CHP'li İBB'nin 5 milyar TL'lik borcu isyan ettirdi! İstanbul Özel Halk Otobüsleri Esnaf Odası'ndan seferleri durdurma kararı

CHP'nin yönettiği İstanbul Büyükşehir Belediyesinden (İBB) ödemelerini alamadıkları gerekçesiyle kent genelinde özel halk otobüsleri hizmetlerini durdurma kararı alan İstanbul Özel Halk Otobüsleri Esnaf Odası İBB'nin 5 milyar TL'lik borcunu ödemediğini belirterek duruma isyan etti. Yapılan açıklamada 'Artık ne yakıt alacak gücümüz kaldı ne de şoförlerimizin maaşını ödeyecek imkanımız var.Ya çözüm üretilir ya da İstanbul'da toplu taşıma sistemi çöker.' denildi.
İstanbul Özel Halk Otobüsleri Esnaf Odası, İstanbul Büyükşehir Belediyesinden (İBB) ödemelerini alamadıkları gerekçesiyle kent genelinde özel halk otobüsleri hizmetlerini durdurma kararı aldıklarını bildirdi.
Odadan yapılan açıklamada, kentte milyonlarca kişinin günlük yaşamında kritik rol üstlenen özel halk otobüsü işletmecilerinin artık dayanma sınırlarının sonuna geldiği belirtildi.
Fotoğraf- AA Arşiv
İBB'NİN BORCU 5 MİLYAR TL'Yİ AŞTI: TAŞIMA HAKKININ GASPIDIR
Özel halk otobüsleri işletmecilerinin ekonomik dalgalanmalara, akaryakıt zamlarına ve artan maliyetlere rağmen bu kenti ayakta tutan toplu taşıma sisteminin yükünü omuzladıkları aktarılan açıklamada, "Son 5 yıldır, özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesinin 3 ila 4 aya varan ödeme gecikmeleri bizleri iflasın eşiğine sürüklemiştir. Bugün itibarıyla belediyeden toplam alacağımız 5 milyar lirayı aşmıştır. Bu, yalnızca bir borç değil, binlerce emekçinin, ailelerinin ve milyonların taşıma hakkının gasbıdır." ifadeleri kullanıldı.
Fotoğraf- AA Arşiv
TOPLU TAŞIMA SİSTEMİ ÇÖKER
Diyalog arayışlarına karşılık her seferinde oyalama politikalarıyla karşılaşıldığı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Artık ne yakıt alacak gücümüz kaldı ne de şoförlerimizin maaşını ödeyecek imkanımız var. Bu şartlar altında taşımacılık hizmetini vermek teknik, insani ve vicdani olarak mümkün değil. Bu nedenle önümüzdeki günlerde İstanbul genelinde özel halk otobüsleri hizmetlerini durduracağız. Bu bir tehdit değil, mevcut koşulların dayattığı mecburi bir karardır. Ya çözüm üretilir ya da İstanbul'da toplu taşıma sistemi çöker."
