Gökdoğan Türk F-16'ları için geliyor! Görülmeyeni de imha edecekler
Türkiye'nin geliştirdiği milli hava füzesi Gökdoğan, F-16'larda kullanılmak için hazırlanıyor. F16'ların Türk ordusunun gücüne güç katacak olan Gökdoğan füzesiyle görülmeyen hedefleri de vurabileceği belirtildi.
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Gökdoğan füzesine ilişkin Twitter hesabından paylaşımda bulundu. Hava savunma sisteminin bir parçası olan hava-hava füzesi olarak bilinen milli füze Gökdoğan başarılı bir şekilde test edildi.
Demir, TÜBİTAK Sage tarafından yürütülen projeye ilişkin şunları kaydetti:
"Gökdoğan görülmeyeni de vuracak! Göktuğ projemiz kapsamında testleri süren milli hava-hava füzelerimizden Gökdoğan Görüş Ötesi Füzemiz, radar arayıcı başlıkla atışını gerçekleştirdi ve önemli bir aşama daha tamamlandı. Gökdoğan ve Bozdoğan füzelerimizi bu yıl Türk Silahlı Kuvvetlerine teslim edeceğiz. Milletimize verdiğimiz bu bayram hediyesi için emeği geçen herkesi tebrik ediyorum."
TSK'NIN GÜCÜNE GÜÇ KATACAK
Gökdoğan hava hava füzesinin, F-16 savaş uçağından atılmasıyla birlikte çok kritik bir aşama daha tamamlanmış oldu. Atıcı uçak tarafından hava hedefine karşı gerçekleştirilen atışta, füzenin radar arayıcı başlığı da kullanıldı.
TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü Müdürü Gürcan Okumuş, Gökdoğan ve Bozdoğan füzelerinin seri üretimiyle ilgili dikkat çeken açıklamalar yapmıştı.
Okumuş, Türkiye'nin katmanlı hava savunma sistemlerinde önemli yol aldığını belirterek, bu sistemin parçalarından olan çok yakın hava savunma, yakın hava savunma, orta ve uzun menzilde hava savunma sistemi projelerinden bir kısmının tamamlandığını, yeni projeler de açıldığını söyledi.
Hava savunma sisteminin bir parçası olan hava-hava füzesi olarak da projeler yürüttüklerini ifade eden Okumuş, bu alanda önemli yol aldıklarını, projenin tamamlanma aşamasına geldiğini kaydetmişti.
Okumuş, bir yandan da ramjetli versiyonlarla ilgili çalışmalara başladıklarını dile getirerek, şöyle konuştu:
"Katmanlı hava savunma sistemi dediğimiz Siper projesinde iş ortaklığının bir parçası olarak çalışmalarımızı yürütüyoruz. Hava-hava füzeleri yüksek teknoloji içeren özel füzeler. Dünyada da birçok örneği var, AIM-120, AIM-9X'lerin NASAMS'lara döndüğü gibi, Python'ların Spyder'a döndüğü gibi bunlar hep hava-hava füzesinden karadan veya gemiden atılan katmanlı hava savunma sisteminin parçası halindeki füzelere dönüşüyor. Aynı yoldan Türkiye'nin de yürümesi gerekiyor. Hava-hava füzelerimizin projeleri devam ediyor. Uçaklarımızı kendi füzelerimizle donatırken bu füzelerin karadan ve gemiden atılan versiyonlarını çalışarak, gemi yakın hava savunma sistemlerine yönelik, yine karadan noktasal hava savunma sistemlerine yönelik kabiliyet kazanımını sağlayacağız. Projelendirilenler var, kendi iç projemiz olarak yürüttüklerimiz var. Kısa ve orta vadede birçok bilinen ürünlerin dışında, yeni ürünleri de ortaya çıkarmış olacağımızı düşünüyorum."
PROJENİN GETİRİSİ OLARAK ÜRETİM ALTYAPISI GELİŞTİ
Hava-hava füzesi olarak envanterde yurt dışından alınan AIM120, AIM-9X ve onların çeşitli varyantları bulunduğunu aktaran Okumuş, yazılımından donanımına, kendi hava-hava füzelerini yaparak, her şeyini bildikleri füzelere sahip olacaklarına işaret etti.
Okumuş, Gökdoğan ve Bozdoğan projelerinde son aşamaya gelindiğini ifade ederek, yer testlerine başladıklarını, şu anda uçaktan atılan gerçek testlerle devam edildiğini anlattı.
Seri üretimle ilgili de çalışmalar ve analizler yaptıkları bilgisini paylaşan Okumuş, "Bu projede artık son safhadayız. Bozdoğan, Gökdoğan çok olumlu bir noktada. Bir füze seri üretimi demek esasında alt yüklenicilerinizle çalıştığınız, kritik bileşenleri ürettiğiniz ve nihai bütünlemeyi yaptığınız seri üretim faaliyetleri oluyor. Zaten proje kapsamında çok sayıda füze üretmeniz gerekiyor. Halihazırda çok sayıda Gökdoğan ve Bozdoğan füzesini ürettik. Bir kısmını yer testlerinde kullandık, bir kısmını çevresel testlerde kullandık, bir kısmını gerçek atışlarda kullandık ve kullanmaya devam ediyoruz. O açıdan baktığımızda üretim kabiliyeti zaten oluşmuş durumdaydı." değerlendirmesinde bulundu.
Okumuş, bu füzelerin yüksek adetlerde üretilen ürünler olmadığına dikkati çekerek, "Maliyetli, niş ürünler. Butik üretim dediğimiz üretim altyapılarıyla yapılabilen ürünler. Bizim bu noktada projenin getirisi olarak zaten bu altyapılar gelişmişti. Dolayısıyla seri üretimde bu noktada, aynı şekilde devam edecek. Bu ürünler özel bir seri üretim altyapısı gerektirmiyor." diye konuştu.