Son dakika: AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’ten önemli açıklamalar
Son dakika haberi... AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, milletvekilleri ile kahvaltı toplantısı sonrası AK Parti Genel Merkezi’nde yaptığı açıklamada, “30 km'lik derinlikte terör devletçiği dağıldı" dedi. İdlib meselesi ile ilgili ise Çelik, "Milli güvenlik için zaruri bir mücadeledir. Süre dolduğunda TSK vazifesini yerine getirecektir." açıklamasında bulundu. 15 Temmuz HTS kayıtları hakkında yaptığı açıklamada ise Çelik, “FETÖ'cü terör örgütü suikast girişiminde bulunurken, kendilerine nasıl konfor alanı açtığını izah etmeliler. Cumhurbaşkanımız öldürülmek istenmiştir, Külliye, Meclis bombalanmıştır. Bir kişiye “konforlu geçiş” alanı yaratıldı o CHP Genel Başkanı. Yargı süreci devam ediyor. Bu yargının yetki alanıdır. Yargı süreçleri içinde HTS kayıtları ortaya çıktıkça, bazılarının çok mahcup olacağından eminiz.” şeklinde konuştu. Başkan Erdoğan, Azerbaycan ziyaretini takip eden medya mensuplarına uçakta verdiği mülakatta, "CHP lideri Sayın Kılıçdaroğlu "Devletin elinde HTS kayıtları var, açıklasınlar" diyor. Devletin elinde 15 Temmuz darbe girişiminin sivil ayağına dair bir bilgi, bulgu var mı?" sorusunu yanıtlamış ve "Bu konularla alakalı HTS kayıtlarının zamanlamaları çok önemli. Konseyin şu anda içinde olup dedikoduları yapılanlarla alakalı zannediyorum bu kayıtlar ortaya döküldüğünde Türkiye'de çok daha farklı bir hava eser ve esecektir. Bunun için bizim de biraz sabırlı olmamız gerekiyor. Bu adımlar da atılacaktır. Böyle şu anda bazı şeyler açıklanmıyor diye her taraf süt limandır zannedilmesin. Açıklandığı anda zaten artık kel görünecektir." açıklamasında bulundu.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 27.02.2020 | 12:41
- Güncelleme Tarihi: 27.02.2020 | 14:31
Son dakika haberi... AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, milletvekilleri ile kahvaltı toplantısı sonrası AK Parti Genel Merkezi'nde yaptığı açıklamada, "3-4-5 Nisan tarihlerinde Kızılcahamam kampımızı yapacağız." dedi. "(Suriye) 30 kilometrelik derinlikte terör devletçiği dağıldı" diyen Çelik, İdlib meselesi ile ilgili ise "Milli güvenlik için zaruri bir mücadeledir. İdlib'deki kararlılık kesin, tereddütsüz ve tavizsiz bir kararlılıktır. Bütün hazırlıklar tamamlanmıştır. Rejimin kendi hattına çekilme süresi dolduğunda TSK üstüne düşen vazifeyi yerine getirecektir." açıklamasında bulundu.
15 TEMMUZ HTS KAYITLARI HAKKINDA AÇIKLAMA
15 Temmuz HTS kayıtları hakkında yaptığı açıklamada ise Çelik, "FETÖ'cü terör örgütü suikast girişiminde bulunurken, kendilerine nasıl konfor alanı açtığını izah etmeliler. Cumhurbaşkanımız öldürülmek istenmiştir, Külliye, Meclis bombalanmıştır. Bir kişiye "konforlu geçiş" alanı yaratıldı o CHP Genel Başkanı. Yargı süreci devam ediyor. Bu yargının yetki alanıdır. Yargı süreçleri içinde HTS kayıtları ortaya çıktıkça, bazılarının çok mahcup olacağından eminiz." şeklinde konuştu.
BAŞKAN ERDOĞAN DÜN NE DEMİŞTİ?
Başkan Erdoğan, Azerbaycan ziyaretini takip eden medya mensuplarına uçakta mülakat verdi.
Başkan Erdoğan, 15 Temmuz gecesine ilişkin sorulan "Gündemde yer tutan başlıklardan biri, FETÖ'nün siyasi ayağı tartışmaları; MHP lideri Sayın Bahçeli bir çerçeve çizdi. "Yurtta sulh konseyinin asker ayağı yargılanıyor, sivil ayağı ortaya çıkarılsın" dedi. Bu noktada, Sayın Bahçeli'nin "Eğer bulamıyorlarsa bize yetki versinler biz buluruz" cümlesi dikkat çekici. CHP lideri Sayın Kılıçdaroğlu da "Devletin elinde HTS kayıtları var, açıklasınlar" diyor. Devletin elinde 15 Temmuz darbe girişiminin sivil ayağına dair bir bilgi, bulgu var mı?" sorusunu yanıtladı.
