Son dakika: Başkan Erdoğan'dan 8. Türk Tıp Dünyası Kurultayı'nda önemli açıklamalar | Türkiye Yüzyılı mesajı
Son dakika haberi... Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Hilton Bosphorus Hotel'de 8. Türk Tıp Dünyası Kurultayı ve Tıp Tarihine/Ortak Geçmişe Vefa Ödül Töreni'nde önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı ortak geleceğimizin vizyonudur. Hepimiz için yol gösterici bir rehber olacaktır." mesajını verdi. Erdoğan, "Amacımız, Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde ülkemizi uluslararası sağlık hizmetleri alanında 'Health Türkiye' markasıyla zirveye çıkarmaktır." ifadelerini kullandı. Tahıl koridoru anlaşmasının askıya alınmasıyla ilgili de konuşan Başkan Erdoğan, "Rusya karar alsa da elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz." dedi.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Hilton Bosphorus Hotel'de gerçekleştirilen 8. Türk Tıp Dünyası Kurultayı ve Tıp Tarihine/Ortak Geçmişe Vefa Ödül Töreni'nde, katılımcıları selamlarken, toplantının tıp dünyası ve insanlık için hayırlara vesile olmasını diledi.
Programda ödül alacakları tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde kamuoyu ile paylaşılan "Türkiye Yüzyılı" vizyonunun, Türk dünyası başta olmak üzere tüm dost ve kardeş ülkelerle ortak geleceğin vizyonu olarak tasarlandığını belirtti.
TÜRKİYE YÜZYILI BİR REHBER OLACAKTIR
Türkiye'nin Balkanlar'dan Orta Asya'nın derinliklerine, Karadeniz'den Akdeniz'e ve Afrika'nın dört bir yanına kadar gönül coğrafyasının her bir köşesindeki dostlarıyla artık ortak hayaller paylaştığını dile getiren Erdoğan, "Dünyanın artık sadece siyasi ve ekonomik olarak değil aynı zamanda doğrudan insanın varoluş gayesiyle ilgili de arayışlar içerisinde olduğu bir dönemde 'Türkiye Yüzyılı' hepimiz için deniz feneri mahiyetinde bir rehber olacaktır. Bu gayretimizin gerisinde asırlardır yaşadığımız tecrübelerin önümüze serdiği tablodan dersler vardır. Küresel düzeyde giderek belirginleşen bu tablo kendi içinde enine boyuna tartışılmayı elbette hak ediyor." ifadesini kullandı.
İNSANIN EŞREF-İ MAHLUKAT VASFIYLA MERKEZİNDE YER ALDIĞI BİLİM ANLAYIŞINI YÜKSELTMENİN VAKTİDİR
Tabiattaki her şeyi bir eşya, bir ham madde, tüketime elverişli bir meta olarak gören anlayışın insanı da aynı kategoriye yerleştirmesinin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Başkan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Nitekim böyle de oldu. İnsana hizmet etmesi gereken araçların, mekanizmaların, sistemlerin bir süre sonra insanı kendisine hizmet ettirmeye başlaması sahip olduğumuz değerler açısından kabul edilebilir bir durum değildir. Kadim ve ortak medeniyetimizi günümüz dünyasının hakim anlayışlarından ayıran işte bu hissediş ve duyuş farklılığıdır. Eşref-i mahlukat olan insanı, eşya seviyesine indirgeyen zihniyetin önümüze serdiği imkanlarla gidilebilecek yolun artık sonuna gelinmiştir. Bunun için artık tıpkı Farabi'den İbn-i Sina'ya, Biruni'den Uluğ Bey'e ecdadın nice büyük alimlerinin yaptığı gibi insanın eşref-i mahlukat vasfıyla merkezinde yer aldığı bir bilim anlayışını yeniden yükseltmenin vaktidir diyoruz."
