Son dakika: TÜİK'in kapısına randevusuz dayanan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na sert tepki
Son dakika haberleri... İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, randevusu olmamasına rağmen TÜİK'in kapısına dayanan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi. Bakan Soylu yaptığı açıklamada "Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı, PKK, DHKP-C ve organize suç örgütlerinin ağına düşüp, onlara özenip, mekan basmaya gitmez." ifadelerine yer verdi. Prof. Dr. Zakir Avşar ve Takvim Gazetesi Yazarı Ekrem Kızıltaş, konuyla ilgili A Haber canlı yayınında değerlendirmelerde bulundu. Avşar, "Kılıçdaroğlu çok provokatif bir muhalefet tarzı izliyor. Siyasetçinin muhatabı siyasetçidir." dedi. Kızıltaş ise, "Dostlarıyla iktidara geleceklerini söyleyen birilerinin dostları tarafından başlatılan döviz saldırısının uzantısı olarak Türkiye’de değişik davranışlarda bulunup siyasi rant toparlamaya çalıştıklarını gösteriyor." ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu yaptığı açıklamada "Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı, PKK, DHKP-C ve organize suç örgütlerinin ağına düşüp, onlara özenip, mekan basmaya gitmez." ifadelerine yer verdi.
ZORBALIK NASIL YAPILDI
TÜİK'in enflasyon rakamlarını açıklamasının ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TÜİK'e gitmek istedi.
TÜİK, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na randevu vermedi.
Bunun üzerine Kılıçdaroğlu, Twitter hesabından yaptığı açıklama ile TÜİK'in kendisine randevu vermediğini ifade etmiş ve "Saat 11.00'de geliyorum, haberiniz olsun" demişti…
TÜİK, kapıya dayanan Kılıçdaroğlu ve CHP yetkililerine kapılarını açmadı.
TÜİK ÇALIŞANLARINI TEHDİT ETTİ
Kılıçdaroğlu bu sefer de TÜİK'te çalışan memurları tehdit etti. Kılıçdaroğlu TÜİK memurlarını "Saray memuru" diye suçlayarak "TÜİK, bir devlet kurumu olmaktan çıkmış bir saray kurumu haline dönüşmüştür. Burası artık bir devlet kurumu değildir. Burada çalışan arkadaşlar tamamı şunu unutmasınlar, hepinizin tabii olduğu yasa devlet memurları kanunudur. Saray memurları ayrı, devlet memurları ayrı. Ben devlet memurlarına sesleniyorum. Görevinizi hakkıyla yapın. Şu binada oturanlar unutmasınlar, oturduğunuz binalar bu memleketin vatandaşlarının ödedikleri vergi ile yapıldı. Aldığınız aylıklar işçinin, memurun, emeklinin ödediği vergilerle aldığınız aylıklardır." dedi.
BAKAN SOYLU'DAN SERT TEPKİ
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, randevusu olmamasına rağmen TÜİK'in kapısına dayanan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi.
Bakan Soylu yaptığı açıklamada "Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı, PKK, DHKP-C ve organize suç örgütlerinin ağına düşüp, onlara özenip, mekan basmaya gitmez." ifadelerine yer verdi.
FUAT OKTAY'DAN SERT TEPKİ
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) binasına giderek açıklama yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi.
Oktay, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Devlet kurumları muhalefetin siyasi rant sağlayıp şov yapacağı mekanlar değildir. Zorbavari yaklaşımlarla Türkiye'nin kurumlarını tehdit eden ve yıpratmaya çalışan Kılıçdaroğlu ve şürekası kimlerin çıkarlarına hizmet ediyor? Ülkemizin ve milletimizin çıkarına olmadığı kesin." ifadelerini kullandı.
Peki Kemal Kılıçdaroğlu ne yapmak istiyor? Devlet kurumlarının önünde siyasi rant çabası mı? Devlet kurumları önünden toplumsal provokasyon hamlesi mi? CHP devlet kurumlarını neden itibarsızlaştırma çabası içinde? TÜİK ve Merkez Bankası'nın hedef alınmasının perde arkasında ne var?
Prof. Dr. Zakir Avşar ve Takvim Gazetesi Yazarı Ekrem Kızıltaş, konuyla ilgili A Haber canlı yayınında değerlendirmelerde bulundu.
"SİYASETÇİNİN MUHATABI SİYASETÇİDİR"
Avşar, "Sayın Kılıçdaroğlu çok provokatif bir muhalefet tarzı izliyor şu anda. Siyasetçinin muhatabı siyasetçidir. Her şeyden evvel muhatabını doğru tayin etmesi lazım. TUİK yapısı bürokratik ve teknik bir kurumdur. Orada sadece uzmanlar vardır." ifadelerini kullandı.
"CHP'NİN ZİHNİYETİ HER ZAMAN BÖYLEDİR"
Buradan bir fayda elde edemeyeceklerinin altını çizen Avşar, "Bürokrat tehdidi kadar kötü bir şey yoktur. CHP hep şunu yapar ya bürokrasiyi ele geçirmeye uğraşır iktidar olduğu dönemlerde partizan bir bürokrasi yaratmaya uğraşır. Veya kendisine muti olmayan bürokratları sürekli sürgün eder. CHP'nin zihniyeti her zaman böyledir. Sizin TÜİK'in önünde ne işiniz var?" dedi.
Takvim Gazetesi Yazarı Ekrem Kızıltaş ise "Ortada ciddi bir problem var. Türkiye Cumhuriyeti devletinin şu anda karşı karşıya bulunduğu bir durum var. İhracatımız rekor üstüne rekor kırıyor, üretimimiz artıyor, istihdam yükseliyor. Türkiye dünyada devletleri arasında salgınla alakalı süreç dolayısıyla ayrışarak büyümede ön planlara çıkıyor. Tuhaf bir şekilde aynı günlerde döviz fiyatları tuhaf bir şekilde yükseliyor." şeklinde konuştu.
"DOSTLARI TARAFINDAN BAŞLATILAN SALDIRILARIN UZANTISI"
Kızıltaş, "Birileri döviz üzerinden saldırıyor. CHP'nin başını çektiği Millet İttifakı'na mensup bir takım partilerden bir tanesi bile şu ana kadar ülkemize yönelen ve aslında ciddi manada zarar veren döviz saldırısı konusunda neredeyse tek kelime etmediklerini, ağızlarını açmadıklarını görüyoruz. Bu da dostlarıyla iktidara geleceklerini söyleyen birilerinin dostları tarafından başlatılan döviz saldırısının uzantısı olarak Türkiye'de değişik davranışlarda bulunup siyasi rant toparlamaya çalıştıklarını gösteriyor. TÜİK'e gidip onun üzerinden siyasi hesaplaşma yapmaya kalkmak herhalde bir tür gövde gösterisi yapmaya çalışmak gibi bir şeydir.açıklamasında bulundu." açıklamasında bulundu.