Muhalif vekillerin TBMM'de acılı anne ve babaya hadsizliği | Başkan Erdoğan en üst perdeden yanıt verdi: Karakter fukarası
Türkiye'nin dört bir yanından yükselen "sokak köpekleri" sorununa çözüm arayan AK Parti, halkın imdadına çare olacak yasal düzenlemeyi tamamladı. TBMM görüşmelerinde insan sağlığını görmezden gelip "katliamcı yasa" çığırtkanlığı yaparak çalışmaları baltalamaya çalışan muhalefete halk nezdinde tepkiler çığ gibi büyüdü. Bununla da yetinmeyen muhalif birkaç vekil de, çocuğu köpek saldırısı sonucu hayatını kaybeden annenin üzerine yürüdü. Köpekler tarafından parçalanan ve 10 yıl tedavi görmek zorunda kalan acılı babayı da salondan çıkardılar. Başkan Erdoğan grup konuşmasında muhalif vekillerin hadsizliğine sert yanıt vererek "karakter fukaraları" dedi. Yüreği yanmış anne ve babaya yapılan saldırıya en üst perdeden cevap veren Başkan Erdoğan'ın sözleri salondan büyük alkış aldı.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan AK Parti Grup Toplantısı'nda önemli açıklamalarda bulundu. Başıboş köpeklerle ilgili yasaya ilişkin açıklamalarda bulunanan Başkan Erdoğan, "Kim ne derse desin başıboş köpek sorunumuz var. Millet bu sorunun çözülmesini istiyor." ifadelerini kullandı. Konu ile ilgili Meclis'te yaygara koparanlara tepki gösteren Başkan Erdoğan, "PKK'nın beşikteki bebeği katletmesine, şehirlerimizde bombaların patlamasına, Gazze'deki katliama ses çıkarmayanlar bize merhametten bahsetmesin. Ciğerparesini kaybetmiş yüreği yaralı bir anneyle empati kuramayan başka canlılarla nasıl empati kursun? İnsan sevmiyorlar ki bir köpeği nasıl sevecekler?" dedi. Başkan Erdoğan, "Meclis tatile girmeden meseleyi çözeceğiz." ifadelerini kullandı.
"SOKAK KÖPEĞİ POPÜLASYONUYLA KARŞI KARŞIYAYIZ"
Bugün bazı şeyleri açık açık konuşmamız gerekiyor: Birileri ısrarla görmezden gelse de, Türkiye'de bir başıboş köpek sorunu var. Daha önce de ifade ettim: Dünyanın hiçbir medeni ülkesinde, modern şehrinde göremeyeceğiniz, bir sokak köpeği popülasyonuyla karşı karşıyayız. Maalesef bu sayı, her yıl asimetrik bir şekilde katlanarak artıyor. Üstelik bu başıboş köpekler; çocuklara, yetişkinlere, yaşlılara, başka hayvanlara, koyun sürülerine, keçilere saldırıyorlar. Trafik kazalarına sebep oluyor; en değerli varlıklarımız olan çocuklarımızı parçalamak suretiyle bizden kopartıyorlar. Artan kuduz vakalarını, yabancı ülkelerin Türkiye'ye gelen vatandaşlarına yaptığı uyarıları burada saymıyorum bile. Müdahale edilmedikçe sorun daha da büyüyor; kötüleşiyor, mesele tam anlamıyla çığırından çıkıyor. Milletimiz bizden bu sorunu çözmemizi istiyor. Halkımız, sokakların güvenli hale gelmesini istiyor.
"TİMSAHIN GÖZYAŞLARI MERHAMETTEN DEĞİLDİR"
Çocuklarımız, gönül rahatlığıyla okula gitmek, parkta oynamak istiyor. Vatandaşımız, hem şiddetin, hem sağlımıza yönelik tehdidin, hem de istismarın sona ermesini arzuluyor. Bizim bu isteklere, bu arzulara, ülkemizin dört bir yanından yükselen feryatlara sessiz, tepkisiz, bigâne kalmamız düşünülemez. Daha önce de ifade ettim: Hayvanlar konusunda kimse bize merhamet dersi vermeye kalkışmasın. Hele hele, bölücü terör örgütünün beşikteki bebeği katletmesine, canlı bombaların şehirlerimizde masum sivilleri aramızdan almasına, Gazze'de, şu anda sayısı 16 bini bulan masum çocuğun, sayısı 40 bini geçen masum insanın katledilmesine ses çıkarmayanlar, kalkıp da bize merhametten bahsetmesin. Dağdaki eli kanlı katil sürülerine methiyeler düzenler, kimse kusura bakmasın ama, bize vicdan ve merhamet nutku çekemez. Timsahın gözyaşları merhametten değildir.
"KARAKTER FUKARASI"
Komisyon çalışmaları sırasında, köpek yüzünden hayatını kaybetmiş 10 yaşındaki kızının acısını yüreğinde taşıyan annenin, 10 yaşındaki oğlu parçalanmış babanın üzerine yürüyen bir karakter fukarasının diline en son alacağı kelime merhamettir. Değil insana, değil masum çocuklara, herhangi bir canlıya karşı, yüreğinde zerre miskal merhamet olan biri, kalkıp da o densizliği yapmaz. Ciğerparesini kaybetmiş yüreği yaralı bir anneyle empati kuramayan, başka canlılarla nasıl kursun? Eşrefi mahlukat olan insana sevgi göstermeyen, başka canlılara nasıl sevgi beslesin? İnsan sevmiyorlar ki, bir köpeği nasıl sevecekler?
"KİMSE GAZİ MECLİS'İN ŞANINA VE KONUMUNA GÖLGE DÜŞÜREMEZ"
Ayrıca birileri kalkıp geliyor, daha doğrusu buraya, Meclis'e taşınıyor, Meclis koridorlarını işgal ediyor; utanmadan sıkılmadan Meclis çatısı altında milletvekillerine katil diye bağırabiliyor. Milletvekili, milletin temsilcisidir. Milletvekili, sadece kendisini seçenlerin değil, tüm Türkiye'nin, 85 milyonun tamamının vekilidir. Milletvekiline, hem de Yüce Meclis çatısı altında katil diye bağıran da, onu oraya getirip o cesareti veren de, bütün millete karşı saygısızlık yapmıştır, edepsizlik yapmıştır. Biz, bu densizliğe, bu edepsizliğe, bu şımarıklığa pabuç bırakacak, boyun eğecek bir grup değiliz. Biz, üç-beş marjinal karakterin çığırtkanlık yaparak, bağırarak, çağırarak Meclisi çalışamaz hale getirmesine eyvallah etmeyiz. Burası, Gazi bir Meclis'tir, milletin meclisidir, milli iradenin tecelligahıdır. Kimse Gazi Meclis'in şanına ve konumuna gölge düşüremez.
"HAYVANSEVERLERDEN SAHİPLENME KAMPANYAMIZA GÜÇLÜ DESTEK BEKLİYORUZ"
Meclis Başkanımız, Meclis İdare Amirlerimiz, böyle bir edepsizliğin tekrar yaşanmaması için gerekli tedbirleri almalıdır. Utanç verici tüm sahnelere rağmen yasa teklifi dün komisyonda kabul edildi. Sadece insanları değil, sokak hayvanlarını da yaşatmayı amaçlayan kanun teklifimize "evet" diyen tüm milletvekillerini tebrik ediyorum. Bu meseleyi, Meclis tatile girmeden önce inşallah Genel Kurul'un da takdirine sunacak; orada da taşkınlıklara prim vermeden, inanıyorum ki Cumhur İttifakı olarak, teklifi yasalaştırarak sokaklarımızı güvenli hale getireceğiz. Bu konuda tüm gurubumuzdan, milletin vekili olarak bu yüce çatı altında bulunan her bir arkadaşımdan kararlı bir duruş bekliyorum. Tabii teklifin yasalaşması sadece bir başlangıçtır. Bundan sonra esas önemli olan sahiplenme kampanyasıdır. Son bir haftadır ortalığı ayağa kaldıran sanatçılar, dernekler, medya mensupları başta olmak üzere tüm hayvanseverlerden "başıboş köpekleri sahiplenme kampanyamıza" güçlü destek bekliyoruz. Burada sergilenen yüksek hassasiyetin çok daha fazlasını, sahiplenme sürecinde de göreceğimize inanıyorum.
NE OLMUŞTU?
TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda, sahipsiz hayvanlara yönelik Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.
ACILI BABAYI 'SEN KİMSİN' DİYEREK KOVDULAR
Ankara'nın Keçiören ilçesi Kafkaslar Mahallesi'nde 7 Aralık 2023 tarihinde okula giderken sokak köpeklerinin saldırısına uğrayarak ağır yaralanan 4.sınıf öğrencisi Tunahan Yılmaz'ın babası Halil Yılmaz da komisyon görüşmelerine katıldı.
Ancak Yılmaz, başıboş köpek düzenlemesinin komisyon görüşmelerini sabote eden muhalefet grubu tarafından salondan kovuldu.
15 ameliyat geçiren Tunahan Yılmaz'ın babası Halil Yılmaz o anlarda sinir krizi geçirdi. Kendisine "sen kimsin" diye bağıran muhalefet vekillerine tepki gösteren baba Halil Yılmaz "Benim çocuğum diri diri yendi, 10 yıl tedavi görecek. Ben Allah'a çocuğumu alsın diye yalvardım" dedi.
Acılı baba sinir krizi geçirirken muhalefet milletvekilleri "çocukları alet etmeyin" diye bağırdı, bazıları ise baba Halil Yılmaz'ın üstüne yürüdü.
Acılı babaya bağıran ismin CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz olduğu öğrenildi.
MAHRA MELİN PINAR'IN ACILI ANNESİNİZ ÜZERİNE YÜRÜDÜLER
TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu sahipsiz hayvanlara ilişkin kanun teklifi görüşmek üzere bugün toplandı. CHP ve DEM Partili vekiller komisyon görüşmelerini sabote etmek için masalara vurdu. Komisyon toplantısına, Antalya'da başıboş sokak köpeklerinden kaçarken kamyonun altında kalıp hayatını kaybeden 10 yaşındaki Mahra Melin Pınar'ın annesi Derya Pınar da katıldı. CHP, DEM Parti ve TİP'li milletvekilleri ise "senin çocuğunu AKP öldürdü diyerek" annenin üzerine yürüdü. DEM Partili Perihan Koca'nın Mahra Melin Pınar'ın acılı annesine "Şov yapmak için buraya gelmiş" dediği duyuldu.