Kovid-19 salgının tüm dünyayı kasıp kavurmaya başladığı günlerde dünyadaki sağlık otoritelerinin insanlığı bu felaketten korumak için açıkladığı tedbir tavsiyelerinin İbn-i Sina tarafından asırlar önce verildiğinin altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Aynı şekilde günümüzde dünyanın pek çok yerinde insanı araç değil, asıl olarak görerek yürütülen gayretlerin gerisinde ortak medeniyetimizin birikiminin yer aldığını müşahede ediyoruz. Türk tıp dünyasının temsilcileri olarak bu tefekkürü kendi alanımızda her an her vesileyle yapmakla mükellefiz. İlhamını ilim, hikmet ve marifet temelinde inşa edilmiş insan merkezli medeniyet tasavvurumuzdan alan bilim çalışmalarımızı, teknoloji kutsaması hastalığından uzak bir şekilde sürdürmemiz şart. Türk Devletleri Teşkilatı bünyesindeki her çalışmamız gibi Türk Tıp Dünyası Kurultayı'nı da bu doğrultuda atılacak adımların en önemli zemini olarak değerlendiriyoruz. Her birinize bu doğrultuda gösterdiğiniz ve göstereceğiniz gayretler için şükranlarımı sunuyorum."
KÜRESEL SALGINLA İMTİHANIMIZI ALNIMIZIN AKIYLA VERDİK
Başkan Erdoğan, yaptığı konuşmada, dünyanın "gelişmiş" diye tarif edilen ülkelerinin, hemen her alanda olduğu gibi sağlıkta da sadece belirli bir gelir seviyesinin üzerindeki insanlara yüksek standartta hizmet veren bir sisteme sahip olduklarını söyledi.
Bu sistemde düşük ve orta gelir sahibi kesimlerin işinin, şayet çok büyük maddi külfetleri göze almazlarsa gerçekten çok zor olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Nitekim gelişmiş ülkelerde hastane kapılarına bile yaklaştırılmadan salgınla mücadele etmeye çalışan insanların hikayelerine, oralardaki eşimizden dostumuzdan dinleyerek, medyadan takip ederek hepimiz şahit olduk. Hastaların ilgisizlikten öldüğü yaşlı bakım evlerinden hepimizin içini yakan görüntülerin yansıdığı vahim durumlarla karşılaştık. 'Az gelişmiş' diye tarif edilen ülkelerdeki içler acısı durumu anlatmaya bile gerek duymuyorum." dedi.
Erdoğan, Türkiye olarak, küresel salgınla imtihanlarını hem vatandaşlara sundukları sağlık hizmetleri hem de 161 ülkeye ve 12 uluslararası kuruluşa gönderdikleri tıbbi destekle alınlarının akıyla verdiklerini söyledi.
İNSANLIĞA HİZMET İÇİN GAYRETİMİZİ KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ
Salgının ilk günlerinden itibaren, "İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olanıdır" inancıyla hiçbir ayrım yapmadan ellerindeki tüm imkanları insanlık için seferber ettiklerini anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Şimdi benzer bir süreç, gıda krizinin en temel unsuru olduğu küresel üretim ve tedarik zincirlerinde yaşanmaktadır. Bilindiği gibi dünya buğday üretiminin yaklaşık 3'te 1'i Ukrayna ve Rusya tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu buğdayların, açlık tehdidiyle karşı karşıya olan ülkelere ulaştırılması konusunda gösterdiğimiz gayretin en yakın şahidi sizlersiniz. İstanbul'da kurulmasını temin ettiğimiz ortak mekanizmayla Ukrayna buğdayının 9,3 milyon tonunu dünyanın hizmetine sunarak, gıda krizinin nispeten azaltılmasını sağladık. Her ne kadar Rusya kendisi için aynı kolaylıkların gösterilmemesi sebebiyle bu konuda mütereddit davransa da biz insanlığa hizmet için gayretimizi kararlılıkla sürdüreceğiz."
TÜRKİYE YÜZYILIMIZIN EN İDDİALI ALANLARINDAN BİRİSİ DE SAĞLIK
Sağlık alanında gösterdikleri tartışılmaz başarının ise insanlığa hizmet yolunda yeni fırsatları önlerine serdiğini belirten Erdoğan, bu başarının gerisinde son 20 yılda ülkeye kazandırdıkları güçlü sağlık altyapısı ile insanı merkeze alan sağlık sisteminin olduğunun altını çizdi.
