CHP'li İbrahim Kaboğlu'ndan skandal Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala çağrısı
CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, terör soruşturmalarından cezaevinde bulunan Selahattin Demirtaş ve "Anayasayı ihlal" ile "siyasal veya askeri casusluk" suçlarından yargılanan Osman Kavala için 'serbest bırakılsın' çağrısı yaptı.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 19.09.2021 | 15:17
Millet İttifakı üyesi partilerden, "Anayasa'yı ihlal" ile "siyasal veya askeri casusluk" suçlarından yargılanan Osman Kavala ve terör soruşturmalarından cezaevinde bulunan eski HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş için özgürlük çağrıları yapılmaya devam ediliyor.
CHP'DEN YENİ ÇAĞRI
Geçtiğimiz aylarda CHP, HDP, SP ve İYİ Parti arasında yapılan "Federasyon Anayasası" için yürütülen görüşmelere başkanlık etmesiyle gündeme gelen CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, bu çağrıyı yapan son kişi oldu.
DERHAL BIRAKILSINLAR
Twitter hesabından bir dizi paylaşımda bulunan Kaboğlu, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin, Kavala ve Demirtaş'ın serbest bırakılması gerektiğini yinelediğini belirterek "Türkiye, derhal Kavala ve Demirtaş kararlarının gereğini yapmalıdır" dedi.
İşte Kaboğlu'nun skandal açıklamalarının tamamı:
Kesinleşmiş AİHM kararlarının uygulanmasını denetleyen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Türkiye'nin AİHM kararlarını uygulamamak suretiyle Kavala ve Demirtaş'ı hukuka aykırı şekilde hapsettiğini ve kendilerini derhal serbest bırakması gerektiğini yineledi.
Komite, Kavala'nın susturulmak ve diğer insan hakkı savunucularını caydırmak için hapsedildiğini tespit eden AİHM kararına rağmen bırakılmaması sebebiyle; Türkiye hakkında, AİHS madde 46/4'de düzenlenen, devletin kesin karara uymayı reddine ilişkin usule başvurmaya karar verdi.
Komite, Kavala kararında; Türkiye'nin özellikle hakimler kurullarının ve savcıların yapısal bağımsızlıklarına ilişkin Avrupa Konseyi normlarını esas alarak, yargı erkinin tam bağımsızlığı ve tarafsızlığını, -başta yürütmeye karşı- sağlayacak tedbirleri alma çağrısını yineledi. Komite, Demirtaş'ın özgür siyasi tartışmayı engellemek için hapsedildiğine hükmeden AİHM kararının; Anayasa 83/2'de 2016'da yapılan değişikliğin, Demirtaş'ı, konuşmalarına ilişkin yasama dokunulmazlığından öngörülemez şekilde mahrum bırakmasına dayandığını belirtti.
Anayasa değişikliğinin Demirtaş'ın ifade özgürlüğü üzerindeki olumsuz sonuçlarının kaldırılması gereğini belirten komite; Türkiye'ye, Demirtaş'ın derhal bırakılması, hakkındaki mahkumiyetin kaldırılması ve Ankara 22. ACM' ndeki devam eden davanın sonlandırılması çağrısı yaptı. Komite, Demirtaş davasındaki konuyla ilgili olarak alınacak genel tedbirler hakkında Türkiye'nin bir eylem planı iletmesi için verilen sürenin 22 Haziran 2021'de sona erdiğini, Türkiye'ye genel tedbirlere ilişkin bilgi vermesi için 30 Eylüle kadar yeni süre verildiğini belirtti.
Türkiye 1950'de ilk imzacılarından olduğu AİHS hukuk sistemin bir parçasıdır ve AİHM'nin verdiği kesinleşmiş kararlara uymakla yükümlüdür (AİHS, m.46/1). Hal böyleyken; AİHM'yi ötekileştiren siyasi söylemler, Türkiye'nin hukuk devleti niteliğini inkarla eş anlamlıdır.
AİHM'nin Kavala ve Demirtaş kararlarına uymama ısrarı, AKP'nin açıkladığı Yargı Reformu Strateji Belgesi (2019) ve İnsan Hakları Eylem Planı (2021) belgelerinin samimiyetsizliğinin kesin kanıtıdır. İtibar; yoksullaştırılan halkın vergileri sömrülerek yaratılan şatafatın üstünlüğüyle (!) değil, hukukun üstünlüğüyle olur. Türkiye, derhal Kavala ve Demirtaş kararlarının gereğini yapmalıdır.