Başkan Erdoğan Beşar Esad görüşmesi ne zaman? Türkiye'nin çekinceleri neler? İşte masadaki iki formül...
Yıllardır sıkıntılı olan Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkilerde yeni bir dönem başlangıcına hazırlanılıyor. Başkan Erdoğan ve Beşar Esad tarafından yapılan normalleşme açıklamaları iki liderin masada buluşma ihtimalini her geçen gün güçlendiriyor. Esad yaptığı açıklamada Türk askerinin Suriye'den çekilmesinin görüşmeler için bir ön şart olmadığını vurgularken sürecin nasıl bir yol izleyeceği merak konusu. Peki Türkiye'nin normalleşme sürecine ilişkin çekinceleri neler? İşte masadaki formüller...
Türkiye ile Suriye arasında yıllardır sıkıntılı olan ilişkilerde yeni bir döneme girilirken tüm gözler Başkan Recep Tayyip Erdoğan ve Beşşar Esad arasında yapılacak görüşmeye çevrildi.
İki lider de kritik zirve öncesi normalleşme adımlarını destekler nitelikte açıklamalar yapmayı sürdürüyor.
ERDOĞAN: İÇ İŞLERİNE KARIŞMA DERDİMİZ YOK
Esad'ın "Suriye'nin Türkiye ile ilişkilerini geliştirmeyi amaçlayan tüm girişimlere açık olduğunu" söylemesinin ardından Başkan Erdoğan 29 Haziran'da Suriye ile diplomatik ilişkilerin yeniden kurulabileceğini belirterek, "Yani biz Suriye'yle bu ilişkileri geliştirmekte geçmişte nasıl birlikteysek yine aynı şekilde birlikte hareket ederiz. Suriye'nin de iç işlerine karışmak gibi bir derdimiz, bir hedefimiz asla olamaz. Çünkü Suriye halkı bizim kardeş halklar olarak beraber yaşadığımız bir topluluktur. Nasıl ki biz Suriye'yle ilişkilerimizi çok çok canlı tuttuysak geçmişte, ailece görüşmelere varıncaya kadar biliyorsunuz Sayın Esed'le biz bu görüşmeleri yaptık. Yarın olmaz diye bir şey kesinlikle mümkün değil, yine olur. Suriye'nin iç işlerine karışmak gibi de bir derdimiz asla yok." diyerek Esad'ın talebine yeşil ışık yaktı.
İki ülke arasında karşılıklı adımlar sürerken dün Esad dikkat çeken bir çıkış yaptı.
ESAD: TERÖRLE MÜCADELE HER İKİ ÜLKENİN ORTAK ÇIKARI
Esad, Suriye Halk Meclisi'ni Ankara - Şam hattındaki gelişmelere ilişkin bilgilendirdi. Komşu ülkelerle çatışmayan ilkeler ve ortak çıkarlar doğrultusunda hareket ettiklerini belirten Esad, terörle mücadelenin her iki ülkenin de ortak çıkarı olduğunun altını çizdi.
Türkiye'nin masaya getirdiği şartlar ve Suriye'nin istekleri konusunda bir sorunun olmadığını belirten Beşşar Esad, "Mesela Türk yetkililerin sürekli dile getirdiği konu mülteciler ve terör meselesi. Suriye'nin sürekli dile getirdiği şey ise, Suriye topraklarından çekilme meselesi ve aynı zamanda terör meselesidir. Bu başlıkların dördünde de bir sorunumuz olduğuna inanmıyoruz, ister Suriye başlıkları olsun, ister Türkiye başlıkları" değerlendirmesinde bulundu.
"TÜRK ASKERİNİN ÇEKİLMESİ ÖN KOŞUL DEĞİL"
"İlişkilerin normale dönmesi için Türk güçlerinin Suriye topraklarından çekilmesi ve terör gruplarına verilen desteğin son bulması gibi mevcut duruma neden olan politikaların tersine dönmesi gerekiyor" diyen Esad görüşmelere başlamak için ise bunun bir ön şart olmadığını vurguladı.
Her iki ülkenin egemenliğini garanti altına alan ve gelecekteki müzakerelerin yol haritasını belirleyen bir anlaşma imzalanması çağrısında bulunan Esad, "Türkiye güçlerini çekmezse görüşmelere başlamayacağımız doğru değil" sözleriyle olası müzakerelere ön koşulsuz yeşil ışık yaktı.
TÜRKİYE'NİN ÇEKİNCELERİ VE MASADAKİ FORMÜL
Peki süreç buraya nasıl geldi, Başkan Erdoğan ile Beşar Esad nerede ne zaman görüşecek, Türkiye'nin normalleşme sürecine ilişkin çekinceleri neler ve masada hangi formüller var?
Türkiye-Suriye ilişkilerinin normalleşmesinin en önemli adımlarından birinin Suriyeli mülteciler gerçeği olduğu net olarak biliyor. Bir diğer mesele ise Türkiye'nin terörle mücadeledeki kararlı duruşu... Hürriyet Yazarı Abdülkadir Selvi bu meselelere dikkat çekerek iki ülke arasında yaşanan ve yaşanabilecek gelişmelere ilişkin kritik bilgiler verdi.
Selvi'nin yazısı şu şekilde:
"Beşşar Esed'in Suriye Meclisi'nde, Türkiye ile görüşmelere başlamak için Türkiye'nin Suriye'den asker çekmesi gibi bir şartlarının olmadığını açıklamasından 24 saat sonra Reuters Haber Ajansı'ndan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Esed'le görüşme çabalarının sonuç vermediğine ilişkin haber geçti.
Haberin detaylarında ise, Erdoğan -Esed görüşmesinin gerçekleşmeyeceği yazıyordu.
Adınız Reuters da olsa bu kadar iddialı olmamak lazım. Çünkü burası Ortadoğu.
ERDOĞAN-SİSİ GÖRÜŞMESİ
Bundan birkaç sene önce de 'Erdoğan ile Sisi görüşebilir mi?' diye sorsanız 'Hayır' cevabını alırdınız. Ama Erdoğan, Kahire'ye gitti, Sisi 4 Eylül'de Ankara'da olacak.
Ağustos ayında Erdoğan-Esed görüşmesi bekleniyordu. Hatta görüşmenin Bağdat ya da Türkiye ile Suriye arasındaki Keseb Kapısı'nda yapılabileceği söyleniyordu. Ağustos ayı bitiyor ama öyle bir hava yok. Ama bu ileride olmayacağı anlamına gelmiyor.
ORTADOĞU YENİDEN ŞEKİLLENDİRİLİYOR
İsrail, Suriye kapısına dayanmış durumda. Suriye'ye sıçrayacak bir ateş en fazla Türkiye'yi ilgilendiriyor. Şartlar iki lideri görüşme yapmaya zorluyor. Çünkü Ortadoğu'nun haritası yeniden şekillendiriliyor. ABD; silahlı kuvvetlerinin üçte birini sadece İsrail'in güvenliği için bölgeye yığmadı.
ERDOĞAN-ESED GÖRÜŞMESİ
İki liderin görüşmesi için kritik eşik henüz aşılmış değil ama bir gün 'Erdoğan-Esed görüşmesi yapılacak' diye haberler geçeceğimizden eminim. İki lider görüşecekler. Sadece bunun zamanlaması öngörülemez.
Şimdiye kadar Erdoğan'a, 'Esed'le görüş' diye baskı yapanların artık Esed'e, 'Erdoğan'la görüş' diye baskı yapmasının zamanı geldi. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişte ailece görüştüklerini de hatırlatarak "Esed şu anda Türkiye ile ilişkileri düzeltme noktasında bir adım attığı anda biz de ona karşı o yaklaşımı gösteririz" dedi.
ERDOĞAN'IN UZATTIĞI EL
Esed şu ana kadar Erdoğan'ın uzattığı eli sıkmadı. Karışık mesajlar veriyor. O nedenle 'Suriye Meclisi'nde yaptığı konuşma mı, yoksa Reuters'in geçtiği haber mi doğru' diye sorma gereği duydum.
HAKAN FİDAN BAŞLATTI
Size önce kısa bir kronoloji vermek istiyorum.
Hakan Fidan'ın MİT Başkanı olduğu dönemde Suriye ile istihbarat diplomasisi başlatıldı. İki ülkenin istihbarat başkanları ilişkileri belli bir seviyeye ulaştırdı.
'ERDOĞAN KAYBEDECEK' DEDİ
14 Mayıs 2023 tarihindeki Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Esed'de bir tavır değişikliği gözlendi. Esed, Cumhurbaşkanlığı seçimini Kılıçdaroğlu'nun kazanacağına inandı. Seçimi kaybedecek olan Erdoğan'la görüşmek istemedi.
Ama yaptığı hesap yanlış çıktı. Erdoğan seçimi kazanınca Esed yeni bir hesap yapmak zorunda kaldı.
MESAJ ESED'DEN
Türkiye ile diyalog kurma çabası bu kez Esed'den geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Esed'in görüşme talebini geri çevirmedi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazandıktan sonra Türkiye'nin sorunlu olduğu ülkelerle ilişkileri geliştirmek için bir perspektif geliştirdi. Suudi Arabistan'ın, Birleşik Arap Emirlikleri'nin ve Mısır'ın ilişkileri normalleştirme mesajlarına olumlu yanıt verdi. Suriye de bu konsepte dahil edildi.
PUTİN DEVREDE
Erdoğan-Esed görüşmesi için Rusya Devlet Başkanı Putin devreye girdi. Özel temsilcisi Lavrentiev, Şam'dan sonra Ankara'yı ziyaret etti.
