Son dakika: Başkan Erdoğan'dan AK Parti İl Kongrelerinde flaş açıklamalar! ABD'ye çok sert çıktı: Bal gibi PKK’nın yanındasınız
Son dakika haberine göre Partisinin Yenişehir Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen Rize 7. Olağan İl Kongresi'nde önemli açıklamalarda bulunan Başkan Recep Tayyip Erdoğan, 13 şehit verdiğimiz mağaradaki PKK katliamı ile ilgili, "Kardeşlerimizi kurtarmak için çok uğraştık. Şehitlerimizin kanı yerde bırakılmamıştır." dedi. Başkan Erdoğan, "Hani siz PKK'nın, YPG'nin, PYD'nin yanında değildiniz. Bal gibi de yanındasınız ve arkasındasınız. Eğer biz sizinle NATO'da berabersek bize samimi davranacaksınız, teröristlerin yanında yer almayacaksınız, eğer yer alacaksanız bizim yanımızda yer alacaksınız." diyerek ABD'ye ve NATO'ya sert tepki gösteren Başkan Erdoğan, "Sayın Biden bunları iyi tanı, tanırken de FETÖ’yü unutma" diye konuştu. Erdoğan, "Bay Kemal, biz kimin ne yaptığını biliyoruz, sen de öğreneceksin, kimlerle beraber olduğunu iyi öğreneceksin. Gara'da yaşanan bu katliamdan sonra artık hiçbir ülke, kuruluş, yapı ve kişi, Türkiye'nin Irak ve Suriye harekatlarını sorgulayamaz" ifadelerini kullandı.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Yenişehir Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen, partisinin Rize 7. Olağan İl Kongresi'ne katıldı, buradan Aksaray-Eskişehir-Konya 7. Olağan il kongrelerine de canlı bağlandı.
Kongrelere katılan partilileri saygı ve sevgiyle selamlayan, mübarek Recep aylarını tebrik eden Erdoğan, bugüne kadar teşkilatta görev alanlara şükranlarını sundu.
Ülkenin son 40 yılına damgasını vuran terör meselesiyle geçmişten bugüne gelen ve geleceğe de uzanan bir perspektifle hasbihal etmek istediğini ifade eden Erdoğan, "Irak'ın kuzeyindeki terör yuvalarını dağıtmak için başlattığımız Pençe-Kartal 2 Harekatı'nda şehit olan 3 asker ile teröristler tarafından alçakça katledilen, şehit edilen 13 kardeşimize Allah'tan rahmet diliyorum. Bu kardeşlerimizin bir kısmı 5 yıl, bir kısmı 6 yıl bu teröristlerin ellerinde esirdi. O günden bugüne kardeşlerimizi nasıl bu teröristlerin elinden kurtaracağız hep bunun hesabını yaptık, çok uğraştık." ifadelerini kullandı.
MECLİSTE DE GÜNDEME GETİRECEKLER
Artık operasyonlar yapmak suretiyle esirleri kurtarmak istediklerini anlatan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Gerek Savunma Bakanım, gerek Genelkurmay Başkanım, gerek milli istihbarat, gerek polis, hep birlikte yapılan çalışmalar neticesinde adım atıldı. İlk etapta bütün inlerine gireceğiz, mağaralara gireceğiz demiştik ya, 42 terörist bu esnada gebertildi. Tabii, bu süre esnasında esirleri, bunlar mağarada iyice köşe noktaya sıkıştırarak en sonunda, bunlardan bir tanesi ki şimdi Mecliste bununla ilgili biz bir soruşturma önergesi vererek gerek İçişleri Bakanım gerek Savunma Bakanım, bunun bütün detaylarını Mecliste de gündeme getirecekler. Bu sabah Grup Başkanımız Naci Bey ile bunu da konuştuk. Bunun da adımını atacağız. Çünkü bunların parlamentodaki temsilcilerinde yalan bol. Bunlar, dünyadaki koldaşlarına, yandaşlarına, paydaşlarına, nasıl yalanlar söylüyorlar herhalde takdir edersiniz. Onlara fırsat vermeden, işin gerçeği nedir bunları anlatacağız. Bunları arkadaşlarımız anlatacaklar. İşin içinde olan bizzat Savunma Bakanım, Genelkurmay Başkanım, İçişleri Bakanım anlatacaklar ki hakikat ortaya çıksın."