Erdoğan, "Bu konularla alakalı HTS kayıtlarının zamanlamaları çok önemli. Konseyin şu anda içinde olup dedikoduları yapılanlarla alakalı zannediyorum bu kayıtlar ortaya döküldüğünde Türkiye'de çok daha farklı bir hava eser ve esecektir. Bunun için bizim de biraz sabırlı olmamız gerekiyor. Bu adımlar da atılacaktır. Böyle şu anda bazı şeyler açıklanmıyor diye her taraf süt limandır zannedilmesin. Açıklandığı anda zaten artık kel görünecektir." açıklamasında bulundu.
Ömer Çelik'in açıklamaları şöyle;
AK PARTİ KAMPI
3-4-5 Nisan tarihlerinde Kızılcahamam kampımızı yapacağız. Bu çerçevede bütün bunların notlarını alıyoruz, genel merkez olarak tasnif ediyoruz, çalışıyoruz. Bugün de 53 arkadaşımızla bu toplantıyı gerçekleştiriyoruz. İdlib'de şehitlerimiz var, Allah'tan rahmet diliyoruz.
"TÜRKİYE'NİN TAŞIDIĞI YÜK, SON DERECE YÜKSEKTİR"
Kararlı bir mücadeleyle bunu darmadağın ettik ve bölgemizde yeni bir terör oluşumunun önüne geçmiş olduk. PYD terör örgütü birbirine zıt güçlerle de Esad güçleriyle bağlantı kurmaya çalışarak amacına ulaşmaya çalışıyor. Herkesin kullanımına uygun bir örgüt. Bu mücadeleyi sınır ötesinde yapmazsak sınırlarımızın içinde yapmak zorunda kalacağız. Aynı zamanda Türkiye'nin taşıdığı yük, son derece yüksektir. Neredeyse bir AB'deki küçük bir ülkenin nüfusunun yarısı kadar misafirimiz var. Ölümden kaçtı insanlar. Ama bundan sonrasını Türkiye'nin kaldıracak bir gücü yoktur.
"TSK ÜZERİNE DÜŞEN VAZİFEYİ YERİNE GETİRECEKTİR"
İdlib'de rejimin katliamları neticesinde 1 milyon hareketlilik görülmektedir. Şu anda bu mücadele yeni bir göç dalgasını engellemenin yegane yoludur. İdlib'deki kararlılık kesin bir kararlılıktır. Bütün hazırlıklar tamamlanmıştır, rejimin kendi hattına çekilmesi için süre dolduğunda, TSK üzerine düşen vazifeyi yerine getirecektir. Türkiye'nin kararlılığı kimsenin sorgulayacağı bir karar değildir.
KORONAVİRÜS AÇIKLAMASI
Biraz evvel korona virüsle ilgili olarak net bir şekilde Sağlık Bakanımız açıklamalar yaptı. Bu partimizin gündemindedir. İllerde yapılan çalışmaları takip ediyoruz. Çin'den sonra etrafımızda yeni kaynak ülkeler oluştu. Yeni tehditler söz konusudur. Burada sayın Bakanımız en üst düzeyde tedbirler alıyorlar. Dünya Sağlık Örgütü bir takım tedbirler açıklamadan bile Türkiye bu tedbirleri ortaya koydu. Burada Bilim Kurulu'nun tavsiyeler uyması son derece önemlidir. Ama en önemlisi, işte bir gazeteci havaalanından giriş yapıyor "hiçbir tedbir yok" diye sorumsuzca tweet atıyor. Halbuki termal kameralar var.
Bununla ilgili tedbirler alıyoruz. Asıl tehlikeli olan bu panik virüsü dediğimiz şeydir. Bunun yayılmasına gayret edenler, eksik bilgiyle çalışmalara girenler bütün bunlara zarar vermiş oluyorlar.
Korona virüsle ilgili olarak Türkiye'nin aldığı tedbirler en üst düzeydedir. Bununla ilgili çalışmaların en üst düzeyde süreceğini, ilgili arkadaşlarımıza teşekkür ettiğimizi ifade ediyoruz.''
"CUMHURBAŞKANIMIZIN PUTİN'LE BİR ARAYA GELMESİ DÖNÜM NOKTASI OLACAK"
Bize sunulan teklifler Türkiye'nin tezlerini karşılayan teklifler değil. Rejimin oldu bitti ile orada bir durum çıkardıktan sonra 'Buradan geri çekilmem' demesi Türkiye açısından kabul edilecek bir durum değildir. Bunu Rusya'nın da kabul etmemesi gerekir. Kuşkusuz harekete geçmek için sayın Cumhurbaşkanımızın Putin ile bir araya gelmesi dönüm noktası olacaktır.
