Son dakika: CHP'li İBB'den 'Türkçe Kur'an’ı Kerim' skandalı! Fahrettin Altun: Türkiye o karanlık günlere hiçbir zaman dönmeyecek
Son dakika haberi: İletişim Başkanı Fahrettin Altun'dan CHP'li İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimine 'Türkçe Kur'an’ı Kerim' tepkisi geldi. İletişim Başkanı Altun, "İlahî kelamı nüzûluna aykırı bir biçimde, özünden koparırcasına, sözde semâ gösterisi eşliğinde Türkçe okumak “hoşgörü” kelimesiyle ifade edilecek bir olay değildir. Hoşgörü, her inancı özü ve şekli itibarıyla olduğu gibi kabul etmek ve saygı duymaktır." açıklamasında bulundu. Altun, "Despotik, baskıcı, yasakçı ve her türlü değerin silindiği karanlık geçmişlerini özleyenlere açıkça söylüyoruz; Türkiye, ne pahasına olursa olsun özlemini çektiğiniz o karanlık günlere hiçbir zaman dönmeyecektir." dedi. İBB AK Parti Grup Başkanvekili M. Tevfik Göksu da skandala sert tepki gösterdi: “CHP’nin köhnemiş zihniyetinin İstanbul’da yeniden hortlamasına aziz milletimiz müsaade etmeyecektir.”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) 17 Aralık'ta Mevlana'nın ölüm yıl dönümünde Şeb-i Arus töreni düzenledi. Ancak düzenlenen törende peş peşe skandallara imza atıldı. Etkinlikte Mevlevi ayini olarak bilinen zikir kadın ve erkek semazenler tarafından birlikte icra edildi. Bununla da yetinmeyen İBB yönetimi Kur'an-ı Kerim tilavetini, Ezanı ve Naat-ı Şerifi de Türkçe olarak gerçekleştirdi.
İBB yönetimi tarafından gerçekleştirilen skandal tören sonrası ise hem Mevlevilerden hem de Tarihçi Yazar Murat Bardakçı'dan tepki geldi. Bardakçı 'Bundan sonra sıra İstiklal Mahkemeleri'ni tekrar açmaya geldi herhalde' diyerek sözlerine devam etti. Ancak Kuran'ın ve Ezan'ın 88 yıl aradan sonra aynı siyasi anlayış tarafından Türkçe okutulmasına tepkiler devam ediyor.
TÜRKİYE O KARANLIK GÜNLERE HİÇBİR ZAMAN DÖNMEYECEKİ
letişim Başkanı Altun, "İlahî kelamı nüzûluna aykırı bir biçimde, özünden koparırcasına, sözde semâ gösterisi eşliğinde Türkçe okumak "hoşgörü" kelimesiyle ifade edilecek bir olay değildir. Hoşgörü, her inancı özü ve şekli itibarıyla olduğu gibi kabul etmek ve saygı duymaktır." açıklamasında bulundu.
İletişim Başkanı Altun sosyal medyadan yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
Türkiye, yaşamış olduğu onca badireye, inanç hürriyetine getirilen onca engelleme ve kısıtlamaya rağmen, bu toprakların değerlerine inanmış kadrolar tarafından uzun yıllar süren meşakkatli mücadelenin ardından yeniden hoşgörü ve demokrasi diyarına dönüştürülmüştür.
Hoşgörü denildiği zaman akla ilk gelen bu toprakların sönmeyen kandili Hazreti Mevlânâ'nın vuslat gecesinde, ne yazık ki bizlere geçmişin kötü hatıralarını yeniden hatırlatacak kahredici bir olay vuku bulmuş, Kur'an'ı Azim'e ve Hz. Mevlânâ'ya büyük bir saygısızlık yapılmıştır.
İlahî kelamı nüzûluna aykırı bir biçimde, özünden koparırcasına, sözde semâ gösterisi eşliğinde Türkçe okumak "hoşgörü" kelimesiyle ifade edilecek bir olay değildir. Hoşgörü, her inancı özü ve şekli itibarıyla olduğu gibi kabul etmek ve saygı duymaktır.
İslâm, özü ve şekliyle bir bütündür. İslâm'ın kaideleri "hoşgörü" kelimesi altında içi boşaltılacak değerler değildir. Bu saygısızlığa sessiz kalamayız. Bu saygısızlığın hangi hesaplarla yapıldığını çok iyi biliyoruz.
Despotik, baskıcı, yasakçı ve her türlü değerin silindiği karanlık geçmişlerini özleyenlere açıkça söylüyoruz; Türkiye, ne pahasına olursa olsun özlemini çektiğiniz o karanlık günlere hiçbir zaman dönmeyecektir.
"MİLLETİMİZ MÜSAADE ETMEYECEKTİR"
Esenler Belediye Başkanı ve İBB Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili M. Tevfik Göksu, "İBB Başkanı'nın 88 yıl önceki hevesle, Kur'an'ı ve ezanı yeniden Türkçe okutması, milletimizin kutsallarına karşı yapılmış büyük bir hadsizliktir. CHP'nin köhnemiş zihniyetinin İstanbul'da yeniden hortlamasına aziz milletimiz müsaade etmeyecektir" ifadelerini kullandı.
"BU REZİLLİK KABUL EDİLEMEZ"
İBB yönetimi tarafından gerçekleştirilen etkinliğe Tarihçi-Yazar Murat Bardakçı da tepki gösterdi. 'Bu rezillik kabul edilemez'' ifadelerini kullandı.
Bardakçı; ''İBB bütün kuralları yerle bir etti. Büyükşehir belediyesi, mevleviliğin yediyüz küsur senelik bütün kurallarını yerle bir etti. Naat ve ayin Türkçeleştirilmiş. semazenlerin ve "mutrıb" denen müzisyenlerin arasında kadınlar da vardı, yani meydanda kadın-erkek beraberdi ve üstüne üstlük Kur'an da Türkçe okundu! Besmele çekmeyi, "Allahuekber" yahut "La ilahe illallah" demeyi zül addedenler bu ibarelerin Türkçesini tercih ettiler.'' ifadeleriyle İBB yönetiminin bu skandal törenine tepki gösterdi.
''1930'LARA DÖNME HEVESİNDELER''
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin siyasi bir maskaralığa imza attığını söyleyen Tarihçi Murat Bardakçı ezanın Türkçe okutulduğu dönemi hatırlattı. Bardakçı, "Bu durum, belediye başkanı'nın bağlı olduğu partinin, inkılapların sıkı şekilde tatbike çalışıldığı 1930'lara dönme hevesidir! Ezanın memleketin her yerinde, Kur'an'ın da seçmece camilerde Türkçe okutulduğu, yani ibadet dilinin Türkçe yapılmasına çalışıldığı günlerin hasreti...
Bu iş İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde görevli her kimin marifeti ise o kişiye şimdi çok ama çok daha önemli bir vazife düşmektedir: İstiklal Mahkemeleri'ni yeniden kurup ibret-i alem için şöyle birkaç yüz kişiyi sallandırıvermek! İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 1930'ların hızlı inkılap günlerine dönebilmeyi ancak böyle sağlayabilir.'' dedi.