Kılıçdaroğlu'nun bitmek bilmeyen 128 milyar dolar yalanı: Berat Albayrak'ın 'Burası Çok Önemli!' kitabı yapılmak istenen algıyı bozdu
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz yıllarda ortaya attığı ve asılsız olduğu çoğu kez doğrulanan '128 milyar dolar' yalanıyla yeniden gündem olma çabası içine girdi. Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın 'Burası Çok Önemli!' kitabı üzerinden algı operasyonuna kalkan Kılıçdaroğlu "Baktım kitaba bu 128 milyar dolar var mı? Tık yok." ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu'nun bu iddiasının da asılsız olduğu ortaya çıkarken kitap içinde Berat Albayrak'ın 2019-2020 döneminde oluşan dolar ihtiyacını ve Merkez Bankası rezervlerini detaylıca yazdığı görüldü.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP'li isimler geçtiğimiz yıl '128 milyar dolar' yalanını ortaya atarak Türk ekonomisini ve Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ı defalarca kez hedef aldı.
KILIÇDAROĞLU 128 MİLYAR DOLAR YALANINA YİNE SARILDI
Kılıçdaroğlu'nun '128 milyar dolar' iddiası defalarca kez bakanlık ve Merkez Bankası düzeyinde yalanlanmasına rağmen belli odaklar bu yalanı sürekli gündeme tutmayı denedi.
Son olarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da bu yalanı bir kez daha gündeme getirdi.
Eski Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Berat Albayrak 'Burası Çok Önemli!' kitabıyla görev yaptığı dönemlerde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nda ve Hazine ve Maliye Bakanlığı'nda yaşadıklarını kaleme aldı.
KILIÇDAROĞLU: "KİTAPTA TIK YOK"
Kitap üzerinden algı operasyonuna kalkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Baktım kitaba bu 128 milyar dolar var mı? Tık yok. O kitapta da tık yok." iddiasında bulundu.
YALANI YİNE ORTAYA ÇIKTI
Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu iddiasının da asılsız olduğu ortaya çıktı.
BERAT ALBAYRAK DETAYLARIYLA ANLATTI
Berat Albayrak kaleme aldığı 'Burası Çok Önemli!' kitabında 2019-2020 döneminde oluşan dolar ihtiyacını ve Merkez Bankası rezervlerini detaylıca yazdığı görüldü.
İşte kitapta 237-238. sayfalarda yer alan ilgili bölüm;
"2019 ve 2020 yıllarındaki rezerv değişimleri toplu halde değerlendirildiğinde rezervler üzerinde baskı oluşturulan üç temel faktör oldu:
Birincisi, 30,3 milyar doları bulan carı açık. Bu açık büyük oranda pandemi döneminde ihracatın durması, turizm gelirlerindeki düşüşten ve altın ithalatındaki artıştan kaynaklandı.
İkincisi, tüzel ve gerçek kişilerin yabancı para mevduatlarındaki 74,7 milyar dolarlık artış.
Üçüncüsü, reel sektörümüzün net yabancı para açık pozisyonunda gerçekleşen 51,9 milyar dolarlık azalma, yanı dış borç geri ödemesi yapılması. Bu saydığım üç faktörü üst üste koyduğumuzda 2019 ve 2020 yıllarındaki toplam 156,9 milyar dolar döviz ihtiyacının ortaya çıktığı görülür.
Geldiğimiz noktada, Merkez Bankası'nın rezervleri ne durumda, ona bakalım. Bu konuda bütün dünyanda kabul görmüş uluslararası standart, IMF tanımlı rezervdir. Bir ülkenin döviz rezervi incelenirken Merkez Bankası'nın brüt rezervi esas alınır.
"2002 YILI SONUNDA REZERV 2,81 MİLYAR DOLARDI"
AK Parti'nin iktidara geldiği 2002 yılı sonundaki rezerv seviyesi 28,1 milyar dolardı. Biz bakanlık görevine başlamadan önceki Haziran 2018'deki seviye ise 98,4 milyar dolar, görevi bıraktığımız Kasım 2020 tarihinde 85.2 milyar dolardı. Yaşanan kur saldırılarına rağmen rezervlerimiz 2019 yılı sonunda 105,7 milyar dolara yükseldi, ancak pandemi döneminde bir miktar gerileyerek, 2020 sonunda 93,6 milyar dolar oldu.
"2021 YILI SONUNDA 111 MİLYAR DOLAR SEVİYESİNE ULAŞTI"
Pandemiden çıkıla birlikte özellikle 2021 yılı sonuna rezervlerimiz artarak 111 milyar dolar seviyesine ulaştı. Özetle, yakın geçmişte yaşadığımız onca sınamayı, pandemi ve küresel krizleri başarıyla geçerek resmi rezervlerimizi korumayı başarmışız. Cari dengedeki iyileşmenin de etkisiyle çok yakın bir gelecekte en yüksek seviyelere çıkacağını düşünüyorum."
'BURASI ÇOK ÖNEMLİ!' KİTABI
Eski Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Berat Albayrak 'Burası Çok Önemli!' kitabıyla görev yaptığı dönemlerde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nda ve Hazine ve Maliye Bakanlığı'nda yaşadıklarını ve bilinmeyenleri kaleme aldı.
Berat Albayrak'ın 'Burası Çok Önemli' isimli kitabın tanıtım bülteninde yer alan ifadeler şöyle:
"ÜLKE TARİHİNİN EN GÜÇLÜ DÖNEMİNE GİRECEĞİZ"
Şunu çok net bir biçimde ifade edebilirim ki biz köprüyü geçtik.
EVET!
Türkiye Cumhuriyeti olarak biz artık köprüyü geçtik.
Çok da uzun bir süre kalmadı;
2030 yılını dahi bulmadan ekonomik ve refah düzeyi olarak ülke tarihinin en güçlü dönemine gireceğiz...
Kişi başı gelir, cari denge, istihdam ve üretim anlamında dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri olma sürecimiz başlayacak.
Tarihten aldığı büyük mirasla...
Üç kıtanın kesişim noktasındaki jeopolitik ve jeostratejik konumuyla...
Özellikle son 20 yıldır konsolide ettiği bölgesel ve küresel tecrübeyle...
Sahip olduğu güçlü liderlikle...
Ulaşımdan savunma sanayiine, ekonomiden enerjiye inşa ettiği sağlam altyapı ve kapasitesiyle...
Türkiye bu tasavvuru ortaya koyabilmeye namzet en önemli ülkelerden biri olacaktır.