Yeni bir kara harekatı olur mu? ABD neden teröristlere kalkan oldu? Emekli Tuğgeneral A Haber'de anlattı
Son dakika haberi... Terör örgütüne yönelik yeni kara operasyonu gündemde mi? Sınır ötesi operasyon ne zaman? Türkiye neden o bölgede? PKK'nın saldırıda kullandığı silahlar ne anlama geliyor? ABD petrol bölgelerinde ne planlıyor? Emekli Tuğgeneral Prof. Dr. Fahri Erener, A Haber canlı yayınında önemli değerlendirmelerde bulundu.
Teröristlere kim kalkan oldu? Türkiye terörün finans kaynağını hedef alıyor, ABD ne yapacak? Terör örgütüne yönelik yeni kara operasyonu gündemde mi? Sınır ötesi operasyon ne zaman? Emekli Tuğgeneral Prof. Dr. Fahri Erener, A Haber canlı yayınında önemli değerlendirmelerde bulundu.
İşte o açıklamalardan satır başları;
ABD'nin giderek geride kalan kendisinin egemen olduğu tek kutuplu dünyanın devam etmesini istediği hem bunu bizim sınır ötesinde, hem İsrail – Hamas çatışmasında hem de diğer bölgelerde görebiliyoruz.
ABD'NİN GERÇEK YÜZÜ: TERÖR ÖRGÜTLERİNİ KULLANIYOR
Aslında ABD de artık çok kutuplu dünya karşısında geride kalan, tek kutuplu dünyanın özlemi ve liderliğini devam ettirme heves ve arzusuyla bu bölgede varlığını ispat etmeye çalışıyor.
Bunun için bir terör devleti olan İsrail'i kullanıyor. Bir terör örgütü olan kendisinin de sözde tanımladığı PYD/PKK'yı kullanıyor. Bu bölgede de bir barış ve istikrar ortamının asla oluşmasını istemiyor. Bu ABD'nin gerçek yüzüdür.
NİHAİ AMAÇ BÜYÜK ORTA DOĞU PROJESİ
Irak'ta da bir türlü istikrar sağlanamamıştır. ABD'nin istediği de budur. Çünkü bölgesel güçlerle ve enerji tesislerini istediği gibi kullanabilmek bu terör örgütleri üzerinden bölgedeki tahakkümünü devam ettirmek ve en önemlisi de nihai amaç olarak Büyük Orta Doğu Projesi'ni hedeflemektir.
ABD'DEN PKK'YA SİLAH DESTEĞİ!
Bugün teröristlerden ele geçen silahlara baktığınızda ABD askerlerinin kullandığı silah sistemlerinin ellerinde bulunduğunu görüyoruz. Bunların her birinde seri numarası var. Üzerlerindeki seri numaralarını kazısalar bile hiç anlam ifade etmiyor.
TÜRKİYE NEDEN BÖLGEDE?
Bütün bunların arkasında ABD'nin olduğunu daha evvel de zaten biz biliyoruz. Türkiye niçin burada duruyordu?
Artık klasik bir fiziki sınır güvenlik kavramı tarihe karışmıştır. Bugün sınırın içinde ve sınırın ötesinde sınır bir bütün olarak sağlanır.
Türkiye kendi ülkesinin beka ve refahını sağlayabilmek için kendi elindeki bütün imkanları zorlayarak geleneksel sınır güvenliği kavramını terk ederek sınırın ülke içinde ve dışında sağlanabileceği çerçevesinde hem Suriye'de harekat icra ederek hem de Irak bölgesinde 1987'li yıllardan itibaren sınır ötesinde operasyonlar ve en sonunda 2019'dan da burada üs bölgeleri teşkil ederek terör örgütünün bu bölgelerdeki eğitim, lojistik, barınma kış tertiplenmesi için eleman temini bütün imkanlarını ortadan kaldırarak bu bölgeyi terör örgütü açısından barınılamaz haline getirmişti.
GENİŞ KAPSAMLI KARA HAREKATI GELİR Mİ?
Elbette. Aslında geniş kapsamlı bir kara harekatından ziyade zaten bizim o bölgede yeteri kadar üs bölgemiz var. Hatta Kuzey Irak'ın derinliklerine kadar Musul kuzeyinde başka üssümüz var. Bu kapsamda üsler arasında çok ciddi ağ bağlantılarımız var.
Bu bölgenin kontrolünü sağlamak oldukça güç. Bu bölgede biz niye bulunuyoruz diyenlere en önemli cevap sınıra çekildiğimiz andan itibaren sınır ötesinde olup bitenleri kontrol edemezsiniz.
TSK aslında o bölgede sadece üs bölgeleri işgal etmiyor. Sürekli olarak 7/24 esasına göre operasyon halinde.
TERÖRÜN DESTEKÇİSİ ABD!
Onlara bu tür istihbaratı kimin verdiği de çok çok önemli. Bunların en önemli destekçisi ABD'den geldiğini de asla unutmamak gerek.
