Anne Karabulut'tan Tülay Garipoğlu'na sert sözler! "Kimse bana o caninin öldüğünü iddia etmesin"
Münevver Karabulut cinayetinde katil Cem Garipoğlu'nun ölüp ölmediğini anlamak için fethi kabir işlemi yapılmış ve adli tıp kurumu mezardaki kişinin Cem Garipoğlu olduğunu doğrulamıştı. Bu sonuç sonrası "Bana değilse Münevver Karabulut'un annesine acıyın" diyerek olayı kapatma çağrısı yapan Tülay Garipoğlu'na anne Karabulut'tan sert yanıt geldi. Münevvet Karabulut'un annesi "Oğlu kızımı canlı canlı testereyle keserken bana acıdı mı? Her yıl 3 Mart'ta kutlamalar yaparken, testereli paylaşımlar yaparken bana acıdı mı? Kimse bana Cem Garipoğlu denen caninin öldüğünü iddia etmesin. Ben inanmıyorum." diyerek tepki gösterdi.
15 yıl önce Münevvet Karabulut Cem Garipoğlu tarafından vahşice katledilmiş ve olay sonrası cezaevine gönderilen Garipoğlu , 10 Ekim 2014'te kaldığı Silivri 5 No'lu Cezaevi'nde intihar etmişti.
Karabulut ailesinin talebi üzerine Cem Garipoğlu'nun mezarının açılmıştı. Mezardan çıkarılan örneklerin Cem Garipoglu'na ait olduğu açıklanmıştı. Bu rapor sonrası Cem Garipoğlu'nun annesi Tülay Garipoğlu, "Artık üzerine konuşulacak bir şey kalmadığını düşünüyorum. Müsaadenizle artık acımızı yaşayalım. İki tarafın da ayrı ayrı acılarla kavrulduk. Bana değilse de Münevver Karabulut'un annesi Nagihan Hanım'a acıyın lütfen" dedi.
"OĞLU KIZIMI TESTEREYLE KESERKEN BANA ACIDI MI?"
Tülay Garipoğlu'nun bu açıklamalarına Münevver Karabulut'un annesi Nagihan Karabulut'tan sert yanıt geldi. Anne Karabulut, "Bu caninin annesi, 'Bana değil de Nagihan Hanım'a acıyın lütfen' demiş. Kendisine soruyorum, oğlu kızımı canlı canlı testereyle keserken bana acıdı mi? Bu caniyi 197 gün boyunca saklayıp adalete teslim etmezken kendisi bana acıdı mı?" dedi ve şöyle devam etti:
"Her yıl 3 Mart'ta kutlamalar yaparken, testereli paylaşımlar yaparken bana acıdı mı? Adli Tıp'ta, yargıda, emniyette dosyanın üstünü örtmek için yaptıklarından sonra bana acıdı mı? Kan gölüne dönen evi temizleyip, kızımın kafasını kestikleri testereyi saklarken bana acıdı mi? Mahkeme kendisini bundan mahkum ederken bana acıdı mi? Kanlı kanepede çocuklarıyla birlikte mutlu aile pozları verirken, kahkaha atarken bana acıdı mi? Her yıl 3 martta kutlamalar yaparken, testereli paylaşımlar yaparken bana acıdı mi?."
15 yıldır kendilerine ne başsağlığı ne de rahmet dileklerini iletmediklerinde kendisine acıyıp acımadığını aktaran anne Karabulut, "Bir de Orhan Şahin denilen avukatları çıkıp, ben kanlı kanepedeki kahkahaları ve fotoğrafı görmedim, hatırlamıyorum diyor. Adli tıpta, emniyette ve yargıda yasattığı skandalları hatırlıyor mu Orhan Şahin? Bunlar insan değil, insanlıktan nasibini almamışlar, vicdanları yok. Mezarlık demeye bin şahit ister, hiç bir şey yok, Adli Tıp'tan cesedi almaya bile avukatları Orhan Şahin'i gönderiyorlar" dedi.
"CEM GARİPOĞLU'NUN ÖLDÜĞÜNE İNANMIYORUM"
Kimsenin kendisine Cem Garipoğlu'nun öldüğünü iddia etmemesini söyleyen anne Karabulut, sonuca inanmadığını ve avukatlarına da fethi kabir için de, rapora itiraz için de aile olarak talepte bulunduklarını belirterek şöyle devam etti:
"Onları Allaha havale ediyorum, bu dünyada da, öbür dünyada da insanlıktan nasibini almamış olan bu Garipoğlu ailesine hakkımı helal etmiyorum. Simdi çıkıp yaptıkları bunca pisliğe rağmen kendilerini mağdur duruma düşürmeye çalışıyorlar, benim adımı bir daha o kirli ağızlarına almasınlar. Cem Garipoğlu'nun öldüğüne inanmıyorum. Kızımın kanının yerde kalmaması için sonuna kadar hukuki mücadelemiz devam edecek."
AVUKATINA TEŞEKKÜR: ONUN SAYESİNDE ÜZERİ ÖRTÜLMEDİ
Avukatları Dr. Rezan Epözdemir olmasaydı kimseleri olmadığını vurgulayan anne Karabulut, "O tek başına adli tip, yargı, emniyetteki bütün usulsüzlüklerle mücadele etti, 15 yıldır bizimle birlikte hiç bir talebi olmadan mücadele ediyor. O olmasaydı böyle kararlar çıkmaz, dosyanın üzeri örtülürdü, mezar da açılamazdı. Garipoğlu ailesi bunu bildiği için ona saldırmaya çalışıyor. Allah avukatımız Rezan Epözdemir'den de razı olsun. Bu dosyanın üzeri örtülmediyse onun sayesinde olmuştur" ifadelerini kullandı.