"Türkiye Yüzyılımızın en iddialı alanlarından birisini de sağlık olarak belirledik." diyen Başkan Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:
"Büyük yatırımlar ve inovatif iş birliği yöntemleriyle inşa ettiğimiz şehir hastanelerimiz ile zenginleştirdiğimiz yetişmiş insan kaynağımız, bu başarıda çok büyük pay sahibidir. Şehir hastanelerimizin hizmet kalitesini ve buralarda görev yapan doktorlarımızın bilime verdikleri katkıyı, akademik bir yapı etrafında yükseltmenin de hazırlığı içindeyiz. Aynı şekilde vatandaşlarımızın tükettiği her 100 ilaçtan 89'unu yerli üretimle sağlıyoruz. Yerli ve milli olarak geliştirdiğimiz TURKOVAC aşımızla dünyada Kovid-19 aşısı üretebilen 9 ülke arasına girdik. Giderek artan bir sağlık tehdidi olan kanser hastalıklarında koruyucu sağlık hizmetleri ve tedavi konusunda önemli çalışmalar yürütüyoruz. Bilişim ve teknolojiyi, sağlık hizmetlerinde uluslararası standartlara uygun şekilde en etkin kullanan ülkeler arasındayız. Yerli ve milli şirketlerimiz, sağlık alanında dünya çapında hizmet ve teknoloji üretebilecek seviyeye ulaştılar. Nitekim, tıbbi cihaz alanında ithalatın ihracatı karşılama oranını yüzde 55'e çıkardık. Her iki alanda da girişimcilerimize verdiğimiz destekle hızla ileriye doğru mesafe katediyoruz. Kamu tarafındaki bu olumlu gelişmeler, özel sektörümüzün dinamizmini de artırıyor."
AMACIMIZ ÜLKEMİZİ SAĞLIK ALANINDA ZİREVEYE ÇIKARMAKTIR
Sağlıktaki dijitalleşmenin ve hizmet sunumundaki tecrübelerin verdiği imkanları yakın coğrafyadan başlayarak, tüm insanlıkla paylaştıklarını anlatan Erdoğan, "Amacımız, Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde ülkemizi uluslararası sağlık hizmetleri alanında 'Health Türkiye' markasıyla zirveye çıkarmaktır. Sizlere, ülkemizi dünyanın şifa merkezi haline getirecek bu çalışmaları, hep birlikte sürdürmeyi teklif ediyoruz. Sahip olduğumuz yaygın altyapıyı, yetişmiş insan kaynağını, bilim, teknoloji ve üretim gücünü sürekli daha da geliştirmekte kararlıyız. Teşhis ve tedavi hizmetlerimizi, ilaçtan tıbbi cihaza her alanda kendi sağlık ihtiyacımızı karşılamanın ötesinde küresel düzeyde söz sahibi olmamızı sağlayacak bir seviyeye çıkarmak amacındayız. Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde kardeşlik hukukuyla beraberce yürüteceğimiz çalışmaları da bu sürecin bir parçası olarak kabul ediyoruz." diye konuştu.
Başkan Erdoğan, küresel sistemin her alan gibi sağlıkta da belirlenmiş olan değerlendirme kriterlerini karşılayarak son dönemde ismini tarihe yazdırmış bilim insanlarından birinin de Prof. Dr. Aziz Sancar olduğuna işaret ederek, Türkiye'nin bu önemli değeri adına düzenledikleri Bilim, Hizmet ve Teşvik Ödülleri'ni yeni Aziz Sancar'ların yetişmesine zemin hazırlayacak bir vesile olarak gördüğünü söyledi.
Bilime verdiği katkılar yanında ülkesine olan bağlılığı ve mütevazılığı ile gönüllerde taht kuran Aziz Sancar'a selamlarını ve sevgilerini gönderen Erdoğan, bugün ödüllerini takdim edecekleri, yaptıkları çalışmalarla sağlık, bilim ve teknolojileri alanına uluslararası düzeyde katkılarda bulunan bilim insanlarını tebrik etti.
