CHP'li Tunç Soyer aday gösterilmeyince ateş püskürdü! Özel yönetimini yerden yere vurdu: Siyasi nezaketsizlik ve cezalandırma...
CHP'de uzun süredir bir kriz haline dönüşen İzmir adayı meselesi dün İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına Tunç Soyer'in yerine Cemil Tugay aday gösterilmesiyle yeniden ateşlendi. Seçimler öncesi her fırsatta "Kesin kazanırım" mesajları veren Soyer aday gösterilmemesinin ardından parti yönetimine sert sözlerle yüklendi. Kararın kendisine toplantıya 5 dakika kala iletildiğini belirten Soyer "Bu bir siyasi nezaketsizlik ve cezalandırmadır" ifadelerini kullandı. İşte detaylar...
CHP'de yerel seçimler öncesi projelerin konuşulması gerektiği günlerde iç hesaplaşmalar ve aday belirleme krizi tavan yapmış durumda.
İstanbul ilçe adaylarını belirlemekle yetinmeyen İmamoğlu, Türkiye'nin farklı illerinde de sürece dahil olarak Özgür Özel'i gölgede bırakma çabasına girdi.
ÖZGÜR ÖZEL'E İMAMOĞLU BASKISI
Özgür Özel ise İmamoğlu'nun bu baskısından kurtulmak için çabalarken, sayesinde koltuğu oturduğu İmamoğlu'nun kırmadan genel başkanlık yapmaya devam etmeye çalışıyor.
SOYER'İN İPİNİ ÇEKTİLER
Ancak İzmir Büyükşehir Belediyesi için aday konusunda CHP'de büyük bir ayrım yaşanırken Özgür Özel, Kemal Kılıçdaroğlu'na yakınlığıyla bilinen Tunç Soyer'in ipini çekti ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay açıklandı.
ÖZEL İLE İMAMOĞLU ARASINDA İZMİR SAVAŞI
İzmir adaylığı konusunda İmamoğlu'nun, İBB Genel Sekreter Yardımcılığı görevinden istifa edip aday olan Buğra Gökçe'yi istediği biliniyordu. Özel'in ise Gökçe'yi bir ilçe başkanlığına aday göstererek İmamoğlu'nun baskısını dizginlemeye çalıştığı, büyükşehir adayını ise Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay'ı aday yapmak istediği konuşuluyordu.
"LİSTENİN TAMAMINI BİZZAT ÇALIŞTIM"
İzmir adayını belirleyerek İmamoğlu'na gözdağı veren Özgür Özel fondaş Halk TV'ye yaptığı açıklamada "Listenin tamamını bizzat çalıştım. 15 gündür bu konuda çalışıyorum" ifadelerini kullanarak İmamoğlu'na bir mesaj daha gönderdi.
TUNÇ SOYER'DEN SALVOLAR
Tunç Soyer süreç içerisinde aday olmak istediğine yönelik defalarca açıklama yaparken, genel merkezin kendisini tercih etmemesine sert sözlerle tepki gösterdi.
Her fırsatta İzmir'de seçimi kazanacağını söyleyen Soyer, PM'den çıkan kararla adeta yıkıldı. Bugün sosyal medyadan yaptığı açıklamada ise CHP yönetimini hedef aldı.
BU BİR SİYASİ CEZALANDIRMA
Aday belirleme sürecinin adaletli bir şekilde yürütülmediğini, anketlerin dikkate alınmadığını söyleyen Soyer, Genel Merkezi suçladı. "Bu bir siyasi cezalandırmadır. Genel Merkez tarafından kapalı kapılar ardında yürütülen çalışmalar, yapıldığı söylenen memnuniyet anketleri, sayısı, yöntemi ve sonuçları usulen ve esasen adil değildir. Adaylık süreçlerinde tüm belediye başkanları için aynı objektif kriterlerin uygulanması gerekirken, ne yazık ki böyle olmamıştır" diyen Soyer, kendisine nezaketsizlik yapıldığını da vurguladı. Şu ifadeleri kullandı:
NEZAKETSİZLİK, SAYGISIZLIK, SİYASİ CEZALANDIRMA...
Sevgili İzmirliler, Önce Seferihisar'da sonra da İzmir'de canla başla çalıştım, bu süre içinde Türkiye'ye örnek olacak birçok uygulamayı başlattım. Cumhuriyet Halk Partililerin gurur duyacakları, saygıyla anılacak, temiz ve başarılı işler yapmaya gayret ettim. Koltuk sevdası değil, sadece memleket sevdası taşıdım. Mustafa Kemal Atatürk'ün izinden hiç ayrılmadım. Çok şükür başım dik, alnım açık ve vicdanım rahat.
"5 DAKİKA KALA ÖĞRENDİM"
35 yıl boyunca Cumhuriyet Halk Partisi'nin neferi olmaktan gurur duyduğum Büyükşehir Belediye Başkanlığımın ilk döneminin sonunda, yeni bir dönem için aday gösterilmeyeceğimin, MYK toplantısından 5 dakika önce tarafıma tebliğ edilmiş olmasını en hafif deyimle siyasi nezaketsizlik olarak değerlendiriyorum. Ancak bu nezaketsizlikten daha vahiminin, Cumhuriyet Halk Partisi'nin aday belirleme süreçlerindeki eksikleri ve hataları olduğunu düşünüyorum.
"ANKETLER ADİL DEĞİLDİ"
Öncelikle Genel Merkez tarafından kapalı kapılar ardında yürütülen çalışmalar, yapıldığı söylenen memnuniyet anketleri, sayısı, yöntemi ve sonuçları usulen ve esasen adil değildir. Adaylık süreçlerinde tüm belediye başkanları için aynı objektif kriterlerin uygulanması gerekirken, ne yazık ki böyle olmamıştır.
"İZMİR HALKINA SAYGISIZLIK"
Ayrıca örgütün sesinin dinlendiğine, tabanın ve sivil toplum kuruluşlarının tercihlerinin dikkate alındığına dair de hiçbir emare bulunmamaktadır. Talep edilmesine rağmen ön seçim de yapılmamış, süreç İzmir halkıyla şeffaf bir şekilde paylaşılmamıştır. Bütün bunlar yapılmadığı gibi sadece siyasi ödüllendirme ve cezalandırma yoluna gidilmiş olması kaygı vericidir. Sürecin bütünü değerlendirildiğinde ise adayların açıklanmasında yaşanan gecikme İzmir halkına saygısızlıktır.