Son dakika: Mesut Yılmaz hayatını kaybetti
Son dakika haberi... Eski Başbakanlardan ve Anavatan Partisi eski Genel Başkanı Mesut Yılmaz 72 yaşında vefat etti. Yılmaz, bir süredir akciğer ve beyninde tespit edilen tümör nedeniyle tedavi görüyordu.
Eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz hayatını kaybetti.
Yılmaz'ın geçen yılın Ocak ayında yaptırdığı rutin sağlık kontrolünde akciğerinde tümöre rastlanmıştı. 23 Ocak 2019'da yapılan operasyon sonucu kanserli tümör temizlenmişti.
Mayıs 2020'de bu defa beyin sapında tümör saptanan Yılmaz, gerçekleştirilen ameliyat sonrası tedavi görüyordu.
CENAZE PROGRAMI BELLİ OLDU
Mesut Yılmaz'ın kardeşi Turgut Yılmaz, gazetecilere yaptığı açıklamada "Başımız sağ olsun acımız büyük. Pazar günü saat 12.00'de pandemi tedbirleri çerçevesinde Marmara İlahiyat Camii'nde cenaze namazı kılınacak" ifadelerini kullandı.
HASTANEDEN AÇIKLAMA
Tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Mesut Yılmaz için hastaneden yazılı açıklama yapıldı.
Eski başbakanlardan Mesut Yılmaz tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Tedavi gördüğü hastaneden de yazılı bir açıklama yapılarak, "Hepinizin bildiği gibi TC. Eski Başbakanlarından sayın Ahmet Mesut Yılmaz yaklaşık 2 aydır Akciğer kanseri ve sonrasında gelişen tıbbi durumlar nedeniyle sürdürdüğü mücadelesine bugün itibari ile yenik düşmüş ve hakkın rahmetine kavuşmuştur. Kederli ailesine ve sevenlerine sabır dileriz. Türk milletinin başı sağ olsun" ifadeleri kullanıldı.
SAĞLIK BAKANI KOCA'DAN AÇIKLAMA
Sağlık Bakanı Koca'dan, Mesut Yılmaz için başsağlığı mesajı:
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, tedavi gördüğü hastanede vefat eden eski başbakanlardan Mesut Yılmaz için başsağlığı mesajı yayımladı.
Koca, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Bir süredir tedavi gören ve durumunu yakından takip ettiğimiz Eski Başbakanlarımızdan Sayın Mesut Yılmaz'ı kaybettik. Kendisine Allah'tan rahmet, sevenlerine ve ailesine başsağlığı diliyorum." ifadesini kullandı.
Bir süredir tedavi gören ve durumunu yakından takip ettiğimiz Eski Başbakanlarımızdan Sayın Mesut Yılmaz'ı kaybettik. Kendisine Allah'tan rahmet, sevenlerine ve ailesine başsağlığı diliyorum. pic.twitter.com/YBESzd6ink
— Dr. Fahrettin Koca (@drfahrettinkoca) October 30, 2020
'OĞLUNUN ÖLÜMÜNDEN SONRA TOPARLANAMADI'
A Haber'e bağlanan Sabah Gazetesi yazarı Yavuz Donat Mesut Yılmaz'ı şu sözlerle anlattı: "Turgut Özal gibi bir karizmatik şahsiyetten sonra genel başkanlık yapmak kolay değildir. Öyle bir dönemde genel başkanlık, başbakanlık yaptı. Görev yaptığı yıllar Türkiye'nin koalisyon yıllarıydı, sancılı yıllarıydı. O sancılı yıllarda gel-gitler oldu çekişmeler oldu. Ama o bütün çekişmeli dönemler de olmak üzere kavgacı bir insan değildi. Siyasetin anayasası uzlaşmadır. Uzlaşma kültürü olan bir insandı. Eşine de başsağlığı diliyorum. Mesut Bey oğlunun ölümünden sonra maalesef bir türlü kendisine gelemedi. Ölecek yaşta değildi ama takdiri ilahi."
BÜYÜK SIKINTILAR İÇERİSİNDEYDİ
Gazeteci Avni Özgürel, "Çok uzun bir süredir büyük sıkıntılar içerisindeydi Mesut Bey. Bir türlü kendisini toparlayamadı. Allah'tan rahmet diliyorum. Eşine sabırlar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun değerli bir insandı." ifadelerini kullandı.
