İşte Yenidoğan Çetesi ile ilgili gerçekler! İddialar tek tek çürütüldü
İstanbul'da doktor Fırat Sarı liderliğinde yeni doğan bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek, SGK'dan haksız kazanç elde eden ve 10 bebeğin ölümüne sebep olan suç örgütünün 22'si tutuklu toplam 47 üyesi hakim karşısındaki ilk savunmalarını veriyor. Türkiye'nin kanını donduran Yenidoğan Çetesi ile ilgili gerçekler de gün yüzüne çıktı. İşte detaylar...
- Gündem
- Giriş Tarihi: 22.11.2024 | 13:40
Türkiye'nin kanını donduran Yenidoğan Çetesi'nin yargılanmasına İstanbul'da Bakırköy Adliyesi 21. Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı.
İstanbul ve Tekirdağ'da gerçekleştirilen operasyonların ardından 19 özel hastanenin iddianamede yer aldığı davada sanıklar hakkında 17 bin yıl hapis cezası isteniyor.
Suç örgütü lideri Dr. Fırat Sarı ve İlker Gönen'in de aralarında bulunduğu 22 tutuklu sanık, 15 tutuksuz sanık savunmalarını veriyor.
10 AYDA 55 BİNE YAKIN DENETİM
Özel Sağlık Kuruluşları Sağlık Bakanlığınca denetlenmediği iddia edilirken, bakanlığın yıl içinde özel sağlık tesislerine yönelik 54 bin 885 denetim gerçekleştirdiği belirtildi.
10 ayda, 46 bin 160 olağan ve 7 bin 318'i olağan dışı ve bin 407'si süre sonu olmak üzere 54 bin 885 denetim yapıldı. Denetimler sonucu özel sağlık kuruluşlarındaki usulsüzlükler tespit edilerek 196 özel sağlık tesisine "faaliyet durdurma", 1412 sağlık tesisine "idari para" cezası, 111 özel sağlık tesisi hakkında da 135 ayrı suç duyurusunda bulunuldu.
SORUŞTURMA 2016'DA BAŞLATILDI
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 2016 yılında Sağlık Bakanlığınca yenidoğan konusunda yürütülen bir soruşturmanın, İstanbul İl Sağlık Müdürü olduğu dönemde kapatıldığına yönelik iddiaları kronoloji ile çürüttü.
Memişoğlu, "Bahse konu soruşturma, Ocak 2016 tarihinde mail ihbarı ile başlatılıyor. Dosya içeriğinde bulunan bilirkişi raporunda 'mevcut kayıtlara göre yenidoğan döneminde yapılan tedavilerin bebeklere zarar verdiğine dair bulguya rastlanılmadığı' ifade ediliyor. Soruşturmanın, Ekim 2016'da il sağlık müdürlüğüne atanmam dolayısıyla kapatıldığını iddia etmek, en hafif tabirle vicdansızlık. 6 Ekim'de göreve başlayan bir İl Sağlık Müdürü olarak, 15 Kasım 2016 tarihinde Sağlık Bakanlığı'ndan denetimle ilgili bilgi belge isteyen de bizzat benim." ifadelerini kullandı.
İLK ADLİ SÜREÇ 5 MAYIS 2023'TE BAŞLADI
"Yenidoğan Çetesi" olarak anılan organize suç örgütünün çökertilmesiyle ilgili ilk adli süreç 5 Mayıs 2023'te başladı, teknik takip, olağan dışı denetimler ve binlerce sayfalık belge ve materyallerin incelenmesi sonucunda çetenin bebek ölümlerinden sorumlu olduğu kanıtlandı.
Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığıyla İstanbul İl Sağlık Müdürlüğüne 27 Mart 2023'te söz konusu olayla ilgili CİMER üzerinden yapılan ihbar iletildi.
Teftiş kurulunun birkaç gün beklenmesinin ardından harekete geçerek denetimlere başlayan İl Sağlık Müdürlüğü, iddiaların kanıtlanması için klasik denetim usullerinin yeterli olamayacağı kanaatine vararak, 5 Mayıs 2023 tarihli yazıyla İstanbul Emniyet Müdürlüğüyle irtibata geçti.
OLAĞAN DIŞI DENETİMLER
Bu başvurunun ardından yapılan incelemelerle şüphelenilen kişiler ve hastanelere yönelik teknik takip süreci 20 Haziran 2023'te başladı. Aylarca süren teknik takibe, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğünün eş zamanlı olağan dışı denetimleri eşlik etti.
Bu çerçevede ilk eş zamanlı olağan dışı denetim, 25 Eylül 2023 tarihinde özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım servislerine yönelik gerçekleştirildi. Bu denetimleri 31 Ekim 2023, 16 Kasım 2023, 29 Kasım 2023, 16 Ocak 2024, 26 Ocak 2024, 8 Şubat 2024 ve 9 Şubat 2024 tarihlerindeki 7 ayrı eş zamanlı olağan dışı denetim izledi.
