Başkan Erdoğan'dan İlker Başbuğ'u zora sokacak sözler! FETÖ'cülükten kimi ihraç ettiler...
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un Meclis'i töhmet altında bırakan açıklamalarına tepki gösterdi ve "Bugünlerde eski genelkurmay başkanlarından birisi vasıtasıyla doğrudan Meclis'in yasama yetkisine karşı bir kampanya başlattılar. Buradan ben soruyorum; Malum Genelkurmay Başkanı bir diğeri öldü Genelkurmay Başkanı bunlar bildiriyi hazırladılar bu bildiri yetmez soruyorum. Her ikisinin de Genelkurmay Başkanlığı döneminde çıksınlar şunu söylesinler biz şu kadar subayı FETÖ'cülükten ihraç ettik. Bu görev benim değil, çıksın söylesinler. Önümüze gelir imza atılırdı." dedi.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 12.02.2020 | 12:35
- Güncelleme Tarihi: 12.02.2020 | 12:47
Askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasının önünü açan 2009 yılındaki düzenlemenin altında imzası olan milletvekilleri, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'a dava açtı. Bu gelişmeler geçtiğimiz süreçte yaşanırken Başkan Recep Tayyip Erdoğan bugün AK Parti Grup Toplantısı'nda yeniden cesayetin canlanması için çalışanlara tepki gösterdi ve Meclis'in töhmet altında bırakılmasına sert çıktı.
Başkan Erdoğan, "Bugünlerde eski genelkurmay başkanlarından birisi vasıtasıyla doğrudan Meclis'in yasama yetkisine karşı bir kampanya başlattılar. Buradan ben soruyorum; Malum Genelkurmay Başkanı bir diğeri öldü Genelkurmay Başkanı bunlar bildiriyi hazırladılar bu bildiri yetmez soruyorum. Her ikisinin de genelkurmay başkanlığı döneminde çıksınlar şunu söylesinler biz şu kadar subayı FETÖ'cülükten ihraç ettik. Bu görev benim değil, çıksın söylesinler. Önümüze gelir imza atılırdı." ifadelerini kullandı.
İşte Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları
"Son zamanlarda meydanlara dolaşan bir Genelkurmay başkanına da sesleniyorum. Ne diyordu Kılıçdaroğlu... 'Askerler he koşulda emre itaat eder' diyerek darbecileri savunmaktan geri kalmamıştı.
FETÖ ne demişse Kılıçdaroğlu aynısını tekrar etmiştir. Biz 'paralel devlet' adıyla FETÖ'nün üzerine giderken Kılıçdaroğlu bu yapıyı devletin vicdanı diye tarif ediyordu. CHP ile FETÖ'nün iş birliği yaptığı bir başka olay ise Adana'da MİT TIR'larının durdurulmasıydı. CHP'nin yayın organı gibi çalışan Cumhuriyet gazetesi, savcı görevden alınınca hemen kendisiyle röportaj yapıp MİT suç işledi başlığı atıyordu. Genel yayın yönetmeni nerede şimdi Almanya'da. 5 yıla mahkum oldu. onunla birlikte çalışan nerede? CHP'de milletvekili. Kim siyasi ayak?
CHP YÖNETİMİ VE FETÖ ORTAK TAVIR VE DİL GELİŞTİRMİŞTİR
CHP'liler kapatılan Fetö gazetelerine giderek dayanışma gösterisi yaparak siyasi yapı ilan etmiş oldular. Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz'dan sonra da FETÖ elebaşının kitaplarının toplatılmasına karşı çıkması bu tavrın gayet bilinçli olduğunu gösteriyor. Ülkemizin karşı karşıya kaldığı her krizde CHP yönetimi ve FETÖ ortak tavır ve dil geliştirmiştir.
FETÖ'cü danışman ByLock'ta yazıştığı örgüt abilerine Kılıçdaroğlu'na istediklerini söyletebileceklerini yazıyor. Dünyada terör örgütüne destek için bunca yol yürüyen bir siyasetçinin aynı yapının bir ayağı olmadığına kimseyi inandıramazsınız. Netice itibarıyla bunların hayatı yalan.
ÖNÜMÜZE GELİR İMZA ATILIRDI
Bugünlerde eski genelkurmay başkanlarından birisi vasıtasıyla doğrudan meclisin yasama yetkisine karşı bir kampanya başlattılar. Buradan ben soruyorum; Malum Genelkurmay Başkanı bir diğeri öldü Genelkurmay Başkanı bunlar bildiriyi hazırladılar bu bildiri yetmez soruyorum. Her ikisinin de genelkurmay başkanlığı döneminde çıksınlar şunu söylesinler biz şu kadar subayı FETÖ'cülükten ihraç ettik. Bu görev benim değil, çıksın söylesinler. Önümüze gelir imza atılırdı.
NEDEN BUNLARI ÇIKARTMADINIZ KİMİ ALDATIYORSUNUZ?
Bunların çoğu FETÖ'cü değil nurcuların içinde Kurdoğlu takımı vardır. Biz bunlara imza atmadık. Ben de atmadım, Milli Savunma Bakanım da atmadı. Bunlara onlar atıyordu imzayı. Yalan söylüyorsun yalan. Aranızda rahatlıkla ihraç edebileceğiniz FETÖ'cü subaylar vardı enden bunların tespitin yapmadınız. Neden bunları çıkartmadınız kimi aldatıyorsunuz? Genelkurmay Başkanını Savunma Bakanı yaparak sivilleşme sürecine girdiyse sivilleşme sürecinin anlamı budur. 15 Temmuz ile birlikte FETÖ'cüler büyük oranda TSK'dan temizlendi. Avukatlığına kim soyundu, Kılıçdaroğlu soyundu. Çok anlamlı… Resmi kıyafeti varken boruyu çıkartıp gösteriyordu. Şu anda onlar yok."