Dezenformasyon yasası son durum nedir? 4 Ekim 2022 Dezenformasyonla Mücadele Yasası içeriği nedir?
Dezenformasyon yasası, Meclis'in yeniden mesaiye başlaması ile birlikte gündeme geldi. Dezenformasyonla birlikte ortaya çıkan toplumsal sorunlar son birkaç yılda tüm dünya genelinde keskin izler bıraktı. Dezenformasyonla mücadele kapsamında hazırlanan yasa teklifinin 4 Ekim'de Meclis'e sunulması bekleniyor. Peki, dezenformasyon yasası son durum nedir? 4 Ekim 2022 Dezenformasyonla Mücadele Yasası içeriği nedir? İşte ayrıntılar...
Dezenformasyon yasası son durum nedir? Kelime olarak yanlış bilgilendirme anlamına gelen 'dezenformasyon' ayrıca içeriğinde gerçek dışı bilgi kullanılan ve bir anlamda manipülasyon amacı taşıyan, genellikle kara propaganda olarak da bilinir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin üç aylık aranın ardından yeniden mesaisine başlamasıyla birlikte dezenformasyon yasası da gündeme geldi. Peki, dezenformasyon yasası son durum nedir? 4 Ekim 2022 Dezenformasyonla Mücadele Yasası içeriği nedir? İşte haberin detayları...
DEZENFORMASYON YASASI SON DURUM
Meclis'in 4 Ekim Salı günü gerçekleştireceği oturumda dezzenformasyon yasasının görüşülmesi bekleniyor. Dezenformasyon yasası ile ilgili detaylar açıklandığında ahaber.com.tr'de olacak.
MAHİR ÜNAL'DAN "DEZENFORMASYON YASASI" AÇIKLAMASI
AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi konusunda 23 Nisan 2022'ye kadar beklemelerinin nedenini "Avrupa Birliği Dijital Hizmetler Yasası'nın üzerinde anlaşma sağlanmasını bekledik. Bu yasa özellikle büyük ağ sağlayıcılarla ilgili son derece tutarlı, yeni bir hukuki düzenleme oluşturmuştu. 23 Nisan'dan sonra da İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun'u Avrupa Birliği Dijital Hizmetler Yasası'na göre yeniden regüle ettik." şeklinde açıkladı.
Düzenlemenin geç kaldığı yönünde haklı olarak bazı itirazların yükseldiğini söyleyen Ünal, "23 Nisan 2022'ye kadar Avrupa Birliği Dijital Hizmetler Yasası üzerindeki anlaşmayı bekledik." dedi.
"DEZENFORMASYON SİYASET ÜSTÜ BİR KONU"
Kanun Teklifi ile dezenformasyonun suç haline getirileceğini belirten Ünal, şunları kaydetti:
"Dezenformasyon siyaset üstü bir konu. Dezenformasyon a partisi ya da b partisi ile ilgili bir konu değil, küresel bir sorun. Dezenformasyonla ilgili ülkelerin yaptığı yasal düzenlemelerin oluştuğu bir zemin maalesef henüz daha olmadı. Mesela kamu barışına karşı dezenformasyon suçu nedir? Kurumlara karşı dezenformasyon suçu nedir? Kişilere karşı işlenen dezenformasyon suçu nedir? Bunun kendi içinde algoritmasının oluşturulması, yasa yapma tekniği ve siber hukuk açısından yapılması gereken düzenlemeler... Yaklaşık 8 aydan beri bu konular çalışılıyor.
Biraz da bu zaman içinde diğer tarafların da bu konuda görüşleri alınarak dezenformasyon konusunda tam bir toplumsal mutabakatın oluşması çok önemli. Çünkü dezenformasyon yalnızca cezayla engelleyebileceğimiz bir şey değil. Dezenformasyon, sosyal medya okuryazarlığı, medya okuryazarlığı, yüksek farkındalık, hakikate sadakat, gerçeklik kaybıyla mücadele gibi birçok konuyu, dolayısıyla ciddi bir toplumsal mutabakatı da gerektiriyor."
"YASA TEKLİFİMİZ YAKIN ZAMANDA TARTIŞMAYA AÇILACAK"
TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Yayman, dezenformasyon yasası ile ilgili şu sözleri söyledi:
"Kamuoyuna şunu söylemek isterim: Sosyal medyayla ilgili bir düzenleme yapmıyoruz. Biz, dezenformasyonla ilgili bir düzenleme yapıyoruz. Sosyal medyanın engellenmesi, kısıtlanması, asla böyle bir şey olamaz. Çünkü AK Parti, sansürle, yasaklarla mücadele eden bir partidir. Almanya'da nasıl bir dezenformasyon yasası varsa, yalan haberle mücadele yasası varsa, Fransa'da nasıl bir dezenformasyonla mücadele yasası varsa, ABD'de nasıl bir dezenformasyonla mücadele hukuksal düzenlemesi varsa biz bunun derdindeyiz. Yasa teklifimiz yakın bir zamanda tartışmaya açılacak, kamuoyunun gündemine sunulacak. Biz, hükümet olarak dezenformasyon meselesini partiler üstü, siyaset üstü bir mesele olarak ele alıyoruz. Bu noktada asla yasaklamalardan yana değiliz. Yasaklamalara karşıyız. Biz, hem Sayın Kılıçdaroğlu'nun hem Sayın Meral Akşener'in hem Sayın Cumhurbaşkanımızın hem liderlerin, kanaat önderlerinin hukukunu koruyacak ve onların bir toplumsal lince, siyasal lince maruz bırakılmalarının önüne geçecek bir düzenlemeyi yapmak istiyoruz."
"GELECEĞİMİZİ KORUYAN BİR DÜZENLEME YAPMAK İSTİYORUZ"
"Bu yasal düzenlemenin 2023 seçimleri yaklaşırken muhalefetin sesini kısmak için yapıldığına" yönelik iddialara karşı Yayman, "Bunu çok anlamsız buluyoruz. Bu konu, Dezenformasyon Yasası yapılırken bile bir dezenformasyonla karşı karşıya olduğumuzu ortaya koyuyor." karşılığını verdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in "sosyal ağlar kapanacak" şeklinde iddiaları olduğunu hatırlatan Yayman, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Peki ne oldu o iddialar? Hiçbiri gerçek olmadı. Burada bazı kasıtlı yorumlarla Dezenformasyon Yasası hakkında dahi dezenformasyon yapan bir yalan habercilik, yalan siyaset var. Tam biz de buna karşıyız işte. Biz diyoruz ki; Dezenformasyon Yasası yapıyoruz, bunu siyaset üstü bir mesele olarak ele alıyoruz, yasaklamalara karşıyız. Hiçbir zaman için engelleme, kısıtlama olmayacak. Avrupa'da ne varsa Türkiye'de de o olacak. Yani Berlin'deki bir vatandaşın nasıl ki aile mahremiyetini hukuk koruyorsa, Fransa'da bir kişiyi, bir kanaat önderini, yalan habere karşı nasıl ki hukuk koruyorsa, biz hukuk alanında vatandaşımızı koruyan, çocuklarımızı, kadınlarımızı, geleceğimizi koruyan bir düzenleme yapmak istiyoruz."