Tüm gözler Erdoğan-Miçotakis zirvesinde! Yunan Başbakan Miçotakis'ten önemli mesajlar! Hangi konular ele alınacak?
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, bugün (13 Mayıs 2024 Pazartesi) Türkiye'ye gelerek Ankara'da Başkan Erdoğan ile bir görüşme gerçekleştirecek. Erdoğan-Miçotakis zirvesinde Yunan adalarına vizesiz seyahat süreci, düzensiz göçle mücadele, Akdeniz'de enerji rotası gibi birçok konu ele alınacak. Ziyaret öncesi açıklamalarda bulunan Yunanistan lideri Miçotakis, "Yunanistan ve Türkiye coğrafya olarak yan yana yaşamaya mahkûmdur. Ancak, kalıcı gerilim koşullarında yaşamaya mahkûm değiller. Gerginlik dönemlerinde dahi iki ülke arasındaki iletişim kanallarının açık kalması gerekiyor" dedi. İşte Miçotakis'in açıklamaları ve görüşme ile ilgili detaylar...
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in gerçekleştirmesi beklenen Ankara ziyaretinde Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinde başta ekonomi olmak üzere birçok alanda iş birliğinin geliştirilmesi hedefleniyor.
Başkan Erdoğan'ın davetine karşılık, Yunanistan Başbakanı Miçotakis bugün Ankara'yı ziyaret etmesi bekleniyor. Başkan Erdoğan'ın 7 Aralık 2023 tarihinde Atina'da düzenlenen Yüksek Düzeyli İş Birliği Konseyi vesilesi ile Yunanistan'ı ziyaretinde ilişkilerde yeni bir döneme girildi.
Başkan Erdoğan'ın Yunanistan'ı son ziyareti sırasında Miçotakis arasında imzalanan Dostane İlişkiler ve İyi Komşuluk Hakkında Atina Bildirgesi sonucunda iki taraf da dostane ilişkileri ve barış içinde bir arada yaşama konusunda kararlı olunduğunu beyan etmişti. Liderler düzeyindeki iyi ilişkiler, Dışişleri Bakanları ve ilgili diğer Bakanlar arasındaki resmi ziyaretler ve temasların sürdürülmesi, ziyaretten bu yana tarafların Bildirge'ye bağlılıklarını sürdürdüğünü gösteriyor.
Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Miçotakis'in Ankara ziyaretinde, başta ekonomi olmak üzere ulaştırma, bilim teknoloji tarım, turizm, sağlık ve beşeri ilişkiler gibi çeşitli alanlardaki işbirliğinin olumlu gündem temelinde geliştirilmesine yönelik Ortak Eylem Planı'nın devam ettirilmesinin hedeflendiği belirtildi. Türkiye ile Yunanistan'ın 6 milyar dolara yaklaşan ticaret hacminin, her iki ülke liderinin koyduğu ortak hedef çerçevesinde 10 milyar dolara çıkarılmasına yönelik atılabilecek adımlar da değerlendirilecek. Görüşmelerde ayrıca, ekonomik anlamda her iki ülkeden önde gelen iş adamlarının, yeni kurulacak Ortak İş Konseyi çatısı altında bir araya gelmesi hedefleniyor.
YUNAN ADALARINA KAPIDA VİZE SÜRECİNİN DEVAM ETTİRİLMESİ DE MASADA
Türk vatandaşlarının 10 Yunan adasına seyahatlerinde 30 Mart tarihinden itibaren uygulanan kolaylaştırılmış vize prosedürü (kapıda vize) sürecinin devam ettirilmesi hususu da ele alınacak. Batı Trakya Türk Azınlığı ile Rodos, İstanköy ve Selanik'teki Türkleri ilgilendiren konuların gündeme getirilmesi öngörülüyor.
DÜZENSİZ GÖÇLE ORTAK MÜCADELE
Terörle mücadele iş birliğinin ve bu konulardaki beklentilerin gözden geçirilmesi planlanırken düzensiz göçle ortak mücadele ve bu alandaki iş birliği konularının ele alınması hedefleniyor. İsrail-Filistin çatışması başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası gelişmelerle ilgili Türkiye tarafından görüşlerin aktarılması öngörülüyor.
