İşte Ermenistan'ın alçak saldırısının perde arkası: Azerbaycan’ın Vatan Muharebesi!
Ermenistan’ın alçak saldırısına misliyle karşılık veren Azerbaycan Ermeni ordusuna ait birçok hedefi vurmaya devam ediyor. Dün sivilleri hedef alan saldırının ardından önemli açıklamalarda bulunan Türkiye Azerbaycan Dostluk İşbirliği ve Dayanışma Vakfı Başkanı Prof. Dr. Aygün Attar olayın perde arkasını anlattı. Sabah'tan Sema Alim Dalgıç'ın haberinin detayları...
Ermenistan-Azerbaycan cephe hattında, dün sabah saat 06.00 sularında Ermeni güçlerinin Azerbaycan sivil yerleşim birimlerine ateş açması üzerine bölgede tansiyon yükseldi. Azerbaycan ordusu tarafından, Ermenistan saldırı girişimine yanıt olarak karşı saldırı gerçekleştirildi. Azerbaycan askeri ağır makinalı tüfeklerle Ermenistan mevzilerine ağır darbe vurdu. Azerbaycan, kendi ulusal sınırları çerçevesinde öz topraklarında düşmanlara karşı cevaplarını hayata geçirdi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev yaptığı açıklamada, Ermenistan'ın alçak saldırısına ilişkin "Şehitlerimizin kanı yerde kalmayacak. Ermenistan ordusuna ait askeri araçları imha ettik" ifadelerini kullandı. Saldırıya Türkiye'den de sert tepki geldi.
Tüm bu gelişmeler ardından Türkiye Azerbaycan Dostluk İşbirliği ve Dayanışma Vakfı Başkanı Prof. Dr. Aygün Attar, konuyla ilgili çok önemli açıklamalarda bulundu. Olayın perde arkasını ele alan Attar yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
İŞTE O AÇIKLAMA
"Azerbaycan'la Ermenistan arasında yaşananların ismini doğru tanımlayalım; Evvela, yaşananlar kesinlikle Azerbaycan-Ermenistan münakaşası değil… Münakaşa tartışma demektir, oysa Azerbaycan, Ermenistan tarafından tam 28 senedir işgal edilmiş olan ve Uluslararası Teşkilatlar tarafından da beynelhalk hukuk normlarına göre tartışmasız biçimde Azerbaycan'a ait olduğuna dair kararlarla teyit edilmiş olan Vatan topraklarında savaşıyor. Azerbaycan, Vatan muharebesi yürütüyor.
1945, BM Antlaşmasının 51 maddesine istinaden gerçekleşen savaş, AGİT Minsk grubunun yıllardır konuyu barışçıl yoldan halletme safsatasından bıkan Azerbaycan'ın önündeki yegâne hukuki yoldur ve Azerbaycan ikili standart uygulayan taraflı devletlerin riyakar politikaları nedeniyle bu hakkını kullanma zorunda bırakıldı.
Son aylarda perde arkasındaki farklı güçlerin de etkisiyle Ermenistan'ın iyice zıvanadan çıkarak ( Tovuz'a saldırısı vs.) pervasız davranışlarını artırması ve sivil halka yönelik saldırıları Azerbaycan 'a farklı alternatif bırakmadı.
Ayrıca, Azerbaycan devlet yetkilileri tarafından defalarca yapılan uyarılara rağmen, 27 Eylül 2020 tarihinde sabah saatlerinde Azerbaycan'ın cehbe boyu bölgelerinde yaşayan sivil Azerbaycanlılara savaş kurallarını ciddi şekilde ihlal ederek saldırı gerçekleştiren, bir aileden beş masum insanı şehit ederek ilerleyen Ermenistan'a Azerbaycan Ordusu gerekli askeri operasyonlarla karşılık vermiştir!
Dün itibariyle Azerbaycan Milli Savunma Bakanlığı düşman tarafından işgal edilmiş olan yedi köyün alındığını ve stratejik önem arz eden Murov dağın kontrolünün ele geçtiğini açıkladı.
Terter istikametinde şiddetli savaş devam ediyor.
Azerbaycan askeri yüksek moral ile cehbede varlık gösteriyor çünkü ana toprağını işgalden kurtarmak için şerefli bir misyonu gerçekleştiriyor.
Ermeniler işgal neticesinde yerleştikleri topraklardan arkalarına bakmadan kaçıyorlar çünkü emaneten orada bulundukları gerçeğini biliyorlardı.
Zaten Ermeniler Azerbaycan'a ait topraklarda yaşamaktan imtina ettikleri için Ermenistan devleti oraya PKK teröristlerini, Libya ve Suriye 'den Ermeni lobisinin siparişi ile gelen aileleri yerleştiriyordu.
Ermeni halkı, bir darbe ile iktidara gelen Paşinyan'ın verdiği vaatleri yerine getirmeği kanısında ve ondan hükümetin istifasını talep ediyor günlerdir.
Ermenistan, içinde bulunduğu ekonomik kriz ve ana muhalefet partisi başkanının 25 Eylül 'de tutuklanması ile daha da artan siyasi buhranla boğuşurken ayrıca 8 Ekim'de Ermenistan genelinde Paşinyan 'ın istifası üzerine gerçekleşecek olan miting öncesinde Azerbaycan 'a savaş açmak Nikol'ün siyasi populist, avanturist kişiliğine çok yakışan hareket oldu!
Dün, Ermenistan TV Paşinyan'ın halka çağrışını veriyordu; çaresiz, ağlak ve Azerbaycan'a, Türkiye'ye karşı hezeyan dolu, bitmişliğin konuşmasıydı resmen…
"Atrsak" için savaşalım deyimi Hristiyanlık vurgusu orta çağ Haçlı seferleri öncesindeki papaz konuşmalarını anımsatıyordu…
Duygu sömürüsü yapmak etnik özellikleri olsa da bu defa işe yaramayacaktır, zira karşısındaki güç "Başkalarının toprağında gözümüz yoktur ama bizim olanı da Ermenistan'ın işgal etmesine izin vermeyecek ve şehitlerimizin kanını yerde koymayacağız" diyen Can Azerbaycan'dır.
Vatan topraklarını işgalden kurtarmak için Vatan muharebesi yapan Azerbaycan Ordusuna, Can Azerbaycan'a zafer diliyoruz. Bu mübarek yolda, hak işinizde Türkiye sonuna kadar sizin yanınızdadır!" (Sema Alim DAlgıç/Sabah)