Fatih Altaylı yine yalan söyledi! Üst düzey yöneticileriniz 17-25 Aralık yargı darbe girişiminden neden tutuklu?
Habertürk yazarı Fatih Altaylı katıldığı bir televizyon programında “Bu Habertürk Grubu, benim başımda olduğum dönemde Habertürk Gazetesi her zaman böyle hedef oldu. FETÖ’cülerin hedefi oldu. Hatırlayın ki 17-25 Aralık denilen o dönemde en hedefteki gazete, en hedefteki yayın organı yine Habertürk’tü” ifadelerini kullandı. Ancak Altaylı'nın bu sözlerini konuya ilişkin iddianame yalanlıyor. İddianamede; Habertürk Televizyonu’nun üst düzey yöneticilerinin, FETÖ’nün 17-25 Aralık yargı darbe girişiminde etkin rol aldığına dikkat çekiliyor. İşte detaylar...
- Gündem
- Giriş Tarihi: 01.02.2021 | 23:39
- Güncelleme Tarihi: 02.02.2021 | 00:36
ALTAYLI: "HABERTÜRK FETÖ'CÜLERİN HEDEFİ OLDU, 17-25 ARALIK DÖNEMDE EN HEDEFTEKİ GAZETE YİNE HABERTÜRK'TÜ"
Fatih Altaylı; bir özel televizyon programında açıklamada bulundu ve "Bu Habertürk Grubu, benim başımda olduğum dönemde Habertürk Gazetesi her zaman böyle hedef oldu. FETÖ'cülerin hedefi oldu, bir takım başka yerlerin hedefi oldu. Hatırlayın ki 17-25 Aralık denilen o dönemde en hedefteki gazete, en hedefteki yayın organı yine Habertürk'tü" iddiasında bulundu.
HABERTÜRK TELEVİZYONU; 17-25 ARALIK DARBE GİRİŞİMİNİN MEDYA AYAĞI OLARAK GÖREV YAPTI!
Fatih Altaylı'nın; söz konusu açıklamalarını FETÖ'nün medya yapılanmasına ilişkin iddianame yalanlıyor. İddianamede; Habertürk Televizyonu'nun üst düzey yöneticileri, FETÖ'nün 17-25 Aralık yargı darbe girişiminde etkin rol aldığına dikkat çekiliyor. Habertürk Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdal Şen ve Habertürk muhabiri Mustafa Gökkılıç FETÖ'den tutuklandı. Habertürk eski muhabiri Bülent Ceyhan da yurt dışına firar etti.
FETÖ'nün medya yapılanmasına ilişkin iddianamede, 17 Aralık darbe girişiminin Zaman'da çalışırken Habertürk TV'ye geçen ve yönetici olarak çalışan gazeteciler tarafından önceden bilindiğine dikkat çekildi.
İddianamede; Habertürk TV Yayın Koordinatörü Oğuz Usluer, Habertürk TV Genel Yayın Koordinatörü Abdullah Kılıç ile Habertürk TV Haber Müdürü Cuma Ulus'un, 17 Aralık günü alışılmışın aksine saat 07.00'de kanala geldiği ve 17 Aralık'la ilgili polis fezlekesi üzerinde çalıştıklarına yönelik tanık ifadeleri yer alıyor:
TANIK İFADELERİ
Tanık Mehmet Yeşilkaya (Habertürk Televizyonu Editörü): "Kılıç, Usluer ve Ulus normalde odalarında telefonla işlerini yürütmelerine rağmen o gün editör masasında bizzat bulundular.. Ellerinde 17 Aralık'la ilgili fezleke olduğunu gördüm. Ben ve diğer editörler bakmak istediğimizde göstermediler. 17 Aralık fezlekesinin sabahın o saatinde elde olması haberciliğin olağan akışına aykırı.."
Tanık Samed Karagöz: (Habertürk Televizyonu'nda Editör): "Bir gün Ali Fuat Yılmazer'i Kılıç'ın odasında gördüm. Kılıç ayağını masaya uzatmıştı. Çalışmaya başladığımda FETÖ'ye üye kişilerin faaliyetlerini hissedilir şekilde gördük."
