CANLI YAYIN
AK Parti'den 'Helalleşme' analizi: CHP geçmişiyle hesaplaşsın
Son dakika haberine göre: AK Parti, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘helalleşme’ çıkışını analiz etti. Raporda, CHP zihniyetinin topluma birçok travma yaşattığı belirtilerek, "CHP, samimiyetten yoksun bir şekilde helalleşmeye çalışmak yerine öncelikle kendi geçmişiyle hesaplaşmalı" denildi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, son günlerde toplum nezdinde olumsuz karşılanan çıkışlar yapmaya başladığı belirtilen analiz raporunda, siyasi cinayetler olacağına dair bilgiler aldığını söylemesi, bürokratları, Merkez Bankası Başkanını tehdit etmesi, partisinin tezkereye "hayır" oyu kullanacağını ilan etmesi ve örgüt üyeliği ispat edilmesi nedeniyle KHK ile görevinden ihraç edilen kişileri yeniden göreve alacağını açıklamalarının bunlardan bazıları olduğuna dikkat çekildi.
KILIÇADAROĞLU TERÖR ÖRGÜTLERİNDE OLUMLU TEPKİ ALMAKTA
Kılıçdaroğlu'nun, bu açıklamalarının FETÖ ve PKK/PYD mensuplarından birçok olumlu tepki aldığına işaret edilen raporda, "Kılıçdaroğlu'nun bu gibi açıklamaları, kendisinin ve partisinin toplum nezdindeki itibarını sorgulanır hale getirmektedir" ifadesi kullanıldı. Kılıçdaroğlu'nun TBMM Grup Toplantısında yaptığı konuşmada "helalleşme" açıklaması yaptığı anımsatılan raporda, şu ifadelere yer verildi:
"CHP zihniyetinin Türkiye Cumhuriyeti tarihinde sergilemiş olduğu birçok olumsuz tutum ve bunların yol açtığı birçok toplumsal travma bulunmaktadır. Kılıçdaroğlu, ani bir çıkış ile toplumun birçok kesimi ile helalleşeceğini dile getirirken, bunu nasıl yapacaklarına dair ise herhangi bir somut yol sunmamıştır. CHP, toplumun büyük çoğunluğunun bilincinde ve bilinçdışında, Türkiye'ye çok şey kaybettiren ve derin sosyolojik fay hatları oluşturan Jakoben, Batı merkezci, İslam karşıtı ve etnik ayrımcılık içeren hal ve uygulamalarıyla yer etmiş, bu nedenle belirli bir oy oranına sıkışarak tek parti döneminden bu yana millet tarafından tek başına iktidara layık görülmemiştir."
KURU BİR HELALLEŞME YAŞANMIŞLIKLARIN ÜSTÜNÜ ÖRTEMEZ
Raporda, toplumun temel dini, kültürel değerlerini ve etnik farklılıklarını hiçe sayan, farklı yapıdaki toplulukların toplumdaki görünürlüğüne dahi karşı olan zihniyetiyle CHP'nin, iktidarda olamasa dahi kurduğu ve destekçisi olduğu vesayetçi düzen içerisinde ordu, yargı ve medya gibi üstyapı unsurları eliyle hem siyaseti hem de toplumu her zaman dizayn etmeye çalıştığına vurgu yapıldı.
Dini yükümlülüklerin "irtica" kapsamına sokularak suç unsuru haline getirildiği, farklı etnik kökene sahip vatandaşların dillerini ve kimliklerini sergilemesinin engellendiği, belirli bir ideolojik kalıba hapsolmamış herkesin itibar suikastine tabi tutulduğu bir ortamın yaratıldığına dikkat çekilen raporda şu ifadelere yer verildi:
"Bütün bunların oluşturduğu tablo, Türkiye'nin son 20 yılda geçirdiği reformlar ile çoğunlukla ortadan kaldırılmış, CHP toplumun çizdiği bu istikamete zaruri olarak uymak durumunda kalmıştır. Yıllar sonra gelen ve kuru bir 'helalleşme' söyleminden ibaret olan bir açıklamanın bütün bu yaşanmışlıkları örtemeyeceği, üstelik yerel yönetimlerde CHP zihniyetinin hakim bulunduğu bölgelerden ayrımcı eylemler barındıran vakalar 2021 Türkiye'sinde dahi hala gelmeye devam ederken, pek mümkün görünmemektedir."
CHP, ÖNCE KENDİ GEÇMİŞİYLE HESAPLAŞSIN
Raporda, CHP'nin, bunca şeyden sonra toplum ile hızlandırılmış ve samimiyetten yoksun bir şekilde helalleşmeye çalışmak yerine öncelikle kendi geçmişiyle hesaplaşması, toplumdan samimi bir şekilde özür dilemesi ve benzer faaliyetlerine son vererek yerli ve milli bir muhalefet anlayışını benimsemesi gerektiği kaydedildi. Raporda İYİ Parti'nin "Ömer'in Yolu" reklam çalışması da eleştirilerek, "Son zamanlarda İYİ Partinin reklam kampanyalarında, Meral Akşener'in ve Lütfü Türkkan'ın hakaret dolu diline zıt olarak ılımlı bir siyasi dil izlemeye çalıştığı, sosyal medyada "ortaya karışık" nitelemesiyle mizahi olarak yerilen birtakım reklam çalışmalarının sergilendiği "Ömer'in Yolu" görülmektedir.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun da uzun zamandır kullandığı tehdit dolu dili unutturmak amacıyla aniden rota değiştirdiği ve oy hesabı kaygısıyla benzer nitelikte samimiyetsiz bir söyleme geçiş yaptığı görülmektedir. İdeolojik farklılıklarını perdelemekte zorlanan Millet İttifakı bileşenleri, siyasi söylemlerini günü birlik şekilde belirlemekte, gelecek tahayyülünden ve hizmet üretebilecek kapasiteden yoksun görünmektedir" ifadelerine yer verildi.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN
