FETÖ’nün sözde Güneydoğu bölge mahrem imamı Recep Çiftçi 500 bin liralık gri listeye alındı
Fetullahçı Terör Örgütü'nün Güneydoğu mahrem imam yapılanmasının tepe isimlerinden olan ve 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında yurtdışına kaçtığı tespit edilen Recep Çiftçi’nin FETÖ’nün İran sorumluluğuna getirildiği belirlendi. Hakkında Diyarbakır Başsavcılığınca da 4 ayrı FETÖ soruşturmasında örgüt yöneticisi olmakla suçlanan Recep Çiftçi’nin yakalanıp Türkiye’ye iade edilmesi için istihbarat birimlerinin çalışmaları devam ederken, terörist Çiftçi, İçişleri Bakanlığının en çok aranan azılı teröristler listesinin 500 bin liralık Gri kategorisine alındı.
FETÖ'nün Güneydoğu Anadolu Bölgesinden sorumlu mahrem imamlığını yapan ve 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında sahte kimlikle yurtdışına kaçtığı belirlenen Recep Çiftçi, İçişleri Bakanlığının azılı teröristler listesinin 500 bin liralık Gri renkli kategorisine alındı. Terörist elebaşı Recep Çiftçi'nin Diyarbakır'da mahrem imamlık yaparken örgüt adına kentteki işadamlarından himmet adı altında para topladığı bildirildi.
BÜROKRATLARLA ÖRGÜT EVİNDE TOPLANTI
Sabah'tan Özgür Cebe'nin haberine göre; Aralarında vali, vali yardımcıları, kaymakamlar, yargı mensupları, polis, askeri personel ile bazı gazetecilerin bulunduğu çok sayıda kamu görevlisi FETÖ'cülerle irtibatlı olduğu ve örgüt evlerinde sohbet toplantıları düzenleyip Fetullah Gülen'in vaazlarını ve propaganda içerikli konuşmalarını FETÖ'cülere dinlettiği bildirildi. Hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve örgütlü Suçlar Bürosu savcılarınca FETÖ yöneticisi olmaktan 4 ayrı soruşturma dosyası bulunan Çifçi'nin yurtdışına kaçtıktan sonra örgütün İran sorumluluğuna getirildiği öğrenildi.
DIŞİŞLERİ VE MİT DEVREDE
Hakkında kırmızı bültenle Interpol tarafından da yakalama kararı çıkarılan Çiftçi'nin bulunduğu ülkede yakalanıp Türkiye'ye teslim edilmesi için Dışişleri Bakanlığı ve MİT nezdinde titiz çalışma yürütülüyor. Çiftçi'nin emekli öğretmen olduğu, 2004–2007 yıllarında Diyarbakır'da il imamlığı yaptığı, ardından Fetullah Gülen'in bizzat talimatıyla örgüt içinde terfi ettirilerek bu kez Güneydoğu Anadolu Bölge mahrem imamlığına atandığı, belirli zaman dilimlerinde Pensilvanya'ya giderek terörist başı Gülen'den aldığı emir ve talimatları yerine getirdiği belirtiliyor.
TERÖRİSTBAŞI GÜLEN'LE DOĞRUDAN GÖRÜŞEN KİŞİ
Çiftçi'nin örgüt içindeki konumu nedeniyle bölgeye atanacak üst düzey bürokratlar, emniyet ve yargı mensupları başta olmak üzere çok sayıda kamu görevlilerinin bizzat tayin ve terfilerinden bire bir sorumlu olduğu, örgüt içi uyuşmazlıkları rapor haline getirip son sözü söyleyecek kişi olarak Fetullah Gülen'e aktardığı ifade edildi. Terörist Recep Çiftçi'nin 17/25 Aralık'tan sonra sıklıkla İran'a gidip geldiği, bir dönem Afrika ülkesi Burundi'de de sorumluluk yaptığı ve son olarak 15 Temmuz hain darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlanması üzerine deşifre olduğunu anlayınca örgütün de yardımıyla yurtdışına kaçırıldığı kaydedildi.
VALİ VE EMNİYET MÜDÜRLERİYLE BİRARAYA GELİYORDU
İran'da sorumlu olarak faaliyet yürüttüğü tespit edilen Recep Çiftçi'nin KHK ile kapatılan ve FETÖ'cü işadamlarını çatısı altında barındıran DİGİAD'dan da sorumlu olduğu öğrenildi. Etkin pişmanlıktan yararlanan bazı FETÖ itirafçılarının Recep Çiftçi ile ilgili ifadeleri şöyle:
"Diyarbakır'da birinci derece üst düzey sorumlu Recep Çiftçi'dir. 2012–2013 yıllarında sıklıkla İran'a gidip geliyor, Fetullah Gülen'le doğrudan görüşüyordu. Bu kişi DİGİAD'dan da sorumluydu. İftar yemekleri düzenleyip dönemin Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Emniyet Müdürleri Mustafa Sağlam, Recep Güven, Ulaştırma Bölge Müdürü Hüseyin Terzioğlu'nun da içinde yer aldığı çok sayıda kamu görevlisiyle bir araya geliyordu. Yurtdışı gezileri organize ediyor ve Euro cinsinde topladığı paraları örgüte himmet olarak gönderiyordu. Benim sürekli gittiğim bir sohbet evi vardı. Ergenekon operasyonlarını haklı çıkarıp bizleri ikna ettiler. Recep Çiftçi sohbetlerde, 'Devlet kadroları bizim arkadaşlarla doludur. Şu an muhafazakâr insanlar daha özgür, daha rahat yaşayabiliyorlarsa ve siz Kur'an kursu açıp talebe yetiştirebiliyorsanız bunlar hizmet kadroları sayesindedir' diyordu" dediler.