Suriye'nin en güzel şehirlerindendi! Harabeye döndü: Savaş öncesi ve sonrası Halep
Suriye'de 2009'da başlayan iç savaş sonrası adeta tarumar olan Halep, muhaliflerin başlattığı yeni ilerleyiş sonrası rejim güçlerinden alındı. A Haber canlı yayınına katılan gazeteci Güngör Yavuzaslan, Suriye'nin en güzel şehirlerinden olan Halep'i "Denizi olmayan İstanbul'a" benzetirken; Halep'in savaş öncesi ve sonrası görüntüleri şehrin ne derecede yıkıma uğradığını bir kez daha gözler önüne serdi.
Suriye'de yaklaşık 15 yıl önce başlayan iç savaş sürüyor. Esad'a bağlı birlikler yüz binlerce muhalifi katlederken, milyonlarca kişiyi ise göç etmeye zorladı. Suriye'den kaçan milyonlarca kişi başta Türkiye olmak üzere çevredeki birçok ülkeye sığındı. Suriye'nin en güzel şehirlerinden olan Halep de iç savaştan en çok zarar gören yerlerin başında oldu. Suriye'nin en güzel şehirleri arasında bulunan Halep, 2009'da başlayan iç savaş sonrası adeta yerle bir oldu.
"DENİZİ OLMAYAN İSTANBUL"
Son günlerde muhaliflerin rejim güçlerinden alarak kontrolü sağladığı Halep, yeniden gündem olurken; A Haber canlı yayınına katılan gazeteci Güngör Yavuzaslan Halep'in o halini yorumladı. Halep'i "Denizi olmayan İstanbul'a" benzeten Yavuzaslan, "Halep'in 2009 yılında iç savaştan önceki görüntüleri var. Burada Halep Kalesi ve Emevi Camii görünüyor. İç savaş öncesi burada 6 milyona yakın bir nüfus vardı. Suriye'nin ticaret, kültür, medeniyet kenti olan bir yerdi. Halep'e deniz olmayan İstanbul diyebiliriz." ifadelerini kullandı.
Halep'in Orta Doğu'da Anadolu Türkçesi'nin en güzel konuşulduğu 2 şehirden biri olduğuna dikkat çeken Yavuzaslan, "Halep'e gittiğinizde Gaziantepliler konuşuyor Kerkük'e gittiğinizde ise Şanlıurfalılar konuşuyor sanırsınız. Böyle bağlarımızın olduğu bir yerdir. Birbirilerine emmioğlu diye hitap ederler." dedi.
Halep'in savaş sonrası içler acısı haline de dikkat çeken Yavuzaslan "Halep'in son hali çok üzücüdür" derken; sözlerini şöyle sürdürdü: 2016 yılında Esad buraya İran ve Rusya'nın desteği ile aynı Gazze'deki gibi bir bombardıman yaptı. Aynı Netanyahu'nun Gazze'yi bombaladığı gibi Esad'da Halep'i bombaladı. Halep'te çok katlı binalar çok ender görülür. O zaman bazı yüksek katlı binalar inşa edildi. Halep'te binalarda çatılar yoktur. Gaziantep ve Şanlıurfa evlerini çağrıştıran evler görmek mümkündür.
"HALEP'E ÇOK YAZIK ETTİLER"
Konuşmasına Halep'in tarihi yapısına da vurgu yaparken, "Halep içine Kudüs düşmüş şehirdir. Gezerken sizi Mardin sizi kovalar, bir taraftan Antep ve Urfa sizi tutar. İşte böyle bir hava var orada bizim bağlarımız da böyledir. Halep şehrine çok yazık ettiler. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan iç savaş başladığında 'Coğrafyaya çöktüler' demişti. Bunun en güzel örneğini Halep'te görebilirisiniz. Türkiye'de 1 milyon 300 bin Halepli var umarım dönerler ve özgür topraklarında yaşarlar." dedi.
YÖNETİM TARZI NASIL OLACAK?
Halep'te yönetim tarzının nasıl olacağı ile ilgili de konuşan Yavuzaslan, "Halep'te İdlib tarzı bir yönetim sistemi mi olacak? Asıl soru budur. Türkiye'nin oluşturduğu model mi olacak? İşte bu çok önemli bir durumdur. İnsanlar rejimin baskısında dolayı Suriye'den çıktılar şimdi başka bir baskıcı yönetim altına girmek istemiyorlar. Şu anda muhalifler insanlara çok iyi davranıyorlar. Görülen bir baskı yok. Dini bir ayrım yapmıyorlar bunun sürdürülmesi çok önemli. Burada sivil bir vali olacak mı? Bunlar önemli konular." cümleleriyle sözlerine nokta koydu.