CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bölücülük oyunu! 12 yıldır özerklik için çalışıyor | HDP yakıp yıkıyor, Kılıçdaroğlu yasal kılıf arıyor
HDP öncülüğündeki 6 partili ‘Emek ve Özgürlük İttifakı’ 6'lı koalisyonun adayı CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu desteklemek için aday çıkarmayacağını duyurdu. Böylece HDP, Altılı Masa’ya gelmekle kalmayıp beş solcu ortağını getirmiş oldu. 6'lı koalisyonun adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun HDP'yle birlikte kurduğu özerklik hayali derin bir maziye sahip. CHP lideri, 2011'den bu yana özerkliği her platformda vaat olarak dile getiriyor. HDP özerklik için yakıp yıkıyor, Kılıçdaroğlu ise bölücülüğe yasal kılıf arıyor.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 6'lı koalisyonun adayı olmasıyla HDP ile artan samimiyetleri, terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı HDP'ye ilişkin söylemlerini hatırlattı.
Kılıçdaroğlu, 2011'den bu yana kurultay, miting yada seçim bildirgesi gibi her fırsatta "Yerel yönetimlere özerklik şartını kabul ettiğini" beyan etti. 2018 seçim bildirgesinde de HDP'nin 2015 seçim bildirgesindeki özerliklik maddesini kopyaladı.
14 Mayıs 2023 seçimlerine ilişkin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Taslağı ile HDP'nin 2023 seçim bildirisinde de kayyum, OHAL ve KHK'larla ilgili benzer maddeler yer alıyor.
İşte Kılıçdaroğlu'nun kayyum ve özerklik içeren o açıklamaları:
19 Mayıs 2011: Kılıçdaroğlu, Tunceli mitinginde Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'na konulan çekinceleri kaldıracaklarını belirterek, "Yerel yönetimler özerk olsun. Özel yasa çıkaralım. Bütün belediyelerin gelirleri olsun ve başkanlar hizmet etsin. Buna da yanaşmadılar. Çünkü bunlar demokrat ve özgürlükçü değil" dedi.
24 Mayıs 2011: Kılıçdaroğlu, Hakkari'deki parti mitinginde, iktidara gelmeleri durumunda yerel yönetimlerin özerklik şartını olduğu gibi kabul edeceklerini kaydetti: "Böylece yerel yönetimlerin güçlü olması, halka daha iyi hizmet vermesi söz konusu olacak. Belediye başkanlarının Ankara'ya gidip para dilenmesini ortadan kaldıracağız.
5 Eylül 2014: Parti kurultayında konuşan Kılıçdaroğlu, "Hakkari'de 'yerel yönetim özerklik şartını getireceğiz' dedim. CHP Kurultayında yine söylüyorum; CHP iktidarında yerel yönetim özerklik şartını mutlaka getireceğiz. Niye söylüyorum? Bakın bizim büyükşehir belediye başkanlarımız var. Ortak hukuku egemen kılmak zorundayız. Sadece CHP'li olduğu için kentsel dönüşüm kararnamesi 2,5 yıl bekledi. Ama yerel yönetim özerklik şartı olsaydı, bunların hiçbirisi olmayacaktı. Biz Trabzon için de Elazığ için de Tekirdağ için de Diyarbakır için de aynı hukukun olmasını isteriz. Yerel yönetici Maliye Bakanının kapısında saatlerce beklememelidir. Onun yeterli gelire kavuşması da CHP'lilerin görevidir" dedi.
24 Haziran 2018: Kılıçdaroğlu'nun açıkladığı seçim bildirgesinde, HDP'nin 7 Haziran ve 1 Kasım 2015 seçim bildirgesinde yer alan "Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı" maddesi yer aldı.
27 Eylül 2021: HDP, 2023'teki seçimlere yönelik hazırladığı bildiride; "Belediyelerden üniversitelere ve sivil toplum kuruluşlarına kadar uzanan, seçme-seçilme hakkını yok sayan, halk iradesine ve seçim adaletine ipotek koyan ve bir yönetim biçimi haline gelen kayyumlar rejimi anlayışına son verecek yasal düzenlemeler, bu rejimin yarattığı tahribatların giderilmesi ve kayyım mağdurlarının tüm haklarının iadesi için acildir" ifadesine yer verdi.