ABD VE NATO'YA SERT TEPKİ: BAL GİBİ PKK'NIN YANINDASINIZ
"Tabii Batı bundan anlar mı? İsterse anlasın, isterse anlamasın." diyen Erdoğan, şunlar kaydetti:
"İşte Amerika'nın yaptığı bir açıklama var, evlere şenlik. Hani siz teröristlerin yanında durmuyordunuz, hani siz PKK'nın, YPG'nin, PYD'nin yanında değildiniz. Bal gibi de yanındasınız ve arkasındasınız. Maalesef, bunu başından itibaren hep gördük. Kuzey Irak'a, binlerce tır tank getirdiler, binlerce tır mühimmat getirdiler ve bunları teröristlere teslim ettiler. Bu teröristlerle bizim güvenlik güçlerimiz de orada savaştılar. Şimdi artık yağma yok. Eğer biz sizinle NATO'da berabersek, eğer biz sizinle dünyada, NATO'da bu birlikteliğimizi sürdüreceksek bize samimi davranacaksınız. Teröristlerin yanında yer almayacaksınız. Eğer yer alacaksanız bizim yanımızda yer alacaksınız. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin dünyanın en zorlu coğrafyalarından birinde gerçekleştirdiği bu operasyonda hamdolsun şehitlerimizin kanı yerde bırakılmamış, 51'i ölü, 53 terörist etkisiz hale getirilmiştir."
Erdoğan, "Ordumuzun zaman ve mekan sınırı tanımaksızın, ülkemizin ihtiyaç duyduğu, milletimizin bekası için gereken her harekatı kendi imkanlarıyla yürütebilecek seviyeye ulaşmasıyla Allah'a hamdolsun gurur duyuyoruz. Her geçen yıl daha da gelişen kabiliyetleri, donanımı, teknolojisi ve insan gücüyle Türk ordusunun önünde durabilecek ne bir terör örgütü ne de piyon güç vardır." diye konuştu.
Son harekatta bu gerçeği bir kez daha gördüklerini belirten Erdoğan, "Ancak askerimizin karşısında duramayan terör örgütü maalesef alçaklıkta sınır tanımıyor. Bunlar, biliyorsunuz Üstad'ın lafıyla, alçak değil, bunlar çukur, çukur. Çünkü alçaklık irtifadır, onun için bunlara yakışanı tam oturtmamız lazım." ifadesini kullandı.
Bölücü örgüt PKK'nın yıllar önce kaçırdığı vatandaşların bir kısmının 5 yıl önce, bir kısmının 6 yıl önce kaçırıldığını, aralarında polis, asker ve öğretmen bulunduğunu anlatan Erdoğan, bölücü terör örgütü PKK'nın buradan kaçış ve çıkış olmadığını anlayınca yıllar önce kaçırdığı masum insanları alçakça şehit ettiğine değinerek, yapılan tetkiklerin ardından cenazelerin Malatya'ya gelen aileler tarafından bizzat görüldüğünü ifade etti.
Erdoğan, "Bu masumların kanı Irak'ta veya Suriye'de hangi isimle faaliyet gösteriyor olursa olsun terör örgütüne sahip çıkan, destek veren, sempati sergileyen herkesin eline bulaşmıştır. Bu sözüm, kendi ülkelerinde elinde çakı olan herhangi birisini bile potansiyel terör tehdidi olarak görenlerdir." dedi.