Aynı şekilde, her birini "maziden atiye kurulan köprünün sütunları" olarak kabul ettikleri Tıp Tarihine ve Ortak Geçmişe Vefa Ödülleri'ni takdim edecekleri isimleri de tebrik eden Erdoğan, Türk Devletleri'nden gelen misafirlere, ülkelerine döndüklerinde tüm kardeşlerine selam ve muhabbetlerini iletmelerini isteyerek sözlerini sonlandırdı.
BAKAN KOCA: SAĞLIĞIN YILDIZI OLDUĞUMUZU 'HEALTH TÜRKİYE' İLE DUYURACAĞIZ
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 8. Türk Tıp Dünyası Kurultayı ve Tıp Tarihine/Ortak Geçmişe Vefa Ödül Töreni'nde konuştu.
Koca, 2014'te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan himayesinde başlanan ve bugüne kadar 7 kez düzenlenen Türk Tıp Dünyası Kurultaylarındaki amacın, yurt dışında yaşayan sağlık alanındaki Türk bilim insanları ile Türkiye'deki bilim insanlarını bir araya getirerek bilim köprüleri oluşturmak olduğunu söyledi.
12 Kasım 2021'de İstanbul'da gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları Zirvesi sonrasında yayımlanan Zirve Sonuç Bildirgesi'nde Türk Tıp Dünyası Kongresi düzenlenmesinin karara bağlandığını anımsatan Koca, şunları kaydetti:
"Devlet Başkanları tarafından onaylanan karar doğrultusunda, bu yıl yeni ve zengin içeriği ile 8. Türk Tıp Dünyası Kurultayı'nı düzenlemekten duyduğum memnuniyeti ifade etmek isterim. Büyük Türk ailesinin mensupları olan Azerbaycan, Kırgız Cumhuriyeti, Kazakistan, Özbekistan, Macaristan ve Türkmenistan ile misafir ülke olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Sağlık Bakanları ve bilim insanlarının katılımıyla artık daha da güçlüyüz. Koronavirüs salgını, ülkelerin sağlık sistemlerinin test edilmesinin yanında, dostlukların da test edilmesi için de önemli bir sınav oldu."
Türkiye'nin, Başkan Erdoğan liderliğinde 162 ülke ve 11 uluslararası kuruluşun salgınla mücadelesine katkı sağladığını anlatan Koca, "Bu dayanışmada kardeş ülkelerimiz her zaman en öncelikli ve ayrıcalıklı olmuşlardır. Hem koronavirüs salgını hem de Rusya ve Ukrayna arasında yaşananlar, sağlık sistemlerimizin her durumda güçlü olması gerekliliğini bir kez daha göstermiştir. Sağlık hizmetlerinin kesintisiz sürdürülebilmesi için, alternatif tedarik çözümleri geliştirmek ve üretimde yerlileşmek zorundayız." ifadelerini kullandı.
SEMERKANT'TA "LİDERLER ZİRVESİ" DÜZENLENECEK
Bakan Koca, hedeflerinin, Türk Devletleri Teşkilatı bünyesi altında, bilimsel alanda ortak hareket edebilen, kendi aşısını, ilacını, tıbbi sarfları ve tıbbi cihazını üretebilen büyük bir aile haline gelmek olduğunu dile getirerek, "Bugün temellerini attığımız bu birliktelik, ülkelerimiz arasında var olan ilişkilerimizi daha da güçlendirecek, Türk dünyası ve küresel bazda yürüttüğümüz faaliyetlere büyük fayda sağlayacaktır. 11 Kasım 2022 tarihinde Cumhurbaşkanı'mızın katılımıyla Semerkant'ta gerçekleştirilecek olan Liderler Zirvesi öncesinde, üye ülke Sağlık Bakanları'nca imzaladığımız 'Türk Tıp Dünyası Ortak Deklarasyon Belgesi'nin de ülkelerimiz, bölgemiz ve tüm dünya için hayırlara vesile olmasını diliyorum." diye konuştu.