28 Kasım 2022: 6'lı masanın hazırladığı Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği taslağında da, "Danıştay'ın geçici bir tedbir olarak bir ay süreyle görevden uzaklaştırma kararı verebileceği; her ay kararını gözden geçireceği ve bu geçici tedbirin en fazla altı ay devam edeceği hükme bağlanmıştır. Böylece İçişleri Bakanı, mahallî idarelere kayyum atamak suretiyle yerel seçimlere ilişkin seçme ve seçilme haklarını ortadan kaldıramayacaktır." denildi.
HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç da "Millet İttifakı'nın bileşenlerinin altına imza attıkları kâğıtlara bakarsanız, bizim söylediklerimizin önemli bir kısmına kendilerinin geldiklerini görürsünüz. Dolayısıyla biz politika ve ilkelerle ilgileniyoruz" şeklindeki ifadeleriyle özerklik vaadinin verildiğini hatta imza altına alındığını açıkça ifade etmişti.
KAYYUM YALANLARI ATMAYI BIRAK KEMAL BEY!
TERÖRİSTE PEŞKEŞ DEĞİL VATANDAŞA HİZMET
Teröristlere para gönderen HDP'li belediyelerin yerine atanan kayyumlar, başta Diyarbakır olmak üzere özerlik çağrısıyla başlatılan hendek olaylarında yıkımın yaşandığı 11 kent ile ilçelerini yeniden inşa etti.
Diyarbakır'ın tarihi Sur ilçesi olmak üzere, 7 mahallesi tamamen yıkılan Şırnak, Nusaybin ve Cizre'nin aralarında bulunduğu şehirler, Erdoğan'ın talimatıyla hayata geçirilen 'İhya Projeleri' ile yeniden kuruldu. TOKİ eliyle kentlerin mimarisine uygun konutlar inşa edilirken, el yapımı patlayıcılarla yıkıma uğrayan okullar ve işyerleri yeniden kuruldu. Hendekler nedeniyle evlerini terk edip başka kentler ile köylere göç etmek zorunda kalan yaklaşık 300 bin kişi yeniden şehirlerine geri döndü.
IŞIL IŞIL KENTLER
Adeta 'küllerinden yeniden doğan' şehirler, huzur ve güvenin de sağlanmasıyla ışıl ışıl cazibe merkezlerine dönüştü. Huzur ve güven ortamının da sağlandığı bölgedeki kentlere kayyum atanan belediyelerce yeni yollar, yeni evler, parklar, bahçeler, yaşam alanları kuruldu.
İMRALI CANİSİ ÖCALAN'A ÖZGÜRLÜK İSTEYENLERE GAZİLERDEN TOKAT GİBİ CEVAP:
TÜRK HALKI BUNA ASLA İZİN VERMEYECEK
Diyarbakır'daki Nevruz kutlamalarında teröristbaşı Abdullah Öcalan'a özgürlük isteyen HDP'li Ahmet Türk'e şehit yakınları ve gazilerden tepki geldi. Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimler Derneği Konya Şube Başkanı Süleyman Ege, "Öcalan'ın bırakın serbest kalmasını bir an önce idam edilmesi gerekir. Ona bu ülkede yaşama hakkı vermeyeceğiz" dedi.
HDP'li Ahmet Türk, Nevruz kutlamalarında terör örgütü elebaşı Öcalan'dan bahsederken 'sayın' ifadesini kullanırken, "Bu Nevruz ve dönem Öcalan'ı özgürleştirme dönemidir. Bunu hep birlikte sağlamak için gece gündüz mücadele etmek zorundayız" diyerek skandal sözler sarf etti. Ahmet Türk'ün bu konuşmalarının kabul edilemez olduğunu söyleyen Ege, "Nevruz kutlamalarında Diyarbakır'da meydana gelen olay ve yapılan açıklamaları esefle ve şiddetle kınıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin anayasal düzenine alenen karşı gelen bölücülerin hepsinin içeride olması, bebek katili Abdullah Öcalan'ın ise bir an önce idam edilmesi gerekiyor" diye konuştu.
HEVESLERİNİ KURSAKLARINDA BIRAKACAĞIZ
2016'da İstanbul Dolmabahçe'deki bombalı saldırıda şehit düşen polis memurlarından Konyalı Emre Horoz'un (24) babası Mustafa Horoz "PKK ile saf tutup hareket edenler bu ülkeyi yönetmeye mi talip oluyorlar? Dilerim Rabbimden şehitlerimizin kanında boğulurlar. Zaten başa geldiklerinde istedikleri Öcalan'ı serbest bırakmak olacak. Bu isteklerini kursaklarında bırakacağız" dedi.