HER TÜRLÜ SİLAH VAR AMA ÇAKI YOK
"Diyor ya parlamentonda uzantıları, 'ellerinde çakı bile yok'" ifadesini kullanan Erdoğan, şunları söyledi:
"Vicdansızlara bak ya, çakı yokmuş ellerinde. Bomba var, her türlü silah var ama çakı yok. Bu sözüm medya ve sosyal medya dahil her platformda teröre sempati besleyen hatta bunun imasını dahi yapanlara karşı en sert tedbirleri uygulamaktan kaçınmayanlaradır. Bay Kemal bunları iyi öğren, iyi öğren. Böyle sıradan değil, kimin nerede, ne yaptığını biz gayet iyi biliyoruz. Ama sen de bunları öğreneceksin. İstesen de istemesen de öğreneceksin. Bu sözüm yanına aldığın paydaşlarınla, ortaklarınla Ankara'dan İstanbul'a yürümeye benzemez. Bu gerçekleri iyi öğreneceksin, kimlerle beraber olduğunu iyi öğreneceksin ve bunun da bedelini bu millet size ödetecek. Bu sözüm toplumun huzurunu, ülke güvenliğini, milli çıkarlarını tehdit eden herkese ve her kesime dünyayı dar edenleredir. Bu sözüm demokrasi, hak, özgürlük kılıfı altında ülkemizdeki terör örgütleriyle onların siyasi ve sivil görünümlü uzantılarına sınırsız destek verenleredir. Bu sözüm ülkemiz içinde terör örgütleriyle ve onların uzantılarıyla aralarına hiçbir mesafe koyamayanlaradır. Bu sözüm Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin kararlarını hiçe sayıp, terör örgütlerinin propaganda aygıtlarına dönüşen sosyal medya mecralarınadır. Evet, hepiniz bu 13 silahsız masum insanın alçakça infazından sorumlusunuz."
Bunun terör örgütünün ilk katliamı olmadığını vurgulayan Erdoğan, bölücü terör örgütünün 1984 yılından bugüne kadar 30 bin sivil insanı aynı şekilde katlettiğini söyledi.
SAYIN BİDEN, LÜTFEN SEN DE BUNLARI İYİ TANI
Erdoğan, bunların içinde henüz gün ışığı görmemiş anne karnındaki çocuktan kundaktaki bebeğe, kadından yaşlıya, işçiden öğretmene, çobandan imama, sağlıkçıdan esnafa her kesimden insanın bulunduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dünyaya diyoruz ki; gelin bu alçakların gerçek yüzünü iyi tanıyın. Sayın Biden, lütfen sen de bunları iyi tanı, iyi tanı ama bunları tanırken FETÖ'yü unutma, onu da iyi tanı. Bunlar 1987'de Mardin Pınarcık'ta 16'sı çocuk, parlamentodaki uzantılar var ya orada zaman zaman böyle değişik değişik tonda açıklamalar yapıyorlar, 6'sı kadın 30 kişiyi, Siirt Eruh'ta 25 sivili gözlerini kırpmadan katledenlerdir. Bunlar 1990'da Şırnak Güçlükonak'ta 12'si çocuk 27 sivili, 1991'de Mardin Midyat'ta 19 sivili, 1992'de Bitlis Tatvan'da 13 sivili, 1992'de yine Bitlis'te 19 sivili alçakça öldürenlerdir. Bunlar 1993 yılında Siirt'te bir okul bahçesinde, elinize, dilinize dursun, 13'ü çocuk 22 kişiyi, Bitlis'te 33 silahsız askeri, Erzincan Başbağlar'da 33 sivili, Van Bahçesaray'da 14'ü çocuk 24 sivili kurşuna dizenlerdir. Bunlar 1994'te Mardin Savur'da 11'i çocuk 21 sivili, 1995'te Diyarbakır Kulp'ta 20 sivili katledenlerdir."
Bunların daha önce de İstanbul'da Mısır Çarşısı ve Beşiktaş saldırılarından Ankara'da Anafartalar Çarşısı ve Güven Park bombalamalarına kadar her yerde ayrım gözetmeksizin tüm sivilleri hedef aldığına dikkati çeken Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bunlar 6-8 Ekim 2014 olaylarında 37 vatandaşımızı hunharca katledenlerdir. Bunlar Diyarbakır'ın Tanışık Mahallesi'nde bir kamyon dolusu bombayı patlatıp aynı köyden 16 vatandaşımızı feci şekilde öldürenlerdir. Bunlar Trabzon'da Eren Bülbül'ün, Diyarbakır'da Yasin Börü'nün, Batman Kozluk'ta öğretmen Aybüke Yalçın'ın, Pülümür'de öğretmen Necmettin Yılmaz'ın katilleridir. Bunlar, Diyarbakır Yenişehir'de üniversiteye hazırlanmak için dershaneye giden 6 evladımızın ki bir tanesinin annesi de milletvekilimiz Oya Hanımdır, Batman'da otomobilleriyle gezen 4 kız evladımızın hayallerini çalanlardır. Bunlar İstanbul Bağcılar'da Serap Eser kızımızı evine gitmek için bindiği otobüste canlı canlı yakanlardır. Bunlar bölgeye hizmet götürmek için yürütülen çalışmaları engellemek amacıyla her fırsatta şantiye basıp işçi öldüren, iş makinesi yakan alçaklardır. Bu örgütün sivil katliamlarını eğer kitaplaştıracak olursak Batılıların o anlı şanlı ansiklopedilerinin hacimlerini geride bırakır. Katledilen insanların hayatlarını roman konusu yapsak, Batılıların edebiyat birikimiyle filme aktarsak sinema sektörünün toplam üretimiyle yarışacak bir arşiv ortaya çıkar."
