Son dakika: Bolu'da kabus! Zehirlenmelerin nedeni belli oldu | Uzman isimden HÜS'ün kapsadığı hastalıklar hakkında flaş açıklama
Son dakika haberi... Bolu’nun Yuva Köyünde meydana gelen zehirlenmeler ile ilgili Bolu Valisi açıklamada bulundu. Vali Kılıç, 98 olan vaka sayısının 112’ye çıktığını açıkladı. Türkiye'nin gündemine oturan zehirlenme olayı hakkında konuşan Uzmanı Prof. Dr. Necla Tülek de HÜS'ün esasında geniş bir hastalık grubunu kapsadığını ve çeşitli nedenlerle ortaya çıkabildiğini anlattı.
Bolu Valisi Erkan Kılıç, içme suyundan meydana gelen zehirlenme olayına ilişkin adli ve idari sürecin başlatıldığını belirterek, "Tahlillerin sonuçları kısım kısım çıkıyor ama burada net tabloyu görmemiz lazım. Sudaki mikrobun tam olarak neden kaynaklandığını görmemiz gerekiyor" dedi.
Bolu merkeze bağlı Yuva köyünde içme suyundan zehirlenerek hastaneye başvuranların sayısı 112'ye ulaştı.
Aralarından çocukların da olduğu hastalardan 60'ı taburcu edilirken, 52 hastanın tedavisi Bolu ve çevre illerde devam ediyor.
"HAYATİ TEHLİKESİ OLAN HASTAMIZ YOK"
Konuyla ilgili açıklama yapan Bolu Valisi Erkan Kılıç, "Salgının başlamasından itibaren İl Özel İdaresi, Sağlık Müdürlüğü ve valiliğin diğer birimleri hızlı bir şekilde olaya müdahale ettiler. İlk başta suyun kullanılmaması noktasında gerekli uyarılar yapıldı, depoların temizliği yapıldı. Bunun yanında tüm depoları temizleyelim dedik." ifadelerine yer verdi.
Kılıç yaptığı açıklamada, "Kaymakamlarımız, İl Özel İdaresi ve sağlık teşkilatımızla diğer depolarımızı da temizliyoruz. An itibariyle hayati tehlikesi olan hastamız yok. Sabah hastanede çocukları ve büyük hastaları ziyaret ettim. Onların durumlarında iyileşmeler var. İnsanların gülmeye başlaması bizi memnun etti. Diğer hastanede olanlar da kısa sürede tedavi olacaklardır" dedi.
"KESİN SUDAN KAYNAKLANDI"
Zehirlenmelerin sudan kaynaklı olduğunu ancak suyun neden etkilendiğinin belirlenmesi için çalışmalarını devam ettiğini belirten Kılıç, "Bu hastalığa sebebiyet veren bulgularla alakalı da su kaynaklı olduğunu düşünüyoruz. Kesin sudan kaynaklandı. Onların numuneleri de alınıyor ama burada başka bir karışım veya başka bir şeyden su etkilenmiş olabilir mi noktasında araştırmalar devam ediyor.
Bununla ilgili olarak köyümüzde sağlık yönünden gerekli tedbirler alındı. Temiz su dağıtımı yapılıyor. Bugün itibariyle kontrollü olarak su vermeyi düşünüyoruz. Tabi onların da tahlilleri yapılacaktır. Çalışmalarımız devam ediyor. Şuan gidişat iyiye doğru gidiyor. Ama çevre illerde diyalizde çocuklarımız var. İnşallah onlar da diyalizden kurtulurlar" diye konuştu.
Adli ve idari soruşturmaların devam ettiğini kaydeden Vali Kılıç, "İdari ve adli süreç başladı. Onlar adli olarak kendi süreçlerini yapıyor. Biz de kendi araştırmalarımıza başladık. Sonuçlarını da göreceğiz. Tahlillerin sonuçları kısım kısım çıkıyor ama burada net tabloyu görmemiz lazım. Sudaki mikrobun tam olarak neden kaynaklandığını görmemiz gerekiyor. Şu aşamada sebebini söylemek için erken" ifadelerini kullandı.
SEBEBİ HÜS ÇIKTI
Kanlı ishalle birlikte akut böbrek yetmezliği gelişen ve şu an bir kısmına diyaliz uygulanan hastalarda bu belirtiler nedeniyle uzmanların üzerinde durduğu en büyük şüphe, halk arasında kısaca "HÜS" olarak adlandırılan Hemolitik Üremik Sendrom'u. Yapılan tetkiklerde de bazı hastalarda bu bulguya ulaşıldığı öğrenildi.
Öte yandan Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri öncülüğünde köyde bulunan su kaynaklarında temizlik çalışmaları da devam ediyor. Köydeki su deposu ve depoya su sağlayan kaynaklardan alınan numunelere yönelik detaylı incelemeler sürüyor.
GENİŞ BİR HASTALIK GRUBUNU KAPSIYOR
Hastalığa ilişkin bilgileri paylaşan Atılım Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı, Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Necla Tülek, HÜS'ün esasında geniş bir hastalık grubunu kapsadığını ve çeşitli nedenlerle ortaya çıkabildiğini anlattı.
Tülek, "Bu, böbrek yetmezliğine ve aynı zamanda hastanın kan tablosunda bozukluklara yol açan bir sendrom. Enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji açısından değerlendirdiğimizde buna yol açan iki mikroorganizma var. Biri 'Enterohemorajik Escherichia coli' dediğimiz her yaştaki bireylerde kanlı ishal, kusma tablosuna yol açan bir mikroorganizma. Hayvanlardan, etlerden, çeşitli sebzelerden ve hatta sulardan insanlara geçebiliyor." dedi.
Hastalığa sebep olan ikinci mikroorganizmanın ise "Shigella" olarak adlandırıldığını ve bu bakterinin de kanlı ishal, kusma gibi belirtilerle seyrettiğini söyleyen Tülek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Shigella'da çok daha belirgin bir şekilde ateş tablosu da görüyoruz. Fakat birkaç gün sonra böbrek yetmezliği, kan değerlerinde düşme nedeniyle ciddi bir tablo ortaya çıkabiliyor. Hastaların böbrek yetmezliği nedeniyle diyalize alınmaları gerekebiliyor. Hastalık eğer zamanında fark edilmezse ileride kronik böbrek yetmezliğine ve ölümlere yol açabiliyor."