRDİ
Otomobilinde Narin’in DNA’sı bulunması ve Narin’in cansız bedenini dere kenarına gömen Nevzat Bahtiyar’ın Narin’i kendisine Salim Güran’ın teslim ettiğini anlatmasıyla Salim Güran’ın olay gününe ait telefon görüşmeleri de önem kazandı. Bunun üzerine amca Güran’ın cep telefonu Milli İstihbarat Teşkilatı’na gönderildi. İleri teknolojiyle donatılan Milli İstihbarat Teşkilatı’ndaki siber uzmanları Salim Güran’ın cep telefonunda kendi yüklediği programla kaydettiği konuşma içeriklerine ulaştı.
SİLİNEN TÜM KAYITLAR GERİ GETİRİLDİ
Telefondaki tüm veriler Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Başsavcılık, verilerin anlamlandırılması için veri uzmanları ile bilişim uzmanlarının yanı sıra görüşmelerin Kürtçe yapılması nedeniyle bir de tercüman görevlendirdi.
KIZ YAŞIYOR MU ÖLDÜ MÜ?
Ulaşılan bilgilere göre yapılan bu görüşmelerin arasında en dikkat çekicisi ise Salim Güran’ın yanında işçi olarak çalışan Ramazan Atasoy ile 15.52’de yaptığı telefon konuşması olduğu öğrenildi. Salim Güran’ın Kürtçe konuşarak Atasoy’a “kız yaşıyor mu öldü mü?" sorusunu yönelttiği ortaya çıktı. Bu görüşmenin HTS raporlarına da yansıdığı belirtildi. Soruşturma kapsamında tutuklanan Salim Güran’ın işçisi Ramazan Atasoy’un babası Mehmet Salim Atasoy’a da ifadesinde oğlu ile Salim Güran’ın 15.52’de yaptığı görüşmenin sorulduğu ancak babanın bu görüşme konusunda bilgisinin olmadığını söylediği öğrenildi.
'WHATSAPP' SKANDALI BÜYÜDÜ
Narin’in kaybolduğu gün aracında DNA’sı çıkan amca Salim Güran ile birlikte 5 kişinin daha o güne ait WhatsApp mesajları ile görüşme kayıtlarını sildiği belirlendi. Ulaşılan bilgilere göre, amca Salim Güran’ın yanı sıra diğer amcalar Kurtuluş ve Fuat ile Salim Güran’ın oğlu D.G, kuzen Muhammet Kaya ve Narin’in dayısı Mehmet Şevket Kaya’nın da WhatsApp görüşme kayıtları ile mesajlarını sildiklerini tespit edildi.
GİZLİ BİŞEY VARSA ONUN İÇİN SİLMİŞTİR
Salim Güran’ın eşi Melek Güran eşinin WhatsApp kayıtlarını sildiğinin kendisine sorulması üzerine; “Neden böyle bir şey yaptığını bilmiyorum. Bunu Narin’in cesedinin bulunduğu gün öğrendim. Normal bir şey değil. Neden sildiği hakkında bir fikrim yok. Ama gizli bir şeyler varsa onun için silmiş olabilir” dedi.
Amca Fuat Güran Jandarma tutanaklarında WhatsApp görüşme geçmişinin neden sildiğiyle ilgili soruya ise; “Ben WhatsApp üzerinden ara sıra görüşme yaparım ancak kiminle ne görüştüğümü hatırlamıyorum. Ben arama geçmişini sürekli silerim. Bu olaya özel silmedim.” dedi.
SALİM’İN OĞLU O GÜNE AİT YAZIŞMALARI SİLMİŞ
Salim Güran’ın oğlu D.G’nin ise sadece Narin’in kaybolduğu 21 Ağustos güne ait arama ve mesajlaşma kayıtlarını sildiği saptandı. Sürekli geçmişe yönelik kayıtları telefonuna silme işlemlerini gerçekleştirdiğini öne süren D.G, “Diğer günleri neden silmediğime dair soruya ilişkin herhangi bir cevabım yoktur” diyebildi.