Tanık Ömer Tekerek (Habertürk Televizyonu'nda Editör): "Abdullah Kılıç, Gülen'e ait üç-dört dakikalık bir vaaz bölümünü internetten indirdi ve haberde verilmesini istedi."
OĞUZ USLUER, HAKAN ŞÜKÜR İÇİN SEFERBER OLDU!
17 Aralık darbe girişiminden bir gün önce Fetullahçı Terör Örgütü adına milletvekilliğinden ayrılan Hakan Şükür'ün istifa mektubu sadece Habetürk Televizyonu'nda yayınlanmıştı.
FETÖ'CÜ OĞUZ USLUER DEVREYE GİRMİŞ
FETÖ'den medya yapılanmasında yer aldığı gerekçesiyle tutuklanan Oğuz Usluer'in, Habertürk Televizyonu'nda Yayın Koordinatörü olduğu dönemde, Hakan Şükür'ün istifa mektubunu okuyan muhabiri yayından almak isteyen editör Mehmet Yeşilkaya'yı uyardığı, rejiye gelen Oğuz Usluer'in mektubun tamamının okunmasını sağladığı tespit edildi.
Oğuz Usluer, editör Mehmet Yeşilkaya'ya Hakan Şükür'ün mektubu için "manifesto" demiş.
METNİ FETÖ'CÜ FARUK MERCAN YAZDI
İstanbul'da FETÖ/PDY terör örgütünün medya yapılanmasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, Hakan Şükür'ün istifa mektubunun Habertürk Televizyonu'nda nasıl okunduğunu açıkça anlatılıyor:
Tanık Mehmet Yeşilkaya (Habertürk Televizyonu'nda editör): "2014 yılı Temmuz ayında Habertürk Televizyonunda haber editörü olarak çalışmaya başladım. 17-25 Aralık sürecinde de bu yapılanmayı net olarak görme imkanım oldu. (…)
17 Aralık sürecinden sonra kendisinin sorumlu yayın editörü olarak görevli olduğu bir bültende yayına bağlanan muhabir Hakan Şükür'ün istifa mektubunu okudu ve bu mektup sadece Habertürk'de yer aldı. Mektubu okuyan muhabire yayını kesmesini, mektubu okumamasını ısrarla söylememe rağmen muhabir mektubu okumaya devam etti. Hatta reji üzerinden muhabiri yayından almak istedim. Oğuz Usluer gelerek engel oldu ve mektubun içeriğinin manifesto niteliğinde olup sonradan o mektubu yurt dışına kaçmış olan Faruk Mercan'ın hazırladığı yönünde bilgilerin ortaya çıktığını söylemiştir."
HABERTÜRK GAZETESİ ANKARA TEMSİLCİSİ ERDAL ŞEN, ADİL ÖKSÜZ'ÜN KAÇIŞINA YARDIMCI OLDU
Eski Habertürk Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdal Şen de darbe girişiminin ardından Adil Öksüz'ün kaçmasına yardım edenler arasında yer aldığı gerekçesiyle yargılandı.
FETÖ'nün darbe girişiminin ardından örgütün hava kuvvetleri imamı Adil Öksüz'ün kaçmasına yardım ettikleri gerekçesiyle tutuklanan Öksüz'ün kayınbiraderi Ali Sami Yıldırım, bacanağı eski Habertürk Ankara Temsilcisi Erdal Şen, örgütün Kanada imamı İlhan Erdem, Yakup Yaman ve Akif Kopuz, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "FETÖ üyeliği" suçundan yargılandı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Ali Sami Yıldırım'a "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 ay, Öksüz'ün bacanağı gazeteci Erdal Şen ile İlhan Erdem ve Yakup Yaman'a aynı suçtan 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi.
Karara itiraz edilmesi üzerine dosyayı görüşen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin sanıklar hakkında verdiği kararları hukuka uygun buldu.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, darbe girişiminin ardından Ankara'dan İstanbul'a geçen Öksüz'ü havaalanında karşılayan, saklanmasına ve kaçmasına yardım eden FETÖ'nün Rusya imamı Yıldırım ile sanıklardan İlhan Erdem ve Yakup Yaman'a verilen hapis cezalarını onadı.