Karşılarında, "Bir insanın ölümü trajedidir, bir milyon insanın ölümü ise istatistiktir" diyen bir zihniyetin bulunduğunun farkında olduklarını söyleyen Erdoğan, "Refahını ve güvenliğini sömürü, kan, gözyaşı üzerine kurmuş bir dünyaya kendi hassasiyetlerimizi kabul ettirmenin güçlüğü bizi yolumuzdan alıkoymadı, elhamdülillah, ben şu kapalı spor salonuna bakıyorum ve alıkoymayacak." değerlendirmesinde bulundu.
Salondaki partililere,"Tıklım tıklım bu kapalı spor salonunu dolduran hemşehrilerimden bir şey istiyorum." diye seslenen Erdoğan, "2023'te bir başka seçim yaşayacağız Rize'de. Sadece Rize'de değil Türkiye'nin neresinde hemşehrilerimiz varsa hepsini inşallah ayağa kaldıracağız, hepsine bulundukları yerde daha çok çalışmalarını, daha çok gayret göstermelerini isteyeceğiz ve her yerden bir başka heyecan doğuracağız." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, salondaki vatandaşların "Dik dur eğilme, bu millet seninle" sloganlarına, "Hiç endişeniz olmasın, evelallah biz dimdik ayaktayız. Dik duracağız, dikleşmeyeceğiz." karşılığını verdi.
Her fırsatta ve her zeminde terör gerçeğini anlatmayı ve herkesi izana davet etmeyi sürdüreceklerini belirten Erdoğan, "Verdiğimiz şehitlerin bizi kutlu mücadelemizden vazgeçireceği sanılmasın. Ne demiş şair, 'Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor / Bir hilal uğruna Ya Rab ne güneşler batıyor.' Bir diğerinde de 'Vurulup ömrünün ilkbaharında kanından çiçekler açar yanında / Cümle şehitlerin omuzlarında bir sabah gelecek kardan aydınlık." diye konuştu.
Erdoğan, salondakilerin "Şehitler ölmez vatan bölünmez" sloganlarına karşılık, "Gençler, Rabb'imiz ne buyuruyor? 'Allah yolunda öldürülenlere, ölüler demeyiniz. Onlar diridirler, ancak siz bilemezsiniz.' İşte mesele bu. Şimdi onlar Allah yolunda öldürüldüler, şehit oldular. Biz şimdi kendimize bakalım kendimize, biz ne olacağız? Şehitlerimiz bizim geleceğimizi aydınlatan kılavuzlarımızdır, onlar bizim kılavuzumuz, onlar bizim gururumuz, onlar bizim şerefimiz ve biz de onların izinden iz süreceğiz. Bir kez daha cümle şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum." ifadelerini kullandı.