Denetimlerde elde edilen bulgular, o dönem il sağlık müdürlüğü bünyesinde kurulan Yenidoğan Yoğun Bakım Denetim Değerlendirme Komisyonunca incelendi ve emniyet yetkililerinin gizli soruşturması kapsamında eş zamanlı paylaşıldı.
ÖRGÜT ÜYELERİNİ PANİKLETEN DENETİMLER
Olağan dışı denetimlerle panikleyen örgüt üyelerinin telefonlarından bu konuda yaptığı konuşmalar teknik takibe de yansıdı ve sonrasında hazırlanan iddianamede de yer aldı.
İddianamedeki tape kayıtlarında örgüt üyelerinin 25 Eylül 2023'teki ilk eş zamanlı olağan dışı denetime ilişkin aralarında hastanelere kast ederek "Hemen aynı anda, eş zamanlı girmişler bizimkilere", "Hepsini didiklediler, bütün kan sonuçlarına kadar baktılar", "Her türlü işi, usulsüzlüğü ortaya çıkarttılar. Çomak soktular kovanımıza", "Kafayı yemiş bunlar, normal değil ya ben hayatımda böyle denetim görmedim." , "İl sağlık müdürü kafayı takmış." şeklinde yorumlarda bulunduğu görüldü.
ÖNCE "YOLSUZLUK OPERASYONU" OLARAK BAŞLADI
Teknik takip ve denetimlerde elde edilen bulguların birleştirilmesi sonucu çetenin dolandırıcılık faaliyetlerine yönelik ilk somut deliller elde edildi ve 26 Nisan 2024'te "yolsuzluk operasyonu" başlatıldı, şüpheliler gözaltına alındı ve büyük bir bölümü tutuklandı.
Suç örgütü, fiilen bu tarihte çökertildi ve sonrasında da hastanelerde herhangi bir bebek ölümü yaşanmadığı raporlandı.
Ancak soruşturmadaki gizlilik nedeniyle emniyetin elde ettiği bulgular uzun süre İl Sağlık Müdürlüğü de dahil hiçbir kurumla paylaşılmadı. Tape kayıtları Bakanlık müfettişlerine 9 Mayıs 2024 tarihinde diğer belgelerle birlikte iletildi.
ÇETENİN BEBEK ÖLÜMLERİYLE BAĞI 16 EYLÜL'DEKİ RAPORLA KANITLANDI
O döneme kadar "yolsuzluk çetesi" gözüyle bakılan suç örgütünün bebek ölümleriyle bir bağlantısının olup olmadığından da ilk bu süreçte şüphelenildi. Hastanelerdeki bazı bebek ölümleriyle örgütün eylemleri arasında illiyet bağı olup olmadığının araştırılması talebi de ilk kez 28 Haziran 2024'te adli makamlarca istendi.
Ayrıca tape kayıtları haricinde şüphelilere ait telefon ve bilgisayar imajlarından alınan, WhatsApp yazışmaları gibi en can alıcı bulguların yer aldığı dijital materyaller ise 3 Eylül 2024'te Bakanlık müfettişleriyle paylaşıldı.
Bu süreçte Bakanlık müfettişleri binlerce sayfadan oluşan belge ve materyalleri inceledi. Ayrıca alanında uzman üç hekimden oluşturulan bilirkişi heyeti gerekli tıbbi incelemeleri yaptı. Bilirkişi tarafından hazırlanan 16 Eylül 2024 tarihli raporda; bebek ölümlerinde şüphelilerin sorumlu olduğu kanaatine varıldı.
Dolayısıyla yolsuzluk, usulsüzlük, nitelikli dolandırıcılık başlıkları ile devam eden soruşturmada, organize suç örgütünün eylemleri ile bebek ölümleri arasındaki illiyet bağı ilk defa resmen bu tarihte kurulmuş oldu. Söz konusu tıbbi mütalaa, aynı dönem Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi.
HASTANELER KAPATILDI
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, 1399 sayfalık iddianamesini 16 Ekim 2024'te hazırladı.
Bakanlığın Teftiş Kurulu raportörleri de tıbbi mütalaa niteliğindeki bilirkişi raporu ile 5 bin sayfalık soruşturma raporuna ilişkin incelemesini tamamlayarak raporun uygulanmasına dair onayı 18 Ekim 2024'te aldı.
İlgili raporda usulsüzlük tespit edilen özel hastanelerin kapatılması önerildi ve aynı gün 10 hastanenin ruhsatları iptal edilerek tamamen kapatılmasına karar verildi.