İran casusu mahkemede bir bir itiraf etti!
İranlı rejim muhaliflerini Türkiye'den kaçırmaya çalışan ve aralarında eski savcı Davut Yılmaz, savunma sanayi şirketi sahibi İhsan Sağlam'ın da bulunduğu 11 tutuklu sanığın tahliye talepleri reddedildi. 2 sanık ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesindeki davaya İran istihbarat elemanı olduğu belirtilen tutuklu sanık Morteza Soltan Sanjari’nin savunması damga vurdu. Sanjari, “Bana ‘en Müslüman ülke neresi’ diye sorsalar, ‘Türkiye’ derim. Samimice anlatıyorum. Orda (İran’da) direkt adamı öldürüyorlar” dedi.
İran istihbaratının Türkiye'de gerçekleştirmeye çalıştığı "muhalif kaçırma" operasyonu Milli İstihbarat Teşkilatınca (MİT) bozulmuş, geçtiğimiz Şubat ayında By Sağlam Savunma Sanayi şirketi sahibi İhsan Sağlam ve savcı Davut Yılmaz'ın aralarında bulunduğu 16 kişi tutuklanmıştı. İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan sanıklardan 3'ü 19 Temmuz'da yapılan ilk duruşmada tahliye edilmiş, tutuklu yargılanan savcı Davut Yılmaz geçen ay Hakimler Savcılar Kurulu kararıyla meslekten ihraç edilmişti. Dün yapılan duruşmada ise mahkeme heyeti, sanıklardan Tuncay Buyurgan ve Kamil Taşçı'nın tahliyelerine karar verdi. Diğer 11 tutuklu sanığın tahliye talepleri reddedildi.
İRANLI AJANIN SAVUNMASI
Duruşmada savunmasını yapan İran uyruklu sanık Morteza Soltan Sanjari, casusluk örgütünün lideri İhsan Sağlam'la birlikte Burkina Faso'da iş yapmak için iki kez Afrika'ya gittiklerini, patronunun Seyed Mehdi Hosseini (İddianameye göre İran istihbarat servisinden) olduğunu söyledi.
İddianamede kendisinin İran istihbaratı saha elemanı olarak gösterildiğini ve İran istihbaratının parasını taşımakla suçlandığını belirten Sanjari, sadece tercümanlık yaptığını, casusluk ve adam kaçırma gibi işleri o sırada fark etmediğini savundu.
EN MÜSLÜMAN ÜLKE TÜRKİYE
Sanjari, bir süre sonra İranlıların kendisi hakkında "Bunun Türkiye'de adamı var" şeklinde konuştuğunu, daha sonra "bize yardımcı olmuyorsun" diye işkence yapıp parasını aldıklarını, apar topar İran'dan kaçtığını ve Türkiye'ye geldiğini söyledi. Türkiye'ye gelince iki yıl İhsan Sağlam'ın şirketinde çalıştığını anlatan Sanjari, "Bana 'en Müslüman ülke neresi' diye sorsalar, 'Türkiye' derim. Samimice anlatıyorum. Orda (İran'da) direkt adamı öldürüyorlar" diye konuştu.
SAVCIYI İRAN'A DAVET ETMİŞLER
Sanjari, İranlıların savcı Davut Yılmaz'ı İran'a çağırdıklarını, "masrafın bize ait, eşinle gel" diyerek davet ettiklerini ancak Davut Yılmaz'ın "uygun olmaz" diye daveti kabul etmediğini anlattı. Sanjari, mahkeme başkanının sorusu üzerine, Türkiye'de yaşayan bir İran rejim muhalifinin kaçırılması için 50 bin dolara anlaşıldığını aktardı.
1'İNİ KAÇIRDILAR 2'SİNDE BAŞARISIZ OLDULAR
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianamede, casusluk örgütünün İranlı eski Albay Mashali Firouze, eşi Arezou Saeidvand, oğulları Arian Aminmavaneh'i İran'a kaçırdığı, eski İran Deniz Kuvvetleri Subayı Mohammed Rezaei ve ekonomist Shahnam Golshani'yi ise kaçırılmaya çalıştığı anlatılıyor. Örgütün, şartlı mülteci olarak Yalova'da uluslararası koruma altında yaşayan eski İran Deniz Kuvvetleri Subayı Mohammed Rezaei'nin kaçırılması için 50 bin dolara; İran'dan Türkiye'ye göç edip Zonguldak'ta yaşayan bilgisayar yazılımcısı ve ekonomist Shahnam Golshani'ni kaçırılması için de 100 bin dolara anlaştığı belirtiliyor.
AĞIR HAPİSLERİ İSTENİYOR
İddianamede sanıkların "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "suç örgütüne üye olma", "devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme", "cebir tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından cezalandırılmaları isteniyor. Dava açıldıktan sonra meslekten atılan Davut Yılmaz için 23 yıldan 42 yıla kadar, İhsan Sağlam için de 24 yıldan 52 yıl 6 aya kadar hapis cezası talep ediliyor. Diğer 14 sanık için de değişik oranlarda hapis cezaları öngörülüyor.