Tarih çalışılır, bu işlerin doğası budur. Tabi Türkiye burada sınırı çizmiştir. Ay sonu dediğinde yakın zamanda bu görüşmenin olması ve bu neticede atılacak adımın kesinleşmesi gerekir.
Açık ve net söyleyelim. Orada terör unsurları var diyerek Soçi mutabakatını ihlal eden biçimde girmemesi gereken yerlere girdi. "Ben buraya girdim, geri çekilmem" diyorsa Türkiye bunu kabul etmiyor. Bize sunulan teklifler de fiili durumun kabul edilmesi. Bu söz konusu değildir. Rejimin daha önceki ateşkes hattına geri çekilmesi gerekir.'
15 TEMMUZ HTS KAYITLARI HAKKINDA AÇIKLAMA
FETÖ'cü terör örgütü suikast girişiminde bulunurken, kendilerine nasıl konfor alanı açtığını izah etmeliler. Cumhurbaşkanımız öldürülmek istenmiştir, Külliye, Meclis bombalanmıştır. Bir kişiye "konforlu geçiş" alanı yaratıldı o CHP Genel Başkanı. Yargı süreci devam ediyor. Bu yargının yetki alanıdır. Yargı süreçleri içinde HTS kayıtları ortaya çıktıkça, bazılarının çok mahcup olacağından eminiz.
ERDOĞAN - BAHÇELİ GÖRÜŞMESİ
Cumhur İttifakı güçlü şekilde yoluna devam ediyor. İdlib'deki mücadele başta olmak üzere pek çok konuda verdiği güçlü destek için sayın Bahçeli'ye ve MHP camiasına teşekkür ediyoruz. Bu temel milli meselelerde tam bir mutabakat vardır. Cumhurbaşkanımız ve Bahçeli arasında iletişim kanalları açıktır. Bugün de yüz yüze bir araya gelerek dış politika konuları ve diğer meseleler tabi ki görüşülecektir. Takdir kendilerinindir.
KILIÇDAROĞLU'NUN 'SURİYE TOPRAĞINDA GÖZÜNÜZ VAR' İFADESİNE SERT TEPKİ
"Suriye toprağında gözünüz var" ifadesi net bir şekilde Esad rejiminin sözcülerinden duyduğumuz bir cümledir. Bu ifadeyi, Türk iç politikasında sadece CHP Genel Başkanı'ndan duyuyoruz. Nedendir bilinmez, sebepleri üzerinde çok düşünmek lazım. Ben politik değil daha psikopolitik sebepleri olduğunu düşünüyorum. Tamamen Türkiye karşıtı, Türkiye'nin hasımlarından yana tutum alan bir davranış var. Üzülerek söylüyorum bunu, Türkiye'de hiçbir siyasetçinin söylememesi gereken bir ifade. Çünkü bu Türkiye'nin düşmanlarının söylediği bir ifade. Bunun neresi meşrudur, ahlakidir? "Bütün bunları yapmayın" diyor, sınırımızda kurulmak istenen terör devletçiğini nasıl engelleyeceğiz? Böylesi Türk siyasi hayatında hiç görülmemiştir. Sadece hiçbir şekilde dikkate alınmayan partiler bu tip şeyleri kullanmışlardır. Ama Türk askerine saldıran rejimin siyasi tezlerini dillendirmesi durumu son derece vahim bir durumdur.
28 Şubat'ın yıl dönümünde 28 Şubat dönemindeki ta 60 ihtilalindeki yüce Meclis'in nasıl aşağılandığını uzun uzun anlatabilirim. Şimdi çıktı emekli general, Meclis'in çıkardığı kanunun, önergenin altında imzası olan milletvekillerini FETÖ ile yan yana zikretti. Kılıçdaroğlu'nun tavrının tesadüf olmadığını düşünüyoruz. Emekli generale kim destek verdi? Sayın Kılıçdaroğlu destek verdi. CHP'li arkadaşlarımızın bu tabloyu iyi düşünmeleri lazım. FETÖ'nün öldürmek istediği Cumhurbaşkanımıza FETÖ'nün siyasi ayağı gibisinden çirkin bir ifadede bulundu. Hemen eş zamanlı olarak TSK'yla ilgili olarak darbe söylentileri çerçevesinde, TSK'nın dikkati dağıtılmaya çalışıldı. TSK'nın, kuvvet komutanları ordu komutanları Mehmetçik anayasa ve demokrasiye sadakatle bağlıdır.