Başkan Erdoğan'dan Özgür Özel'e 500 bin TL'lik manevi tazminat davası

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, Başkan Erdoğan’a 'Cuntacı' şeklinde hitap etmesi büyük bir tepkiye yol açtı. Bu sözler sonrası Başkan Erdoğan, Özel’e karşı 500 bin TL'lik manevi tazminat davası açma kararı aldı. Akşam Gazetesi Ankara Temsilcisi Emin Pazarcı konuyu A Haber'de yorumlarken 'Cunta döneminden şikayet eden Özgür Özel öbür taraftan cunta dönemine taş çıkaracak bir takım icraatler içinde.' dedi. İşte detaylar...
Başkan Recep Tayyip Erdoğan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in "Cuntacı" ifadesi nedeniyle 500 bin TL'lik manevi tazminat davası açtı.
ÖZEL NE DEMİŞTİ?
CHP Genel Başkanı Özgür Özel yaptığı açıklamada "Cumhurbaşkanı dediğiniz kişi bize darbeye kalkışınca biz de ona 'cunta başkanı' dedik. Bu milletin seçtiğine saygı göstermeyen, bu milletin seçtiklerini derdest etmek için her türlü kamu yetkisini kullanan, seçimden kaçan, sandıktan korkan, milletin kararına hürmet etmeyenler cuntadır, cuntacıdır." ifadelerini kullanmıştı.
"CHP KURULTAYI CUNTA DÖNEMİNE TAŞ ÇIKARIR"
Akşam Gazetesi Ankara Temsilcisi Emin Pazarcı:
Özgür Özel ciddi anlamda gererek gerginlik politikası üzerinden CHP'deki bir takım problemleri halletmeye çalışıyor. Türkiye'ye ciddi zararlar veriyor. Bu cunta meselesi ortaya çıktığında Özgür Özel cuntanın ne olduğunu bilmez ve yaşı da müsait değildir. Ama o cunta döneminde gazetecilik yapan birisiyim ben. Cunta döneminde Kenan Evren döneminde gazetecilik yaparken bile CHP kurultayında yaşananlar gibi muamelelerle karşı karşıya kalmadık. CHP'nin kurultayında bir frekans verildi ve herkese tek tip bir habere mahkum edildi. İçeriye sokulmadı delegeyle yüz yüze gelmesi önlenmeye çalışıldı basın mensuplarının ve ciddi anlamda bir baskı uygulandı. Cunta döneminden şikayet eden Özgür Özel öbür taraftan cunta dönemine taş çıkaracak bir takım icraatler içinde. Bunu hatırlatmak lazım. Çok ağır ifadeler bunlar ve gereken yapılıyor. Yargıda herhalde bunun bir sonucu olacaktır. Gerçekten ağır, yenilir yutulur gibi şeyler değil.
Akşam Gazetesi Ankara Temsilcisi Emin Pazarcı A Haber'de yaşananları yorumladı (ahaber.com.tr)
ÖMER ÇELİK'TEN ÖZEL'E TEPKİ: SEÇİLMİŞ İRADEYE SAYGISIZLIK
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik yaptığı açıklamada Özgür Özel'in sözlerine tepki göstererek şu ifadeleri kullandı:
"Burada bu etiketlemeyi yaparken kendi zihnindekini, kendi kültüründekini, kendi siyasi hayatlarındakini yansıtıyorlar. Sayın Cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize dönük 'cunta yönetimi' ifadesinin kullanılması aslında bir kere daha Cumhuriyet Halk Partisi yönetiminden seçilmiş iradeye saygısızlığın, millet iradesiyle kavgalı olmanın, demokrasiye saygısızlığın bir neticesi olarak ortaya çıktı. Fakat madem bu 'cunta yönetimi' ve 'siyasi cuntacılık' bahsini açıyor Özgür Özel, o zaman bu konuya eğilmekte fayda var. Çok partili hayata geçtiğimizden beri Cumhuriyet Halk Partisi ya 'siyasi cuntacılığın' doğrudan tahrik unsuru olmuştur, sürükleyicisi olmuştur ya da ortaya çıkan bütün cuntalar karşısında sessiz kalmıştır ve destek vermiştir. Çok partili hayatı başından sonuna inceleyen birisi, ister akademik bir çalışmayla olsun, ister bu siyasi tarihin bir kronolojisini çıkarsın, burada bir 'siyasi cuntacılık' söz konusuysa, eşittir Cumhuriyet Halk Partisini bulacaktır."
Ömer Çelik (AA)
"BAŞKASINA SÖZ SÖYLEYECEK MECALİ DE KAPASİTESİ DE YOK"
Demokrasi ve siyasi hayatla ilgili bir sözlük olsaydı, çok partili hayata geçildiğinden beri, 1927 Mayıs'tan itibaren kurumsallaşan, CHP'de tecessüm etmiş Yassıada zihniyetini "cuntacılığın" karşılığı olarak vereceğine işaret eden Çelik, "Dolayısıyla Özgür Özel'in herhangi bir şekilde bu konuda kendi tarihiyle hesaplaşmadan, çok partili hayatta imza attıkları cürümler, yaptıkları kampanyalar, demokrasimizi sabote etmek için, Cumhuriyetimizin dinamiklerini gasp etmek için, millet iradesini yok etmek için yaptıklarıyla yüzleşmeden, bu konularda ciddi bir siyasi hesaplaşma içerisine girmeden herhangi bir şekilde bir başkasına söz söyleyecek mecali de yoktur, kapasitesi de yoktur." dedi.
Çelik, çok partili hayatın bütün safhalarına bakıldığında, vatandaşın oyuyla, millet iradesiyle seçilen kim olursa olsun CHP'nin, seçildikten hemen sonra seçilmişlere "diktatör", "otokrat" dediğini ve onları "cuntacılıkla" suçladığını anımsatarak, şunları kaydetti:
"Ama gerçekten seçilmiş iradeye cuntacılık yapmak isteyenleri ise 'Cumhuriyeti koruma ve kollama görevini yerine getiriyorlar' diye etiketler. Çok partili hayat dönemindeki bütün siyasi hayatımızın özeti budur. Sadece Cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize dönük değil, bizden önce güçlü halk iradesiyle seçilmiş bütün yönetimlere karşı Cumhuriyet Halk Partisinin yazılımının normal çıktısı bundan ibarettir. Çünkü bu yazılım millet iradesiyle kavgalı bir yazılımdır. Geçmişte bunu değiştirmek isteyen, bunu ucundan kıyısından güncellemek isteyen yaklaşımlar oldu Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde ama hepsi başarısız oldu."