780 BİN KİLOMETREKARELİK VATAN TOPRAKLARINDA AYRIM YOK
"Geçmişte teröre ve terör örgütüne sempati ile bakmalarını, ülkemizin kalkınmada ve demokraside geri kalmışlığından kaynaklanan sıkıntılara bağlayanlar var." diyen Erdoğan, "Bugünkü Türkiye artık, kalkınma altyapısı ve demokratik standartları itibarıyla bize bu ithamı yönelten ülkelerin dahi ilerisine geçti. Yaşanan her küresel ve bölgesel kriz, köklü çınarlarla kağıttan kaplanlar arasındaki farkı bir kez daha göstermektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Geçen 18 yılda yapılan yatırımlar sayesinde Türkiye'nin en batısında hangi imkanlar varsa en doğusunda da aynı imkanlar olduğunun altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bugün İstanbul'da ne varsa Erzurum'da, Van'da da onu görürsünüz. Bu nedir? 780 bin kilometrekarelik vatan topraklarında ayrım yok. 18 yıl önce nasıl bir Rize vardı, bugün nasıl bir Rize var, soruyorum size. Şimdi diyorum ki 2023'te inşallah Rize'nin yerel mimarisi ile şöyle tüm konutlarımızı yenilesek ne güzel olur değil mi? Şimdi buradan bir müjde daha verelim. Rize-Artvin Havalimanı Aralık 2021'de, Ulaştırma Bakanım diyor ki Rize Artvin Havalimanı'nı bitiriyoruz. Havalimanımız bittiği zaman buradan havalimanı kaç dakika? 15-20 dakika. Aynı şekilde Artvin. Şimdi oranın da inşallah gözetleme kulesi aynen merkezdeki gibi bir çay bardağı olacak. Terminal binası da gerçekten muhteşem."
Başkan Erdoğan, Türkiye'nin 81 vilayetinin hepsinde de tüm vatandaşların eğitimden sağlığa, adaletten güvenliğe, ulaşımdan enerjiye, spordan sosyal desteklere kadar her konuda belli standardın üzerinde hizmet aldığını ifade etti.
Aynı şekilde geçmişte tüm kesimlerden vatandaşların hayatını olumsuz yönde etkileyen ve zulüm derecesine varan yasakların, baskıların ve sınırlamaların da ortadan kalktığını vurgulayan Erdoğan, "Darbelerin, vesayetin, siyasi ve sosyal krizin Türkiye'sinden, milli irade eliyle yönetim sistemini değiştiren, yeni sivil anayasasını konuşup tartışabilen bir Türkiye'ye geldik." dedi.
YENİ STRATEJİLER GELİŞTİRİYORUZ
Başkan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Parasını veren herkesin tepe tepe kullandığı bir kiralık katiller sürüsüne dönüşen bu terör örgütünün son mensubunu da etkisiz hale getirene kadar mücadeleyi sürdüreceğiz. İnşallah o günler yakındır, terör örgütü PKK'yı sınırlarımız içinde bitme noktasına getirdik. Irak sınırımız boyunca teröristleri kıskaca alıyoruz. Suriye sınırımız boyunca kurulmaya çalışılan terör koridorunu paramparça, darmadağın ettik. Teröristler için ne Kandil ne Sincar ne de Suriye'de bulundukları hiçbir yer artık güvenli değildir, o dağlara kar yağdı. Mehmet'imiz elbisesiyle, silahıyla ve kadınıyla erkeğiyle tamamen o kar kıyafetiyle o dağlarda, hesap soruyor. Bir gece ansızın, her yerde teröristlerin tepesine binebilecek güce, imkana ve kararlılığa sahibiz. Teröristler, güvendikleri dağlara birer birer kar yağdığını bilmelidir. Türkiye hem bölge devletleriyle hem bölgede etkinlik gösteren güçlerle giderek derinleşen ve genişleyen anlayış birlikleri geliştiriyor. Yakında terör örgütünün tutunacak hiçbir dalı kalamayacak. Irak'taki bölgesel ve merkezi yönetimle terör örgütünü tamamen bitirme noktasında mutabıkız. Suriye'deki Arap, Kürt, Türkmen ve Türk kardeşlerimizin terör örgütünün boyunduruğundan kurtaracak yeni stratejiler geliştiriyoruz."