DAYININ YANGIN ÇIKARDIĞI ŞÜPHESİ
Tutuklanan dayı Mehmet Şevket Kaya’nın da yazışmaları ve arama kayıtlarını sildiği belirlendi. Narin kaybolduktan 2 gün sonra elinde plastik çubukla yangın çıkarmaya çalıştığı ve o günlerde yaşanan elektrik kesintileriyle ilgisi olduğu iddia edilen Kaya, bu iddiaları da reddetti. Yine Tavşantepe Mahallesinde çıkan yangın ile de alakasının olmadığını belirten Kaya; Narin’in kaybolduktan bir gün sonra Salim Güran’ın arayıp Narin’in hastanede olabileceğini söyleyerek hem aileyi hem de Jandarma görevlilerini yanılttığı için pişman olduğunu söyledi.
İŞÇİSİ RAMAZAN ATASOY TUTUKLANDI
Merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sürüyor.
Soruşturma kapsamında tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldıktan sonra savcılığın talebi üzerine yeniden gözaltına alınan Ramazan Atasoy'un jandarmadaki işlemleri tamamlandı.
Diyarbakır Adliyesi'ne sevk edilen ve Narin Güran'ın amcası Salim Güran'ın işçisi olduğu öğrenilen Ramazan Atasoy, savcılıktaki sorgusunun ardından çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklandı.
Soruşturma kapsamında tutuklu sayısı 11'e yükseldi.
AMCANIN SON İFADESİ A HABER'DE!
Yeniden ifadesi alınan amca Salim Güran'ın son ifadesine A Haber ulaştı. Amca ifadesinde suçlamaları reddederek "Nevzat'ın aleyhimde söyledikleri yalandır." dedi.
NEDEN ARAMA KAYITLARINI SİLDİ?
Arama kayıtlarını neden sildiği sorusuna amca Güran "Ben hayat kadınlarıyla görüştüğüm için sildim." şeklinde yanıt verdi.
Salim Güran'ın ifadesi şu şekilde:
"Ben bu beyanı kabul etmiyorum. Olay günü kızları da tarladaydı. Kızlarını ben olay günü eve götürmüştüm dedi. Ramazan ile tarlaya ayı istikametten geri döndük. Yolda geri dönerken kimse ile konuşup konuşmadığımı hatırlamıyorum. Zaman öğleden sonraydı saati hatırlamıyorum. Tekrardan Ramazan ile kanal bölgesine geldik. Yolda gelirken, köyümüzün arka kısmında su kanalının sonuna doğru kanala sıfır olan olan yerde kayınbahama ait çiftliğe gittik."
"Çiftlikte pislikler kanala bırakılıyor. Bu nedenle fiskiyeler kitlenmektedir. Mahfuz oradaydı. Mahfuz'a durumu anlattım. Mahfuz ile telefonla da konuşmuş olabilirim. Hatırlamıyorum. Öncesinde Abdurrahim KAYA'yı da aramıştım. Çiftliğin atıklarından dolayı fiskiyelerin tıkandığını söylemiştim. Çiftlikte bize kazma kürek getirdiler. Suati hatırlamıyorum. Kazma kürek ile Mahfuz ile birlikte kazdık. Hanımı bize çay getirdi ve çay içtik. Epey burada kaldık. Kazma kürek ile hat açtık. Çayımızı içtikten sonra Ramazan ATASOY ile birlikte tekrardan tarlaya döndük. Döndüğümüzde hava aydmlıku, karanlık değildi. Pisliği kesmeseydi su borusunu çiftliğe getirecektik. Ramazan'ın babasını arayıp pisliği kesip hattı değiştirdik dedim."
"Sonra Mehmet Selim ATASOY'un yamna gelip ona yardım ettik. Vardından sonra yukarı da sondajın oraya geldik. Saat 20:00 sıralarında bana telefon geldi. Bana Narin kayıptır dediler. Beni arayan kızım Gizem'di. Gizem beni ya kendine ait telefonla ya da Ibrahim'e ait hat ile aramıştı. Ben sondajm oradayken telefonla konuşmuştum. Telefon geldikten sonra Mehmet Selim'e durumu anlattım kardeşimin kızı kayıp gitmem lazım dedim. Mehmet Selim'de benimle birlikte geldi. Köyün içine arabayla gittiğimde bütün köy kapıdaydı. Ben telefonla jandarma komutanırı arayıp "kardeşimin kızı kayıptır" dedim. Kendisi bana "ben izindeyim ekip göndereceğim" dedi. Sonra ekip geldi. Okul görevlilerini aradım ve okulu açtırdım. Ben yürüyerek aramaya katıldım. Sabaha kadar arama yaptık. Sabah Berat Kaya ve Imran Kaya ile arabayla geldik."