Daire, Öksüz'ün kaçmasına yardımcı olan bacanağı Erdal Şen hakkındaki hapis cezasını ise bozdu.
Erdal Şen'in ayrıca "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan halen yargılandığını belirleyen Daire, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçu ile "örgüt üyeliği"nin geçitli suç olma özelliğinin dikkate alınmamasını bozma nedeni saydı. Kararda, olaylar arasında hukuki veya fiili kesinti bulunup bulunmadığının tespiti bakımından dosyaların birleştirilmesi veya bunun mümkün olmaması halinde tüm delillerin birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerektiğine hükmedildi.
Eski Habertürk Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdal Şen de darbe girişiminin ardından Adil Öksüz'ün kaçmasına yardım edenler arasında yer alıyor. Öksüz'ün bacanağı da olan Erdal Şen'in, Adil Öksüz ile 19 Temmuz 2016'da Sakarya'nın Akyazı ilçesinde aynı evde kaldıkları tespit edilmişti. Erdal Şen hakkında, "anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs etme" suçundan müebbet hapis cezasıyla yargılanması istemiyle açılan dava devam ediyor.
HABERTÜRK TV MUHABİRİ MUSTAFA GÖKKILIÇ TUTUKLANDI
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) "7 Şubat MİT kumpası"na yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 14 şüpheli tutuklandı. Habertürk TV ve Radikal gazetesinin eski muhabiri Mustafa Gökkılıç da, söz konusu soruşturmada tutuklandı.
FETÖ'nün 7 Şubat MİT kumpası ile ilgili önemli detaylar ortaya çıkmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nun yürüttüğü soruşturmada, MİT görevlilerine kurulan kumpasın kaynağı olan Oslo görüşmelerinin ses kaydının montaj olduğu belirlendi.
OSLO GÖRÜŞMELERİNE MONTAJ
Ses kaydının Diyarbakır'da BDP binasında ele geçirildiği ve 7 Şubat kumpasından 4 gün önce incelendiği belirlendi. Ses kaydıyla ilgili tanzim edilen inceleme raporlarının başka kişiler tarafından hazırlandığı tutanaklara o dönem İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde çalışan polislerin imza attığı anlaşıldı.
İnternette Oslo görüşmeleri olarak yayımlanan dosyanın, ses dosyaları üzerinden parça parça birleştirildiği anlaşıldı. Bu harddisklerin FETÖ/ PDY hedefleri doğrultusunda kullanılmak üzere tertip edilen dijital veriler oldukları, kumpasın içinde yer alan polislerin de bu dijital inceleme tutanaklarını tanzim ettikleri belirlendi.
Ses kayıtlarında yer alan kişilerin kimlik bilgileri olmamasına rağmen FETÖ'cü savcı ve polis müdürlerinin yönlendirmesiyle FETÖ'cü polislerin kayıttaki kişilerin MİT çalışanları olduklarına dair inceleme tutanağı düzenledikleri, bu suretle sahte belge tanzim ettikleri saptandı. Sahte evrak üreten polisler cezaevine gönderildi.
İFADEYİ MUSTAFA GÖKKILIÇ'A SIZDIRDILAR
Dönemin İstanbul İstihbarat Şube Müdürü olan Erol Demirhan'ın, kumpas kapsamında ifadesi alınan MİT irtibat görevlisi M.Ö.'nün sözlerine eklemeler yaptığı, Demirhan'ın söz konusu ifadeyi geçtiğimiz gün tutuklanan gazeteci Mustafa Gökkılıç'a ilettiği kaydedildi. Soruşturma kapsamında FETÖ itirafçısı eski polis şefi Yunus Dolar ise "Oslo görüşmeleri hükümeti ve MİT'i sıkıntıya sokmak için FETÖ tarafından sızdırıldı" diye konuştu.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) medya yapılanmasına ilişkin yürütülen soruşturma firari Habertürk eski muhabiri Bülent Ceyhan da yargılanıyor.