Türkiye önemli isimlerine yapılan komplolarına rağmen vazgeçmedi! Yüksel Aytuğ: Bu sefer engelleyemediler
100 yıldır üretmekten uzak bırakılmak için çeşitli oyunların içine çekilen Türkiye, mühendislerini de tek tek kaybetmişti. Vecihi Hürkuş, Şakir Zümre ve Berat Albayrak gibi isimler, yapılan komplolarla engellenmeye çalışıldı. Pes etmeyen Türkiye, üreten ve ihraç eden bir ülke haline gelerek dünya devleriyle aynı seviyeye çıkmayı başardı. Sabah gazetesi yazarı Yüksel Aytuğ da köşesinde "Bu sefer engelleyemediler" diyerek gelinen noktayı değerlendirdi.
Türkiye'nin yerli otomobili olarak tarihe geçmesi beklenen 'Devrim' komplolar sonrası seri üretime girememişti. Türkiye yıllar içerisinde atılımlarına devam etse de her zaman engellendi. Başkan Erdoğan'ın talimatıyla başlayan 'yerli ve milli' atılım Türkiye'nyi dünya devleriyle aynı seviyeye getirdi. Artık üreten ve ihraç eden bir Türkiye var.
Sabah gazetesi yazarı Yüksel Aytuğ da Türkiye'nin "etkisizleştirme" operasyonlarından sıyrılarak geldiği noktayı anlattı. Vecihi Hürkuş, Şakir Zümre ve Berat Albayrak gibi isimlere yapılan komploları köşesinde kaleme alan Aytuğ, "Bu sefer engelleyemediler" diyerek de günümüzde gelinen noktaya değindi.
İşte Sabah gazetesi yazarı Yüksel Aytuğ'ın "Bu sefer engelleyemediler" başlıklı yazısı;
Cumartesi günü, doğum gününde, Türk havacılık tarihinin en cesur girişimcisi Vecihi Hürkuş, Atv Kahvaltı Haberleri'nde anıldı, filminden sahneler gösterildi.
İstiklal Savaşı'nda uçağıyla yaptığı keşif ve bombalama operasyonlarıyla ordumuza büyük katkı sağlayan, daha sonra da ürettiği tamamı yerli uçağıyla Türk havacılık sanayiine ilk tuğlayı koyan Vecihi Hürkuş'un bu girişimi, Türkiye'nin savunmasını ABD'ye bağımlı hale getirmek isteyenler tarafından kahpece engellenmişti.
ŞAKİR ZÜMRE EFSANESİ
Aynı günün akşamında TRT Belgesel'de Şakir Zümre'nin hikayesi vardı. Savunma Sanayinin Yalnız Dehaları adlı belgesel serisinde bu kez onun muazzam öyküsü yer aldı. Balkan Savaşı sırasında Bulgar Parlamentosu'nda bir Türk milletvekiliyken Yarbay Mustafa Kemal'in direktifiyle Bulgar Hükümeti'ni Türkiye ve Almanya'nın yanında savaşmaya ikna ederek büyük bir diplomatik başarının altına imza atmıştı. Daha sonra Çanakkale Savaşı'nda Türk ordusunun mühimmat eksiğini karşılamak için Varna'da bir fabrika kurup, hem Bulgar hem de Türk kuvvetlerine başta el bombası ve uçak bombası olmak üzere mühimmat sağladı. Daha sonra fabrikasını İstanbul'a taşıyarak, o zaman için imkansız sayılan bin kiloluk uçak bombasını üretti. Ama o da Vecihi Hürkuş gibi Türkiye düşmanlarının oyunuyla alaşağı edildi ve fabrikası kapatıldı.
YA NURİ KİLLİGİL?
Bu örnekler tarihimizde çok. Haliç'te dönemin en büyük top mermisi üretimini gerçekleştiren Nuri Killigil'in fabrikası da İsrail Gizli Servisi MOSSAD'ın kurulduğu yıl havaya uçurulmuştu. Türkiye'nin ilk yerli üretim otomobili Devrim ise yine yurt dışı kaynaklı bir komplo ile görücüye çıktığı ilk gün benzinsiz bırakılarak yolda kalmıştı. TRT Belgesel'deki Savunma Sanayinin Yalnız Dehaları belgeseli, işte bu olayların karanlıkta kalmış yönlerine her cumartesi saat 21.00'de ışık tutuyor.
ALBAYRAK'A KOMPLO
100 yıldır devam eden bu "etkisizleştirme" operasyonu bugün de sürüyor. Başta ABD olmak üzere Türkiye'nin gelişmesini istemeyen batıdaki güçler her teknolojik hamlemizi boşa çıkartmak için fazla mesai yapıyorlar. Ama bu kez karşılarında dirayetli bir yönetim buldukları için başarılı olamadılar. Enerji eski Bakanı Berat Albayrak'ı itibarsızlaştırma operasyonunun ardında yatan gerçeğin, onun himayesinde başlatılan Karadeniz Doğal Gazı Hamlesi'nin önünün kesilmesi olduğu sonradan anlaşıldı. Türkiye, kararlı tutumuyla Karadeniz'de gazı buldu ve çıkarttı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kol kanat gerdiği Selçuk Bayraktar'ı da engelleyemediler. Bu deha sayesinde Türkiye'nin hava savunma sanayii üretimlerine tüm dünya şapka çıkarmak zorunda kaldı. İçimizdeki hainlerin her fırsatta sabote etmeye çalıştığı, aşağıladığı yerli otomobilimiz TOGG da çok şükür yollara çıktı.
Evet, eskiden yapamıyorduk. Ama "yapamadığımız" için değil, "yaptırılmadığı" için... Neyse ki artık dehalarımız yalnız değil. İçimizdeki ve dışımızdaki düşmanlara boyun eğdirip, bu millete özgüvenini yeniden kazandıran, tarihimizden ve genlerimizden gelen gücümüzü dışa vurmamızı sağlayan herkese bir vatandaş olarak en derin şükranlarımla...
Gaf kürsüsü
Değerli okurum Muharrem Akduman'dan kaçmamış: Derbiden sonra TRT Spor yorumcusu Kemal Aslan "Her kötüde bir şer vardır" diyor. "Bir hayır vardır" olmalı.
Zap'tiye
Kuryelerin piyano resitali verdiği, piyanistlerin laf taşıdığı başka bir ülke var mı acaba?