Bugün kardeş ülkelerle Tıp Tarihine ve Ortak Geçmişe Vefa Ödül Töreni'ni de gerçekleştireceklerini belirten Koca, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Biraz sonra sizin takdiminiz ile tıp alanında ülkelerimize ve insanlığa hizmet etmiş bilim insanlarını yad ederek, gelecek nesiller için yeni hedefler koyacağız. Ülkemiz adına verilecek ödül, 2017 yılından beri düzenlediğimiz 'Aziz Sancar Bilim, Hizmet ve Teşvik Ödülleri' olmaya devam edecektir. Bu yıl ilk kez bir de 'TÜSEB Özel Ödülü' verilecektir. 28 Ekim'de açıkladığınız 'Türkiye Yüzyılı' vizyonu çerçevesinde Uluslararası Sağlık Hizmetleri Anonim Şirketimiz, kısa adıyla, USHAŞ tarafından hazırlanan ülkemizin uluslararası sağlık hizmetleri markası 'Health Türkiye'nin lansmanını da himayelerinizde gerçekleştiriyoruz. Cumhuriyetimizin 100 yıllık tecrübelerinden hareketle önümüzdeki yüzyılın Türkiye Yüzyılı olacağına inancımız tamdır. Tüm gayretlerimiz Türkiye'nin liderliğinizde yükselen yıldızını önümüzdeki yüzyılda da parlatmaktır."
SAĞLIĞIN KÜRESEL YILDIZI OLDUĞUMUZU TÜM DÜNYAYA DUYURACAĞIZ
Koca, 20 yılda Türk sağlık sistemine yapılan yatırımlara dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Bugün, 'En büyük hayalim' dediğiniz şehir hastanelerimizde verdiğimiz hizmet, küresel anlamda gıpta ile bakılan bir seviyededir. Şimdi bu alt yapının tüm dünyaya hizmet vereceği, akademik bir statü ile küresel bir marka olarak atılımları hayata geçirme zamanıdır. Bu vizyonun bir parçası olarak Health Türkiye markamızın lansmanını yapıyoruz. 'Health Türkiye' markası, Uluslararası Sağlık Turizmi Hizmetleri için geliştirilen resmi web portalını 6 dilde, 7/24 hizmet veren Uluslararası Hasta Destek Hattı ve memnuniyet anketlerini, sağlık eğitimi alanındaki tecrübemizi paylaşmak amacıyla oluşturduğumuz USHAŞ Akademiyi, ülkemizin sağlık alanında uluslararası tanıtımına yönelik Sağlık İş Forumu ve fuar organizasyonlarını kapsayacak şekilde, Cumhurbaşkanlığı 2023 Stratejik Planımızda yer aldığı haliyle devreye giriyor. Güçlü kamu ve özel sağlık tesislerimizle nitelikli sağlık insan gücümüzle yüksek teknolojik altyapımız ve hizmet kalitemizle sağlığın küresel yıldızı olduğumuzu 'Health Türkiye' markası altında tüm dünyaya duyuracağız."
Koca, Health Türkiye markasına ait kısa tanıtım videosunu takdim ettikten sonra, şunları kaydetti:
"Health Türkiye markamızla ülkemizin sağlık turizmi alanında tercih edilmesini sağlayarak bu alanda dünyada merkez ülke konumuna gelmeyi hedefliyoruz. Dünyada yaklaşık 100 milyar dolar düzeyinde olan sağlık turizmi pazarından ülkemizin hak ettiği gelire ulaşması yönünde gayretlerimiz artarak devam etmektedir. Bu çalışmalarımızda özellikle Kültür ve Turizm Bakanlığımız başta olmak üzere kamu ve özel sektördeki ilgili tüm paydaşlarla iş birliği içerisinde çalışmaya devam ediyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığımızın programı olan 'Go Türkiye' ile tam entegre şekilde tanıtım çalışmalarımıza devam ediyoruz."