Sednaya'da 10 yıl boyunca esir tutulan Vakkas Orhan A Haber'de! "Yüzlerce kişi cezaevine gömüldü"

Ticaret yapmak için 2011'de gittiği Suriye'de tutuklanan Türk iş insanı Vakkas Orhan Suriye'de çıkan iç savaşın ardından, rejim tarafından çeşitli suçlamalar yöneltilerek tutuklandı ve Halep'teki Sednaya Hapishanesi'ne gönderildi. Orhan Canan Barlas moderatörlüğündeki Canan Barlas ile Gündem programında Sednaya Hapishanesi'nde yaşadığı kan donduran olayları anlatarak "Çıkarırlarsa da eskiden gömülmüşleri çıkarırlar, kazdıkları yerden kimseyi çıkaramazlar." dedi.

Ticaret yapmak için 2011'de gittiği Suriye'de tutuklanan Türk iş insanı Vakkas Orhan Suriye'de çıkan iç savaşın ardından, çeşitli suçlamalar yöneltilerek tutuklandı ve Halep'teki Sednaya Hapishanesi'ne konuldu.

"FİLİSTİN ASKISI VARDI DUVARA ASIYORLARDI"

Esir tutulan Vakkas Orhan A Haber'de tutsak döneminde yaşadıklarını tek tek anlattı.

İşte Orhan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:

"Onların bana baskıları bana boş geldi. Allah'a binlerce şükürler olsun yaşıyorum ve çok sevdiğim bütün ömrünü bahşettiğim vatanımdayım.

Sol baş parmağımda elektrik verdikleri iz vardı. Bükülmüş kalın bakır kablolarla vuruyorlardı. Filistin askısı vardı, duvara asıyorlar sadece ayak parmaklarınızın ucu yere değiyordu.

"ARKADAŞIM YANIMDA ÖLDÜ"

Cezaevinde arkadaşım yanımda vefat etti. Suriye'de 6 yıl boyunca esir kampında tutuldum. Suriye'de 10 yılboyunca casuslukla suçlandım.

CEZAEVİNDE YÜZLERCE KİŞİ GÖMÜLÜ

Sednaya cezaevi değil bir esir kampı. Orada kimsenin kaldığını düşünmüyorum. Derin çukurlar kazıp oralarca yüzlerce cenaze attıklarını biliyorum. Şimdi gitsem gösteririm onları. Bundan sonra kimseyi çıkaramazlar. Çıkarırlarsa da eskiden gömülmüşleri çıkarırlar, kazdıkları yerden kimseyi çıkaramazlar.

Ailemle 83 gün sonra iletişim kurdum. Suriye'de 13 gün hiçbir şey yemediğim oldu. Oradaki hastanelerin altında bile gözaltı merkezleri var."

Filistin karakoluna girdiğmde bütün insanlar çıplaktı. Oraya kimse sığamıyordu. Ben istediğim 2 metrelik yerden asla vazgeçmedim. Daha sonra beni mahkemeye çıkarttılar ve hücreye gönderdiler. Ben o hücere 7 ay boyunca kaldım. Günde 300 defa Ayet-el Kürsi'yi okudum. Orada Türkiye'deki gerçekleşen ihtilali öğrendim. Bir gün penceren silah sesi duydum ve komutana , "O silah sesi ne?" dedim. O da bana, "Seninki gitti, ülkede ihtilal oldu" dedi. Sabah tekrar onu görünce, "Türkiyeden bir haber var mı? dedim. Komutan da bana, " Evet var. Seninki galiba kalacak" dedi.