Kıbrıs görüşmeleri sonuçsuz kaldı! Mevlüt Çavuşoğlu ve Ersin Tatar açıklamalarda bulundu
Cenevre’de yapılan gayrı resmi Kıbrıs görüşmeleri sonuçsuz kaldı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar açıklamalarda bulundu. Ersin Tatar, “Biz tavrımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Yeni siyaset Kıbrıs'ta egemen eşitliğe dayalı. Bu oyunun kurallarının artık değişmesi gerekiyor.” dedi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Samimiyetsizliklerini yüzlerine vurmak görevimizdi. Rum lider Maraş'ın ve Ercan Havalimanı'nın BM kontrolüne girmesini istedi. KKTC'nin eşitliği konusunda taviz vermeyeceğiz." ifadelerini kullandı.
Kıbrıs Konusundaki Gayrıresmi 5+BM Toplantısı Sonrası Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ortak basın toplantısı düzenleyerek alınan kararları değerlendirdi. Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, "Bu oyunun kurallarının artık değişmesi gerekiyor." dedi.
Ersin Tatar'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
"AB sıkıntısı doğmuştur çünkü haksız yere AB'ye alınmışlardır. Bütün bunlar aleyhimize gelişti, artık bu oyunun kurallarının değişmesini gerekir. Kendilerine ifade ettim, Mevlüt Çavuşoğlu da bize orada destek vermiştir. Bizlerin ne kadar haklı, sunduğumuz önerileri de herkes görmüş oldu.
Bu toplantının olabilmesi, bizim bunları söyleyebilmemiz de önemlidir. Gelinen pozisyonlarda, bizim burada sormamız gereken ortak zemin var mı yok mu?
Biz tavrımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Yeni siyaset Kıbrıs'ta egemen eşitliğe dayalı. Bizim eski şartlarda masaya oturmamızın hiçbir anlamı olmayacaktır.
'GÖZÜNÜN İÇİNE BAKA BAKA SÖYLEDİM'
Özü itibariyle, değerli kamuoyu Kıbrıs Rum tarafının dediği, açık açık demiştir. Adamların amacı şu anki Kıbrıs Cumhuriyeti'nin devamı ancak bir anlaşma kendilerinin istediği gibi olabilecekse anayasal değişiklikle Kıbrıs Türklerinin şu andaki mevcut Kıbrıs Cumhuriyeti'ne yama edilmeleri ve AB içerisinde onun nimetlerinden faydalanmamız. Haliyle Türkiye ile bağlarını koparması gibi bizi süreçlere süreceklerini düşünüyorlarsa herhalde Türk tarafı böyle bir oyuna gelmeyecektir.
Bir anlaşmaya varmadan bir müzakere sürecine geçiliyormuş gibi bir şeye bizim onayımızın olmadığını söyledik. Biz tavrımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Kıbrıs Rum tarafının açık açık dediği, adamların amacı şu andaki Kıbrıs Cumhuriyeti'nin devamı, anayasal değişiklikle Kıbrıs Türklerinin kendilerine bağlanmaları ve AB üyeliğinden faydalanması.
Kıbrıs'ta eğer 60'larda yaşanan ki İngiltere Dışişleri Bakanı'nın gözünün içine baka baka da söyledim, 60 öncesi tartışmaları da hepimiz biliyoruz, İngiltere de çok iyi biliyor. Ama 1960'larda o zamanın şartlarında ancak bu şekilde fonksiyonel federasyon öngörülmüştü. Ancak 3 yıl sürebildi. 3 yıldan sonra Kıbrıslı Türkler dışarı atıldılar, havada kaldılar. 60 yıl sonra yapılan çalışmalar, ambargolar, kısıtlamalar sonrasında bir devlet kurduk. Bizden kimse bunu terk etmemizi, tek egemenlik, üniterlik sisteme yama olmamızı bekleyemez."
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise konuyla ilgili şunları söyledi:
"Toplantının amacı ortak müzakere için yeni bir zemin arayışıydı. Egemen eşitliğe dayalı çözümü yazılı ve sözlü olarak konuştuk, KKTC'nin çabalarına da tam destek verdik. Rum tarafının Ada'nın tek taraflı hakimi gibi davrandığını biz de söyledik. Yeni düzenin artık iki devlet arasında olması gerektiğini söyledik. Kıbrıs Türklerinin statüsünün belirsiz kalacağını da özellikle belirttik.
Güney Kıbrıs Cumhurbaşkanı egemen eşitliğe karşı çıktı. Anastasiadis, Eşitlik verilirse, ortaklık işlevi olmaz' lafını tekrarladı, ayrıca BM Genel Sekreteri Guterres'in önerilerini de sık sık reddetti. Tatmininin limitini alaycı şekilde sorduk, tabi cevap veremediler, üstten üstten konuşmaya çalıştılar ve Sayın Tatar ve bizden gerekli cevapları aldılar. Samimiyetsizliklerini yüzlerine vurmak görevimizdi. Rum lider Maraş'ın ve Ercan Havalimanı'nın BM kontrolüne girmesini istedi. KKTC'nin eşitliği konusunda taviz vermeyeceğiz.
Crava Montana öncesi ve sonrasında söylediklerini biraz daha süsleyerek ifade ettiler, geçmişte bunu takip eden herkes süsleyip kamuflaj yaptığını görebilir. Belgenin sızdırılmasında ahlaklı ya da etik olarak da değişmediklerini gösterdiler, gizli belgeleri sızdırdılar. KKTC ve Türkiye'nin desteklediği vizyonunu yazılı şekilde faylaşmıştır. Toplantı sırasında da herkesi arayarak 'Türkiye ve KKTC çözüm istemiyor' diyerek yalana başvurmuşlardır."
SORU-CEVAP
Bundan sonraki süreç nasıl olacak?
Tatar: Bizim söylediklerimiz bakidir. Türkiye Cumhuriyeti'nin büyük bir desteği vardır. İngiltere garantör ülkedir. Türkiye'nin de desteği ile İngiltere'ye baskı yapacağız biz. Öncülük yaparsa diğer ülkelerin olumsuz bakacağını düşünmüyorum. Sorun uluslararasıdır. Bizim kimseye haksızlık yaptığımız yoktur. Çavuşoğlu ile var gücümüz ile söyledik, ayrı millet, ayrı dil, ayrı ırk, onun ne kadar hakkı varsa benim de o kadar hakkım olacak. Ben egemenliğimi tartışmaya açmam. Benim egemenliğim zaten var. Eşit bir şekilde müzakere masasında eşit şartlarla konuşmak mümkündür. Herkez kazanacaktır eşitlikten. 50 senedir ne değişti. Hiçbir şey değişmedi. Artık değişiklik şart. Keşke karşı taraf da güzellik ve eşitlik adına değişiklikle masaya gelseydi. SayınCumhurbaşkanı Erdoğan'ı aradık, bilgi verdik. Memnuniyetini iletti.
Çavuşoğlu: İki ay sonra yine aynı formatta Cenevre veya New York'ta bir toplantı düşünülüyor. Kalıcı birçözümden yanayız.
BELGENİN SIZDIRILMASI...
Tatar: Kıbrıs Cumhuriyeti'nin devamını istiyorlar. Biz bunu kabul etmeyiz. Yazılanların kağıtta kalacağı, size zorlamalarla neler yaptıracaklarını bilen bir halkınCumhurbaşkanıyım. Kendi devletimizin egemenliğinin tanınmasını istiyoruz. Kıbrıs rumları bizim noktamızdan şu an uzaklar. Diyecek bir şey yok. Karşı tarafın her zaman yaptığı şeyler.