ATİNA'DA İMZALANAN ANLAŞMAYA İLAVE 2 KONU GÜNDEMDE
Başkan Erdoğan'ın Aralık ayındaki ziyaretinde çeşitli alanlarda imzalanan toplam 15 anlaşmaya ilave olarak, Miçotakis'in ziyareti sırasında Sağlık ve Tıp Bilimleri ile Afet ve Acil Durum Yönetimi konularında anlaşmalar imzalanması masaya yatırılacak.
Ayrıca, Türkiye-Yunanistan ilişkilerindeki olumlu gidişatı yansıtacak şekilde, Başkan Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis tarafından ziyaret sırasında bir ortak açıklama yapılması bekleniyor.
"POZİTİF GÜNDEM VE İŞBİRLİĞİ"
Kritik ziyaret öncesinde Milliyet'e konuşan Miçotakis, "Yunanistan ve Türkiye coğrafya olarak yan yana yaşamaya mahkûmdur. Ancak, kalıcı gerilim koşullarında yaşamaya mahkûm değiller. Gerginlik dönemlerinde dahi iki ülke arasındaki iletişim kanallarının açık kalması gerekiyor" ifadelerini kullanarak ziyaretinden duyduğu memnuniyeti şu sözlerle ifade etti:
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçen Aralık ayında Atina'ya yaptığı ziyarete karşılık verme fırsatına sahip olacağım için gerçekten çok mutluyum. Daimi diyaloğumuzun ilerleyişini gözden geçireceğimiz düzenli toplantılar gerçekleştirmeye karar verdik. Bu nedenle ziyaretim, son birkaç ayda ilişkilerimizde kaydettiğimiz ilerlemeyi değerlendirmek ve aynı zamanda ilişkileri geliştirme konusundaki kararlılığımızı yinelemek için bir fırsat olacak. Yunan-Türk ilişkileri karmaşıktır ve tarih ve duygularla doludur. Bu asla değişmeyecek. Değiştirebileceğimiz şey bakış açısıdır: İmkansız bir bulmacayı görmek yerine, pozitif bir gündem geliştirmeye odaklanmalı ve iki ülke ve halkları arasında işbirliği aramalıyız. Yapıcı bir yolda ilerlemeyi Yunan ve Türk halkına ve gelecek nesillere borçluyuz. Ve aynı bölgedeki liderler olarak bölgede çatışma değil, istikrarı sağlayıcı güçler olma sorumluluğumuz var. Bu kolay bir yol değil. Bu zor bir yol ve engeller olacaktır. Ancak ülkelerimizin eski liderleri çok daha zor koşullar altında başarılı olurken, neden bu çabayı göstermememiz gerektiğini anlamıyorum. İlişkilerin gelişmesi iki halkın ve bölgenin yararına olacaktır.
"BORÇLUYUZ"
"Atina-Ankara arasındaki gerilimsiz dönemi devam ettirmek adına ne yapmak lazım, siz kendi adınıza nasıl bir sorumluluk alacaksınız?" sorusuna da yanıt veren Miçotakis "En azından gerilimsiz bir dönemi Yunan ve Türk halkına borçluyuz." dedi. İşte Miçotakis'in söz konusu soruya verdiği yanıt:
Özellikle küresel belirsizlik, polikriz ve daha geniş bölgede türbülans zamanlarında.
Ege ve Doğu Akdeniz'de deniz yetki alanlarının sınırlandırılması konusunda ilerleme sağlayamasak bile, anlaşmazlığımız medeni bir şekilde olmalı. Aynı zamanda halkları, insani bağlara teşvik ederek çok fazla potansiyeli açığa çıkarabiliriz.
İlişkilerimizde olumlu havayı koruyacağımızı ve Türk-Yunan ilişkilerini iki halkın yararına ileriye taşıyacağımızı umuyorum. Hem ikili hem de uluslararası düzeyde hem fikir olduğumuz hem de anlaşamadığımız konular var. Arkadaşlar bile her zaman aynı fikirde olmayabilir. Ancak bu, her zaman işbirliği ve sinerji aramanın önünde engel olmamalı.