Sabah Gazetesi Haber müdürü Erhan Öztürk: Türkiye'nin başı sağ olsun. Türk milletinin başı sağ olsun. Mesut Yılmaz uzlaşma kültürü olan milliyetçi muhafazakar bir liderdi.
A Haber Ankara temsilcisi Murat Akgün: Sayın Yılmaz'a Allah'tan rahmet diliyorum. Kederli ailesine de baş sağlığı temenni ediyorum. Ben merhumu 1980'li yılların başından itibaren önce muhabir sonra temsilci olarak izledim. Kendisi Türkiye'nin son derece çalkantılı dönemlerinde görev yapmış bir isimdir. Türkiye'nin yakın geçmişine damga vuran olaylarda başrol oynamış bir isimdir.
Anavatan Partisi'nin kurucu üyelerinden eski Sağlık Bakanı Halil Şıvgın: 83 yılında rahmetli Turgut Özal'ın oluşturduğu Anavatan Partisi yapısında buluştuk. O bizim bir arkadaşımızda Allah rahmet eylesin. İnşallah iyi değerlendirmeler yaparlar. Bizim inancımızda ölünün ardından iyi şekilde konuşmak vardır. Biz de iyi bir şekilde konuşmayı mümkün olduğunca gerçekleştireceğiz.
"DÜN GECE GEÇ SAATE KADAR HASTANEDEYDİK"
İş insanı Abdürrahim Albayrak: Mesut Bey'le beraber anım olmadığı bir gün var mı acaba. Hep anılarım var onunla. Dün de geç saate kadar yine hastanedeydik beraberdik. Geç saatte ayrıldım yoğun bakımdaydı kendisi. Konuşamıyorum. Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. Çok üzgünüm.
Eski Milli Savunma Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu: Çok büyük acılar çekti. Evladını kaybetti. Hala fahri Genel Başkan olarak onu ilan etmiş durumdayız. Birlikteliğimiz vakıf yönüyle de olsa devam ediyor. Allah rahmet eylesin. Kendisi çok iyi yetişmiş biriydi.
MESUT YILMAZ KİMDİR?
Ahmet Mesut Yılmaz 6 Kasım 1947, İstanbul, Türk siyasetçi, eski başbakan ve eski Anavatan Partisi.
6 Kasım 1947 tarihinde İstanbul'da doğdu. Ortaöğretimine Avusturya Lisesi'nde başladı ve İstanbul Erkek Lisesi'nde bitirdi. 1971 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye ve İktisat Bölümü'nden mezun oldu. 1972-1974 yılları arasında Almanya'nın Köln Üniversitesi İktisadi ve Sosyal Bilimler Fakültesi'nde yüksek lisans çalışması yaptı. 1975-1983 yılları arasında kimya, tekstil ve ulaştırma sektörlerinde, çeşitli özel şirketlerde yönetici olarak görev aldı.
Bakanlık dönemi
1983 yılının mayıs ayında kurulan Anavatan Partisi'nde kurucu üye ve Genel Başkan yardımcısı oldu. Aynı yıl Kasım ayında yapılan genel seçimde Rize milletvekili seçildi. Birinci Turgut Özal hükümetinde Bilgilendirmeden Sorumlu Devlet Bakanlığı'na atandı ve hükümet sözcülüğü yaptı. 1986 yılında Kültür ve Turizm Bakanı oldu. Bu dönemde Türkiye-Federal Almanya ve Türkiye-Yugoslavya ekonomi karma komisyonlarının başkanlıklarını yürüttü. 1986 yılında ANAP içerisinde yaşanan Turgut Özal ile Bedrettin Dalan arasındaki ayrışmada Dalan tarafında olsa da Özal'ı karşısına almamıştır.
29 Kasım 1987 seçimlerinde yeniden Rize milletvekili seçildi. İkinci Özal hükümetinde Dışişleri Bakanlığı'na atandı. 1988 yılından sonra Avrupa Demokrasi Birliği genel başkan yardımcılığı yaptı. Yılmaz, Akbulut Hükümeti'nde de üstlendiği bu görevden 20 Şubat 1990'da istifa etti.
