Kaçmaya çalışırken yakalanan Tuğgeneral Nuri Canıkıymaz'a 20 yıl hapis istemi
Son dakika... FETÖ'nün TSK yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturmada eski Kara Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanı Serdar Atasoy ile birlikte gözaltı kararı verilen ve yasa dışı yollarla sınırı geçmeye çalışırken yakalanan Tuğgeneral Nuri Canıkıymaz'ın 20 yıla kadar hapsi istendi. Cankıymaz hakkında hazırlanan iddianamede, zanlının FETÖ'ye tam bağlı olduğu mahrem abisi tarafından "gel denildiği geldiği, git denildiğinden gittiği" yorumu yapıldı.
Son dakika... Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki (TSK) yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturmada Milli İstihbarat Teşkilatı'nın çalışmasında Kara Kuvvetleri'ndeki üst düzey komutanlarla ilgilenen FETÖ'nün sivil imamı Yaşar Özdemir'in kullandığı 'patates hat' tabir edilen başkası adına kayıtlı GSM hattan 3 generalle irtibatı belirlenmişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, eski Kara Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanı Serdar Atasoy ile birlikte gözaltı kararı verilen Tuğgeneral Nuri Canıkıymaz, Edirne'de yasadışı yollarla sınırı geçmeye çalışırken yakalanmıştı.
'KELEPÇELİ GÖRDÜĞÜM İÇİN YURT DIŞINA GİDECEKTİM'
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Nuri Cankıymaz hakkında 'Silahlı terör örgütüne üye olma' ve 'Resmi belgede sahtecilik' suçlarından iddianame düzenlendi. Cankıymaz, yurtdışına kaçarken yakalanmasına ilişkin iddianamede yer alan ifadesinde, "Yasadışı yollardan geçişlerin yapıldığı bölgede bulunma amacım idare mahkemede açmış olduğum hukuksal mücadelemin tamamlanmadan, evime ve kayınvalidemin evine baskın tarzında girilmesi beni ve ailemi çok rahatsız etmiştir. Benimle birlikte operasyonda yakalanan Serdar Atasoy ve Celalettin Çoban'ı basında gördüğüm arkadan kelepçeli hali ve bunun teşhir edilmesi beni çok rahatsız etti. Bu durumdan dolayı yurt dışına kendi imkanlarımla kaçakçılarla kurduğum irtibat sonucunda çıkmak için o bölgede bulunuyordum. Grup içerisinden ayrılarak kaçmaya çalışmamın sebebi, olay yerine sivil insanların gelmesi ve kim olduğunu bilmediğim paramın çalınmasından korktuğum içindi birkaç adım uzaklaşmak istedim ancak onların arkalarından gelen jandarma ekiplerini görünce mukavemetsiz olarak teslim oldum" dedi.
20 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ
Nuri Cankıymaz hakkında 'Silahlı terör örgütü üyeliği' ve 'Resmi belgede sahtecilik' suçlarından hazırlanan iddianame kapsamında 20 yıla kadar hapis cezası istendi. İddianame, FETÖ'nün 15 Temmuz hain darbe girişiminde yayımlanan sözde darbe bildirisinde imzası olan sözde 'yurtta sulh konseyi' üyesi olan ve 141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan eski tuğgeneral Mehmet Partigöç ile aynı bildiride imzası olan ve 141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan eski albay Cemil Turhan'ın ofisinde yapılan incelemede, darbe teşebbüsüne iştirak eden kamu görevlilerin isimlerinin bulunduğu listede Nuri Cankıymaz'ın adının bulunduğu bilirkişi raporuna yer verildi.
'MAHREM ABİSİNİN KONTROLÜNDE HAREKET ETTİ'
İddianamede, Cankıymaz'ın Yunanistan'a yasadışı yollardan kaçmaya çalıştığı, yakalamanın yapıldığı esnada yurt dışına kaçmaya çalışan grup içerisinden ayrılarak ayrıca uzaklaştığı, yakalandıktan sonra üzerinde sahte kimlik bulunduğu, dijital materyallerinin şifresini vermediği, alınan HTS verilerinin incelemesi sonucunda şüphelinin şahsi hatları ve operasyonel hatlarının birlikte baz verdiği, şüphelinin opreasyonel hat üzerinden diğer şüpheliler ile görüşmelerinin olduğu tespitine yer verildi.
"GEL" DEDİ GELDİ, "GİT" DEDİ GİTTİ
Canıkıymaz'ın ayrıca mahrem İmam Mustafa Serdar Sivri sorumluluğunda aynı hücrede bulunduğu, 2015-2017 yıllarında 15 kez ankesörlü araması olduğu, 2 kez karşı baz aramasının bulunduğu, Cankıymaz'ın mahrem ağabey denilen şahsa bağlılığı, bu şahsın denetimi altında bulunması, örgütün amaç ve stratejisi doğrultusunda gizli toplantılara katılması, gel dendiği zaman geldiği git dendiği zaman gittiği, mesleki tecrübesi ve askeri hiyerarşi ile bağdaşmayacak, askerlik görevi süresince en çok dikkat edeceği şey olan hiyerarşi bağlılığına aykırı olacak şekilde mahrem imam denilen şahsın kontrolü altında bulunduğuna dikkat çekildi.