Bakan Tunç'tan boykot çağrılarına net yanıt: Milletimiz itibar etmez!

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in 2 Nisan'da yaptığı alışveriş yapmama çağrısına ilişkin konuşarak önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Tunç, A Haber canlı yayınında yaptığı açıklamada, 'Boykot çağrısına milletimiz itibar etmez!' diye konuştu. Siyasi çıkar için milletin emeğinin tehdit edilemeyeceğini belirten Tunç, bu çağrıları yapanların millet nezdinde itibarını kaybetmeye devam edeceğini bildirdi.
İlk etapta İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından boykot çağrısı yapan şahıslar "hakkında nefret ve ayrımcılık", "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçundan resen soruşturma başlatıldı. İlk etapta soruşturmaya ilişkin konuşan Adalat Bakanı Yılmaz Tunç, "Bokyot çağrısına milletimiz itibar etmez!" dedi.
Bakan Tunç'un A Haber canlı yayınında yaptığı açıklamalardan öne çıkan başlıklar şöyle:
Türk ceza kanununun 122. maddesi var. Nefret ve ayrımcılık suçunu düzenleyen madde ve yine halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu'nun 216. maddelerin ihlali nedeniyle resen soruşturma başlatılmış durumda. Tabi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının CHP yöneticilerinin boykot çağrısına yönelik başlatmış olduğu bu soruşturma önemli. Bu soruşturmanın ilerleyen süreçlerini Cumhuriyet Başsavcılığımız kamuoyuyla paylaşacaktır. Yargı bir taraftan gerekli işlemleri gerçekleştirecektir.
"İŞİN ESASINI GÖLGELEMEYE ÇALIŞIYORLAR"
Burada özellikle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nun İBB Başkanı ve 106 şüpheli hakkında başlatmış olduğu adli soruşturmasında konuyu saptırmaya çalışması soruşturmayı bir siyasi soruşturma gibi göstermeye çalışması ve özellikle soruşturmayı etkilemeye yönelik tutum ve davranışları ve yine yargı mensuplarını tehdit etmeleri ve baskı altına almaya yönelik söylemleri ve sokak çağrıları ve sonucunda ortaya çıkan olaylar ve gelimeler maalesef adli soruşturmayı ve işin esasını gölgelemeye yönelik davranışlardır.
"YERLİ VE MİLLİ MARKALARA LİNÇ GİRİŞİMİ"
Burada başarılı olamayınca farklı bir alana geçtiler. O da boykot çağrısı. Bu boykot çağrısı özellikle ekonomiye yönelik bir saldırı bir karalama kampanyası... bu ülkenin yerli ve milli markalarına yönelik bir linç girişimi bu bizim hukuk düzenimizde kabul edilebilir bir durum değildir. Bunun karşılığı Türk Ceza Kanunu'nda, bunun karşılığı Türk Ticaret kanununda hem kamu düzeni bakımından hem de ilgili firmaların yapabilecekleri bir takım girişimler mevcut.
BOYKOT ÇAĞRISINA MİLLETİMİZ İTİBAR ETMEZ!
Özellikle CHP'nin bazı markaları hedef alan sistemli boykot çağrısı ekonomik düzene yönelik karalama kampanyasına bir kere milletimiz kesinlikle itibar etmeyecektir. Milletimizin sağ duyusu bu tür saçma sapan girişimlere itibar etmez. Dolayısıyla bu çağrı da boşa çıkacaktır. Aksine bu çağrılarla CHP ve yöneticileri millet nezdinde itibar kaybetmeye devam edeceklerdir. Çok yanlış bir yol tercih ediyorlar maalesef. Bir adli soruşturma başlatıldı. Ve soruşturmanın gizliliği var. Dolayısıyla delilleri bilmiyorsunuz, dosyanın kapsamını bilmiyorsunuz, daha ilk dakikalardan itibaren burada soruşturmayı etkilemeye yönelik bir takım çapa içine giriyorsunuz. Sokak çağrılarıyla Bir amaca ulaşmak istiyorsunuz. Ama burada da görüyoruz ki farklı alanlara çekerek özellikle ekonomiyi sarsmaya yönelik çaba içerisinde özellikle yerli sermayeyi hedef alan ticaret hayatını sabote etmeye yönelik sorumsuzca bir linç girişimi. Bu hukuksuz bir boykot çağrısıdır.
"TÜYÜ BİTMEMİŞ YETİMİN HAKKINI KORUYACAĞIZ"
Bir hukukçu olarak böyle bir çağrının siyasi olarak da CHP'ye bir faydası yok. Millet de bu tür çağrılara itibar etmez. Özellikle bu boykotla ilgili biraz önce Ticaret Bakanımızda ifade etti; bizim hukukumuzda ve ilgili kanunlarımızda bir işletmenin itibarını zedeleyici faaliyetini sekteye uğratıcı kasıtlı beyanların iş ve çalışma hüviyetinin tehdit eden her türlü girişimin bir karşılığı vardır. Hukuki ve cezai sorumluluğu vardır. Bunları takdir edecek olan elbette ki yargı organlarıdır. Elbette ki ekonomik hayata yönelik hukuksuz girişimlere karşı da cevap verecektir. Esnafımızın, emekçimizin, tüyü bitmemiş yetimin hakkını kim koruyacak? Elbette ki bu ülkenin hukuku koruyacak yargı mensupları koruyacak. Dolayısıyla milletimiz burada hiç endişe etmesin. Zaten bu anlamda tavır ve davranışlarla ilgili olarak da yargı gecikmeksizin kendi işini yapmaya devam ediyor.
"MİLLETİMİZİN HAKKINI, HUKUKUNU KORUYACAĞIZ"
Bu ülkede hiç kimse markaları, şirketlerimizi veya tüketicileri kendi ideolojik çizgisine yönelik hizaya sokulması bekleniyorsa bu beyhudedir. Kimse siyasi çıkarı uğruna binlerce insanın emeğini tehdit edemez. Bu noktada hem AK Parti olarak hem de hükumet olarak, kabine olarak ve bağımsız yargı olarak milletimizin hakkını hukukunu sonuna kadar korumaya kararlı olduğumuzu da buradan ifade etmek istiyorum.
"CHP'NİN İZLEDİĞİ YOL YOL DEĞİL"
Ana muhalefet partisi genel başkanının başından beri maalesef kendi partisindeki iç çekişmeler ve özellikle bu adli soruşturma üzerinden takındığı tutum, davranış ve izlediği politika ile izlediği yol yol değil. Aslında bir an önce bu politikayı bırakması lazım. Özellikle yerli ve milli ekonomiyi hedef alması çok mantık dışı bir şey. Milletimiz tarafından tasvip görmeyecek bir hareket. Burada ekonomiye zarar vermeyi amaçlayarak siz milletin zarar görmesini amaçlayarak nereye varmak istiyorsunuz. Böyle bir amaç, böyle bir yol olabilir mi? Demek ki siz Türkiye'nin bu markalarla hareket etmesini hazmedemiyorsunuz demektir. Burada Türkiye'nin gelişmesini, kalkınmasını istemeyen kirli zihniyete hizmet eden bir politikadır. Dolayısıyla bu yanlıştan dönmeleri lazım. Ama sürekli farklı yollar izleyerek yanlış bir yol içerisindeler. Bu millet boykot çağrılarına itibar etmeyerek aksine bu ülkenin ekonomisine zarar verilmesini istemeyecektir. Ve buradan bu çağrıları yapanlar da itibar kaybetmeye devam edeceklerdir.