Bu süreçte Irak Başbakanı Sudani de inisiyatif aldı. Irak'ın katılmasıyla birlikte süreç önce üçlü hale geldi. İran'ın da sürece dahil edilmesiyle birlikte Türkiye-Suriye- Irak ve İran'da oluşan dörtlü bir yapı ortaya çıktı. Suriye yönetiminde Rusya'nın etkisi, sahada ise İran'ın ağır basması nedeniyle Bağdat'taki sürece İran'ın eklenmesi Türkiye tarafından desteklendi.
BAĞDAT TOPLANTISI
Bağdat'ta, bakan yardımcıları düzeyinde bir toplantı yapılması planlandı. Ancak ondan önce toplantının gündemine ilişkin taraflardan görüş alındı. Türkiye, ön şartsız bir görüşme ve ön şartsız bir müzakere süreci önerdi.
Dört ülke tarafından ön şartsız müzakere konsepti kabul edildikten sonra, toplantının gündemine ilişkin öneriler alındı.
ÖN ŞART GETİRİLDİ
Bağdat toplantısının gündemi belirlendiğinde, Türk askerinin çekilmesi ön şartının konulduğu ortaya çıktı. Türkiye, Türk askerinin çekilmesinin müzakere edilemeyeceğini belirterek, ön şartsız bir görüşme istedi. İlk başta varılan mutabakata uyulmadı. O nedenle Bağdat'ta yapılacak olan toplantı yapılamadı. Ama iptal de edilmedi.
MÜZAKERE ÇERÇEVE BELGESİ
Bağdat'ta bakan yardımcıları düzeyindeki toplantı yapılsa ardından dışişleri ve milli savunma bakanları seviyesindeki görüşmelere geçilecekti. Burada Erdoğan-Esed görüşmesinin alt yapısı hazırlanacaktı. "Müzakere Çerçeve Belgesi" ortaya çıkacaktı.
TÜRKİYE'NİN ÇEKİNCELERİ
Türkiye, "Biz Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygılıyız. O topraklar Suriye toprakları. Ancak Suriye'den ülkemize yönelik olarak terör saldırıları arttığı için biz uluslararası hukuktan kaynaklanan hakkımızı kullandık. Gaziantep'te, Reyhanlı'da. Suruç'ta, Ankara Garı'nda, İstanbul Taksim'de, Suriye'den gelen DEAŞ'lı ve PKK-YPG'li teröristler tarafından kanlı eylemler gerçekleştirildi. Biz Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekâtlarıyla DEAŞ ve PKK ile mücadele ettik. Terörist unsurları sınırımızdan uzaklaştırdık. Biz çekilince, bölgenin tekrar DEAŞ ve PKK tarafından doldurulmayacağına güvence verebiliyor musunuz? Tekrar DEAŞ ve PKK'nın dolduracağı bölgeye izin veremeyiz" diyor.
SURİYELİ MÜLTECİLER
Türkiye-Suriye ilişkilerinin normalleşmesinin en önemli adımlarından biri, Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri dönüşü olacak. Suriye rejiminin af ilan etmesine rağmen bu insanlar ülkelerine dönmüyor. Çünkü gerekli garantiler sağlanmış değil. Suriyeli mültecilerin ülkelerine dönmesi için hukuki güvenceler oluşturulmalı.
Suriye rejimi ile çatışmış unsurlar var. PKK-YPG ile mücadele eden aşiretler var. Bunlara sistem içinde bir güvence sağlanmalı. Türkiye,önerilerini dört ülkeye de bildirdi. Henüz bakan yardımcılar düzeyinde bir adım atılmadı. İstihbarat servisleri de yeniden görüşmelere başlamadı.
İKİ FORMÜL
İki model üzerinde duruluyor.
1 Ya önce bakan yardımcıları, ardından bakanlar ve en sonunda Erdoğan ile Esed görüşür.
2 Ya da piramit tam tersine çevrilir. Erdoğan ile Esed görüşür. Onların talimatına göre iki ülke arasında mekanizmalar oluşturulur. Bunu da ancak Putin sağlayabilir.
ZORLU SÜREÇ
Erdoğan-Esed görüşmesiyle her şeyin hallolacağını beklemek saflık olur. Ama bu görüşme ile kritik eşik aşılmış olur. Ortak mekanizmalar kurulur. Ancak Türkiye ile Suriye'nin normalleşmesi Suudi Arabistan, BAE ve Mısır'la normalleşmeye benzemez. Çünkü ortada bir iç savaş gerçeği var.
KIRMIZI HAT
Bunun için soğuk savaş döneminde ABD ile Rusya devlet başkanları arasında olduğu gibi Erdoğan ile Esed arasında bir "kırmızı hat" çekilmesi lazım. İki liderin 24 saat süreyle telefonla görüşebilecekleri bir mekanizma oluşturulmalı. Çünkü sorunlar ancak böyle aşılır."