ANAP Genel Başkanlığı ve başbakanlıkları
15 Haziran 1991 tarihinde yapılan Anavatan Partisi Büyük Kongresi'nde genel başkanlığa seçildi. Kurduğu hükümet 5 Temmuz 1991 günü TBMM Genel Kurulu'nda güvenoyu aldı. 20 Ekim 1991 günü yapılan genel seçimlerden sonra ana muhalefet partisi lideri olarak çalışmalarını sürdürdü.
24 Aralık 1995'te yapılan genel seçimler sonrası Anavatan Partisi ileDoğru Yol Partisi tarafından oluşturulan 53. hükümetin başbakanı olarak görev yaptı.
28 Şubat sürecinde mecliste muhalefet milletvekilleri azınlıkta olmasına rağmen, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından hükümeti kurmakla görevlendirildi ve Demirel'in eski partisi DYP'den kendine yakın milletvekillerini istifa ettirerek onları Demokrat Türkiye Partisi adı altında toplayıp ANAP-DSP-DTP koalisyonuna (ANASOL-D hükümeti, 55. hükümet) sokmasıyla 20 Haziran 1997'de üçüncü kez başbakan oldu. 25 Kasım 1998'de, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) kendisi ve devlet bakanı Güneş Taner için verdiği gensoru önergelerinin TBMM'de kabul edilmesinden sonra istifa etti.
18 Nisan 1999 tarihinde yapılan genel seçimlerde partisinin büyük oy kaybına rağmen DSP-MHP-ANAP koalisyonunda yer alarak Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı oldu.
3 Kasım 2002 seçimlerinde partisinin %5 oy oranı ile barajın altında kalmasından sonra görevinden istifa etti. Rize'den milletvekili seçilecek oy oranına ulaşmasına rağmen lideri olduğu ANAP %10'luk barajın altında kaldığından milletvekili seçilememiştir.
ANAP Sonrası Siyasî Yaşamı
25 Mayıs 2007'de Rize'den bağımsız milletvekilliği adaylığını açıkladı. 22 Temmuz 2007 tarihinde yapılan genel seçimlerde Rize'den bağımsız milletvekili olarak meclise girmeye hak kazandı. 2009 yılında Anavatan Partisi ile Doğru Yol Partisi'nin birleşmeleri sonucu kurulan Demokrat Parti'ye 31 Ekim 2009'da geçti. 15 Ocak 2011 tarihinde Namık Kemal Zeybek'in genel başkan seçilmesinin ardından Demokrat Parti'den 18 Ocak'ta istifa etti.
Yüce Divan Davası
13 Temmuz 2004 tarihinde TBMM tarafından, Güneş Taner ile birlikte "Türkbank ihalesi sürecinde malın satımında ve değerinde fesat oluşturacak ilişki ve görüşmelere girdikleri ve bu eylemlerinin Türk Ceza Kanunu'nun 205. maddesine uyduğu iddiasıyla" hakkında Yüce Divan'a sevk kararı alındı. Yüce Divan sıfatıyla görev yapan Anayasa Mahkemesi, her iki kişinin suçlama kararlarının ayrı ayrı ele alınması gereği nedeniyle kararı iade etti. Karar 27 Ekim 2004'te tekrarlandı ve onaylandı. Böylece Yılmaz, Cumhuriyet tarihinde Yüce Divan'da yargılanan ilk başbakan olmuş oldu. Yüce Divan, 23 Haziran 2006 tarihinde davanın kesin hükme bağlanmasını 4616 sayılı Şartla Salıverilme Yasası uyarınca erteledi. Üç üyenin sanıkların beraatini istemesine karşın oy çokluğuyla verilen karar sonucunda, dava normal zaman aşımı süresine kadar muhafaza edildikten sonra düşecek.
Özel yaşamı
Almanca ve İngilizce bilen Mesut Yılmaz, aslen Hemşinli olup Rize ilinin Çayeli ilçesinin Çataldere köyündendir.1975 yılında Berna Hanım (d. 1953) ile tanışan ve 1976 yılında evlenen Mesut Yılmaz'ın bu evlilikten Yavuz (d.1979) ve Hasan (d.1987) adlarında iki çocuğu oldu.