GEÇ KALMADAN KENDİNİZİ BU KİRLİ YAPIDAN KURTARIN
Terör örgütü PKK'nın içindeki kandırılmış gençlere seslenen Erdoğan, "Terör örgütü PKK'nın içindeki kandırılmış tüm gençlere sesleniyorum, gelin bu kiralık katiller ordusundan bir an önce kurtulun. Anneleriniz, babalarınız, kardeşleriniz sizleri Diyarbakır'daki o çadırda bekliyor, gelin. Türkiye Cumhuriyeti devleti samimi pişmanlık göstererek kendisine gelen her vatandaşına şefkatle muamele etmektedir. Sizden önce gelenlere sorarsanız bu gerçeği öğreneceksiniz. Unutmayın vakit daralıyor, geç kalmadan kendinizi bu kirli yapıdan kurtarın." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, dünya kamuoyuna da şöyle seslendi:
"Gara'da yaşanan bu katliamdan sonra artık hiçbir ülke, kuruluş, yapı ve kişi, Türkiye'nin Irak ve Suriye harekatlarını sorgulayamaz, eleştiremez, karşı duruş sergileyemez. Çünkü bu katliamı yapanlar güçlerini ve cesaretlerini bu güne kadar kör bir Türkiye düşmanlığı ile terör örgütüne destek verenlerden almaktadır. Bölücü terör örgütü sınırlarımız dibinde masum insanlarımızı katlederek canımızı yakarken binlerce kilometre öteden burayla ilgili kesilen ahkamların artık nezdimizde karşılığı kalmamıştır. Bundan sonra herkesin önünde iki yol var; ya Türkiye ile birlikte hareket edip teröre karşı amasız, fakatsız, lakinsiz tavır alacaklar ya da bu eli kanlı terör örgütünün her cinayetinin ortağı olarak önce vicdanlarda ardından uluslararası platformlarda hesap verecekler."
Başkan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye'nin son 18 yılda elde ettiği kazanımlara göz dikenlerin amacı, gücünü birliğimizden ve beraberliğimizden alan siyasi ve ekonomik hedeflerimizi gerçekleştirmemizin önünü kesmektir. Bunun için sadece son 7-8 yılda sayısız tuzak kurdular, sayısız senaryo geliştirdiler, sayısız oyun oynadılar. Hamdolsun bunların hepsini de milletimizle birlikte boşa çıkarmayı başardık. Şimdi önümüzde 2023 hedeflerimiz var. Pek çok kritik hususta 2023'ü bir milat haline getirmiş durumdayız. Amacımız ülkemizi bu tarihe, yeni ve sivil bir Anayasa'ya kavuşmuş olarak ulaştırmaktır. Hem kazanımlarımızın korunması hem hedeflerimize yürümeye devam etmemiz bakımından 2023 seçimleri tarihi bir öneme sahiptir. Bunun için sizlerden önümüzdeki 2,5 yıllık dönemi çok iyi değerlendirmenizi istiyorum. Biz gücünü Allah'ın yardımından ve milletimizin desteğinden alan bir hareketiz. Milletimizle gönül bağımızı ne kadar güçlendirirsek ülke olarak da geleceğimize o kadar güvenle bakabileceğimiz bir döneme gireceğiz."
GARA ŞEHİDİNİN ANNESİYLE GÖRÜŞTÜ
Başkan Erdoğan, konuşmasının ardından Aksaray, Eskişehir ve Konya il kongrelerine de canlı bağlantıyla katıldı.
İl başkanları, kadın kolları ve gençlik kolları başkanlarını tanıtan Erdoğan, Eskişehir bağlantısı esnasında Irak'ın kuzeyindeki Gara bölgesinde 2016'da PKK tarafından kaçırılan ve Gara'da şehit edilen 13 kişiden biri olan Uzman Çavuş Mevlüt Kahveci'nin annesi Ayşe Güler ile telefonla görüştü.
Anne Güler'in, "Oğlumun kanı yerde kalmasın" demesi üzerine, Erdoğan, "Onların kanı yerde kalmıyor ve kalmayacak. Aynı kararlılıkla devam ediyoruz ve devam da edeceğiz. Onların kanının damlası bizim namusumuzdur, her şeyimizdir. Rabb'im sabrınızı arttırsın." dedi.
Erdoğan telefon görüşmesinin ardından şehit Kahveci'nin uzman çavuş olarak görev yaptığı sırada 5 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını hatırlatarak, "Bu süre içinde esir olarak bu alçakların elinde kaldı. Operasyonda netice alamadık, o da şehitler zincirine ilave oldu." ifadesini kullandı.