AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Tevfik Göksu'dan CHP'ye tepki! Tetikçi medyanıza yalan haber yaptırıyorsunuz
AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Tevfik Göksu, İBB Meclisi’nde CHP grubunu çok sert sözlerle eleştirdi. CHP'nin algı yönetimi sistemi kullandığını belirten AK Partili Göksu, "Meclis gündem maddeleri ile ilgili besleme, tetikçi medyalarına özel haber yaptırıyorlar" şeklinde konuştu.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 16.10.2020 | 00:32
BARIŞ SAVAŞ / SABAH
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) meclisi 3'üncü oturumu Perşembe günü İBB Meclisi 2'nci Başkanvekili Ömer Faruk Kalaycı başkanlığında Avrasya Gösteri Merkezi'nde toplandı.
Toplantıda gündem maddeleri arasında Kenter Tiyatrosu'na taşınmazların satın alınmasına yönelik konu hakkında söz alan AK Parti İBB Meclisi Grup Başkanvekili ve Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu, sert sözlerle CHP grubunu ve Cumhuriyet Gazetesi'ni eleştirdi.
TETİKÇİ MEDYA TEPKİSİ
Cumhuriyet Gazetesi'nin 'AKP'den Kenter Tiyatrosu'na engel' başlıklı haberin yalan olduğunu ve doğru bilgi içermediğini vurgulayan Göksu, "Burası İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi, İstanbul'un kültüründen, sanatından, İstanbul'un sosyolojik ya da kültürel gelişiminden ya da değişiminden ortaya çıkacak olan her türlü eylemi ya da eylemleri ya da bunlarla ilgili ortaya çıkacak olan vizyonu, vizyonları belirlemede anlamlı bir fonksiyon üstlenecek ve görev olan bir kurum. Özellikle mevsim çalışma esas ve usulleri çerçevesinde Cumhuriyet Halk Partisi grubu çok yanlış bir algı yönetimi sistemi kullanarak burada meclis gündem maddeleri ile ilgili besleme, tetikçi medyalarına özel haber yaptırıyorlar.
Tetikçi medyalarından bir tanesinin manşeti 'AKP'den Kenter Tiyatrosu engel' AK Parti meclis grubunda ya da AK Parti meclis grubunun herhangi bir yetkilisinden Yıldız Kenter Tiyatrosu ile ilgili herhangi bir olumsuz beyan, herhangi bir açıklama duydunuz mu? Bana ilk defa Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili konuyu açtığında 'Hay hay! Tabii ki yardımcı oluruz' demiştim. Durum böyleyken sadece bu meclise getirilen şeylerin öncesinde bir algı üretmek ve algı yürütmek üzere bir organizasyon yapılıyor. Hani Alman bir bilim adamının çok güzel bir laf var 'algı bazen çoğunlukla yalandır' ve ben hassaten Cumhuriyet Halk Partisi grubundaki arkadaşlarıma şu tavsiyede bulunmak istiyorum. Siz bu mecliste netice mi almak istiyorsunuz? İş mi yapmak istiyorsunuz? Algı mı yönetmek istiyorsunuz? Eğer iş yapmak istiyorsanız ve gerçekten Kenter tiyatrosunu Büyükşehir bünyesine katıp İstanbul'un kültür ve sanatına katkı sunmak istiyorsanız bir ortak zeminde karar çıkmasına katkı sunmanız gerekir" ifadelerini kullandı.
"İŞTEN ÇOK LAF ÖNEMLİ HALE GELMİŞ"
Tetikçi medyaya sesleniyorum diyen Göksu, "Ama gördüğüm kadarıyla hani çok meşhur bir slogan vardır; laf mı? İş mi? laf daha çok önemli hale gelmiş. Buradan tetikçi medyaya sesleniyorum bugün manşetini nasıl atacaksın bilmiyorum ama şunu herkes bilsin ki İstanbul Büyükşehir'de AK Parti'nin geleneksel belediyecilik ilkesi olmadan önce kaç tane kültür salonu vardı? Kaç tane sanat salonu vardı? Bugün kaç tane var. Biz gelmeden önce, biz Cumhuriyet Halk Partisi'nden aldık bu belediyeyi, kaç tane koltuk vardı.
Kültür sanat için bugün kaç koltuk bulunuyor? Kültürün bir toplum için vazgeçilmez abıhayat olduğunu bilen, sanatın gerçekten bir medeniyet tecessümü etmiş bir hal olduğunu bilen bir siyasi geleneğin mensubu olarak, kültüre, sanata emek veren, renk ortaya koyan ve gerçekten de Türkiye'de bir ekol olmuş bir sanatçıya katkı sunmak, onun sanatını yaşatmak ya da onun mekanını, adını yaşatmak bu toplumsal hafızaya bir hizmetse Ak Parti'nin buna hayır demesi asla siyaset geleneği gereği mümkün değil" dedi.
'CHP SANATTA AK PARTİ İLE YARIŞAMAZ'
Partili arkadaşlara şunu ifade etmek isterim her şeyde algı yapmanız gerekmiyor. Her şeyde manipülasyon yapmanız gerekmiyor. Evet biliyorum! Sistemi öyle yönetmek istiyorsunuz. Halkla ilişkiler oyunlarıyla ya da algı oyunları sistemiyle yönetmek istiyorsunuz. Geçen gün Tarık Bey bir tweet atmıştı 'hakikatler zaman hemen ortaya çıkar' diye. Şimdi hakikat ortaya çıktı. Ne yapacaksınız? Özür mü dileyeceksiniz