Hangisi daha zor?..

Siyasetçi, medya mensubu, akademisyen, sanatçı veya başka işlerle uğraşan bazı adamlar ve kadınlar var. Bunlar aramızda yaşasalar da olup bitenlere bizden biri gibi bakmıyor ya da bakamıyorlar.

Milletçe sevindiğimiz gelişmelere adeta üzülen bu güruhun, mesela orman yangını, sel ya da başka üzücü bir gelişmede, açıkça ifade etmeseler de memnun olduklarını hissediyorsunuz.

Bütün problemlerinin AK Parti iktidarı ve Cumhurbaşkanımız ile olduğunu söylüyor, ama gerekçe olarak makul ve mantıklı sebepler gösteremiyorlar.

AK Parti ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik husumetlerinin objektif sebepleri olmayınca da, esas meselenin Türkiye düşmanlığı ve tabii fonlanma ile alakalı olabileceğini düşünüyorsunuz.

Fonlanmanın şimdilik bilinenleri, bazı medya kuruluşları ile kendilerini STK olarak pazarlayanlar. Yöneticilerinin fonlanmayı makul ve mantıklı göstermeye çalıştığı bu kuruluşların sağlanan fonların karşılığını fazlasıyla verdikleri de görülüyor.

İçimizden devşirilenlerin, fonlanmasalar bile birilerine hizmet etmeye şartlanmış olmaları temel problem. Ülkemize, milletimize ve devletimize güvenmeyen ve bizi mutlaka başkalarının yönlendirmesi gerektiğine inanan bir güruh bu.

Yapılanları yok kabul edip mutlaka bazı eksikliklerimiz olduğuna inanmak ve millet olarak kesinlikle iyi şeyler yapamayacağımızı düşünmek, ortak yönleri.

İşin özeti, aşağılık kompleksinin dibini bulanlardan oluşan bir kesim var karşımızda. Türkiye'nin mutlaka başkaları tarafından güdülmesi gerektiğine inanan bu kesimin hedefi, ülkemizi başkalarına peşkeş çekebilmek. Şimdilik fonlarla sahip oldukları imkanların o zaman daha da artacağına inanıyorlar belli ki…

Başlıca marifetleri de, bir ellerinde cımbız bir ellerinde mercekle gelişmeler arasından işlerine yarayabilecek malzeme aramak ve bulamadıklarında yalanlar üzerinden algı oluşturmak.

Demokrasi, insan hakları, ifade ve basın hürriyeti gibi değerleri fonlanma bahanesi olarak göstererek, kavramları da kirletiyor bu güruh. ABD, Almanya, İngiltere ya da Danimarka merkezli kuruluşların demokrasimizi geliştirmek için değil, Türkiye'ye diz çöktürmek için çalışacağını çocuklar bile bilir oysa.

Milletimizin teveccühü ile iktidara gelemeyeceklerinden, iktidar ümidini ülke dışındaki dostlarına bağlamış muhalefet, fonlanan STK'lar, medya kuruluşları ve başkalarına hizmeti varlık sebebi olarak gören aydınlar…

Orman yangınları, sel, vb., karşı karşıya olduğumuz epey zorluklar var. Bunların üstesinden gelmek kolay olsa da, yukarıda sayılanlarla uğraşmak daha zor…