TSK'nın şu an uyguladığı sınır ötesinde önleyici harekat konsepti doğru ve yerindedir. Türkiye'nin bekası için şu an bulunduğu konum ve yapmış olduğu görevin doğru olduğunu değerlendiriyorum.
KOORDİNATLARI ABD Mİ VERDİ?
Savunma ve Güvenlik Koordinatörü Emekli Kıdemli Albay Mithat Işık:
Türkiye'nin sınırlarını uzaktan korumak terör örgütünü bulunduğu Irak topraklarında imha etmek amacıyla bu bölgede 2016 yılında başlatmış olduğu operasyonlar var.
OPERASYONLAR BURADAN DEVAM EDİYOR
TSK Irak'ın kuzeyinde Kandil eteklerine kadarki bölgede yapmış olduğu operasyonlarla bu bölgede kaldı ve kalıcı üstler işgal etti. Bu üstlerimizi terk etmedik. Yani TSK gösterdiğim bölge içerisinde kalıcı garnizonlar işgal etti ve operasyonlarına buradan devam ediyor.
Bu bölgede yaklaşık 800 ile 1 milyon arasında Iraklı Kürt vatandaşı yaşıyor. Biz buradaki operasyonlarımızı yaparken aynı zamanda hem sınırlarımızı uzaktan koruyoruz hem terör örgütünü yerinde imha ediyoruz aynı zamanda da buradaki Kürt vatandaşları da koruyoruz.
ABD MODERN SİLAHLAR VERİYOR!
Buradaki halk PKK terör örgütüne vergi vermekten kurtuluyor. Tarlasını, bahçesini, bağını, bahçesini ekebiliyorlar. Biz burada bulunmazsak, Hakkari bölgesinde Şemdinli, Çukurca, yani sınırlarımızda artık örgütün eline ABD'nin vermiş olduğu menzilli uzun silahlar var yani terör örgütünün elinde şu anda sadece eskisi gibi kalaşnikof değil daha modern uzun menzilli roketleri var.
ABD DESTEKLİ PKK!
Zor bir coğrafya bu. Örgütün elinde ABD'nin vermiş olduğu modern kış tesisatları var. Gece görüş gözlükleri var. Daha modern silahlar var. GPS'ler var. Dolayısıyla ABD ne yapıyor? Suriye Demokratik Güçleri adı altında burada eğitmiş olduğu PKK terör örgütü unsurlarına bu Sincar'ın güneyinde Kerkük'ün güneyinden Süleymaniye'den araçlarla getiriyor.
Burada yapacağı saldırıların provasını yapıyor burada hiç yorulmadan bazen helikopterlerle daha çok kara yoluyla bu bölgeye kadar getiriliyor.
"KOORDİNATLARI DA ABD VERDİ"
Benim değerlendirmeme göre uydudan bizim buradaki örgütün eylem yapacağı mevzilerin koordinatlarını da verdiğini değerlendiriyorum ben. GPS'e bu koordinatları girdiğiniz zaman hava şartları nasıl olursa olsun siz bu mevzileri buluyorsunuz.
SALDIRININ PROVASI YAPILDI
Geçen hafta McGurk diye ABD'nin Orta Doğu temsilcisi var. Bu adam buraya geldi burada bir tatbikat yaptı bunlar. Benim değerlendirmem bu tatbikat burada yapılacak olan eylemin bir provasıydı. Yani McGurk'un görevi Lawrence'in yapmış olduklarını yapmaya çalışıyor.
"ARTIK ABD İLE SAVAŞIYORUZ"
Bizim yapacağımız artık ABD ile savaşıyoruz biz burada. Bize karşı vekalet güç olarak PKK/YPG terör örgütü unsurlarını kullanıyor. Artık bu açıkça ortaya çıktı. ABD kendi bütçesine 300 küsür milyon dolar PKK/PYD'ye yardım için bir para koydu.
Bu parayı bunlara verebilmesi için de bunlara bazı görevler verdi. İşte bu görevlerden birisi de buydu.
Biz bu sarp coğrafyayı kendi lehimize nasıl kullanırız buna bakmamız lazım.
Buradaki mücadelemiz artık topyekün bir mücadele. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'ne de iş düşüyor. Hava şartları günbegün bozuluyor. Doğa şartlarıyla da mücadele ediyoruz.
Karşımızdaki örgüte ABD bütün bilgileri veriyor uydudan gideceği koordinatları veriyor.
Suriye bölgesinde de bunların provasını yaptırıyor.
Artık terör örgütünün elinde kış şartlarında da eylem yapma imkan kabiliyetini kazandırdı ABD.
Modern botlar verdi. Kış elbiseleri verdi. Gece görüşleri verdi. Daha modern silahlar verdi.
İkincisi İsrail, Gazze'de çok sıkıştı uluslararası büyük bir baskı var orada Türkiye'nin de büyük bir baskısı var burada dikkati biraz da buraya çekmeyi de düşündü diye tahmin ediyorum.
Diğer yandan Kerkük'te bir takım oluşumlar var. Seçimler oluyor Kerkük Irak'ın bence can ve kan damarı.
Bütün bunların içerisinde ABD burada bu eylemin hazırlığını provasını yaptırdı araçlarla da getirdi şu bölgeye kadar araçla getirdi. Buradan da Hakurk'a bu eylemi yaptırdı.
CHP'DE BİLDİRİ ÇATLAĞI
Irak'ın kuzeyinde 12 askerin şehit olduğu terör saldırılarıyla ilgili TBMM'de ortak bildiri yayımlandı. AK Parti, MHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi'nin imzaladığı bildiride PKK terör örgütünün saldırıları kınanarak, "terör ve şiddet hiçbir zaman hedefine ulaşamayacaktır" denildi. Ancak ortak bildiriye CHP ve terör örgütünün siyasi uzantısı DEM Parti imza atmadı.
CHP eski Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi de TBMM'de yayınlanan terör bildirisine imza atmayan CHP'ye tepki gösterdi. CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol da "Elazığ Milletvekili olarak ben imza atıyorum." ifadesini kullandı.
CHP'Yİ PKK'NIN VAGONU YAPTILAR
Terörle mücadele söz konusu olduğunda, sınır ötesine asker gönderme tezkeresi gündeme geldiğinde, PKK'yı kınamak üzere Meclis'te ortak bildiri yayınlanması gerektiğinde CHP en ön safta yerini alırdı. Bu adeta CHP'nin tarihi bir misyonuydu.
IRAK-SURİYE TEZKERELERİNE RET
Ta ki Kemal Kılıçdaroğlu'na kadar. Kılıçdaroğlu ne zaman ki HDP'nin peşine takıldı, CHP başından beri en güçlü desteği verdiği Irak ve Suriye tezkeresine 'hayır' oyu verdi.
Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu ve Stratejist Dr. Mehmet Bozkuş, A Haber canlı yayınında çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
İşte o açıklamalardan satır başları;
CHP'DE DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY ZİHNİYET!
Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu: Felsefede bir kavram var değişmeyen tek şey değişim gerçeğidir diye bunu CHP'ye uyarladığınızda da CHP'de değişmeyen tek şey zihniyet gerçeği maalesef. Dün ile bugün arasında fark bulamadığınız ve gerçekten sistemi siyaseti ve bu siyaseti yapılış biçimini sorguladığınız noktaya dönüşüyor.
Gencecik yaşta toprağa düşen gencecik yaşta bu vatan uğruna şehit olan her birini rahmetle şükranla yad ettiğimiz ailelerine sabır dilediğimiz bizim evlatlarımız.
1.754 rakımlı tepede kar, tipi, sis koşullarında bu vatanın bu bölgelerinde en batısına kadar uzanan tüm coğrafyada huzur içinde yaşayabilmemiz için oralarda bekliyorlar. Gerçekten büyük bir direnç büyük bir özveri.
Bir şehit babasının ne mutlu evladım şehit oldu ne mutlu bana demesini herkes anlayamaz. Maalesef bunu anlayamadıkları için de bugün Türkiye'de siyasi bölünmüşlük içinde bu konuda maalesef paramparça ediliyor.
BÜYÜY BİR SİYASİ GARABET!
CHP'nin Meclis'te 4 partinin imza attığı bildiriden kaçınması gerçekten büyük ama büyük siyasi garabet örneği.
TOPLUM AFFETMEZ
Bunu bir milli mesele olarak görmekten uzak bir şekilde CHP alternatif bildirisiyle bu süreci yönetebileceğini zannetti ve gerçekten çok ama çok büyük bir siyasi hataya ve toplumun da affetmeyeceği bir siyasi hataya imza atmış oldu.
MANİSA'DA ÖZGÜR ÖZEL'E TEPKİ
Eski HDP bugünkü haliyle DEM Parti, PKK'nın siyasi koluyla dirsek temasına geçtiğiniz ve bunu da yüksek sesle dile getirdiğiniz bir ortamda şehit cenazesine gidebilirseniz gerçekten orada tepkiyle karşılanırsanız dün Manisa'daki tablo da bunu gösteriyor.
Şehit babasının Kavala'lara, Demirtaş'lara selam duranların bu cenazede yeri yok sözü de bu milletin ortak hislerinin yansımasıdır.
DEM Parti ile ilişkisi CHP'yi çok dar bir alana sıkıştırıyor. Atatürk'ün partisi antiemperyalist milli birlik ve bütünlüğü savunan parti kimliğinden, kısa vadeli siyasi hesaplarla malul bir kimliğe doğru maalesef evriliyor ve daha da dar bir alanda kendisini ifade etmekte de zorlanıyor. Üzülmekten başka bir şey de gelmiyor elden.