Mısır'da Anadolu Ajansı ofisine baskın! Türkiye'den sert tepki

Mısır polisi, Anadolu Ajansı (AA) Kahire ofisine baskın düzenleyerek, 1'i Türk vatandaşı, 4 çalışanı gözaltına aldı ve bilinmeyen bir yere götürdü. TSİ 18.00 sularında ofise gelen polis ekipleri, güvenlik kameralarını kapattı ve internet bağlantısını kesti.

BAKANLIK KINADI

Sabah saatlerine kadar ofiste arama yapan güvenlik güçleri, çalışanların pasaport, cep telefonu ve bilgisayarlarına el koyarak, dışarıyla irtibat kurmalarını engelledi. Dışişleri Bakanlığı, AA'nın Kahire Bürosu'na Mısır güvenlik güçlerince baskın düzenlenmesi ve çalışanlarından bazılarının gözaltına alınmasını kınadı.

Fotoğrafta gözaltına alınan Hüseyin el Abbas

Fotoğrafta gözaltına alınan Türk vatandaşı Hilmi Balcı

DIŞİŞLERİ'NDEN ÇOK SERT TEPKİ GELDİ

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada "Mısır makamlarından AA'nın gözaltına alınan ve biri vatandaşımız olan çalışanlarının derhal serbest bırakılmasını bekliyoruz. Bu pervasız tutumda basın özgürlüğünde hassas görünen Batılı ülkelerin Mısır'daki ihlallere göz yummasının payı bulunmaktadır" ifadeleri kullanıldı.

İşte bakanlıktan yapılan açıklama:

Anadolu Ajansı'nın Kahire Bürosu'na dün akşam Mısır güvenlik güçlerince baskın düzenlenmesi ve büro çalışanlarından bazılarının gerekçe gösterilmeden gözaltına alınması Türk basınına yönelik bir taciz ve yıldırma eylemidir, şiddetle kınıyoruz.

AA'ya yönelik bu şiddet eylemi, Mısır'daki yönetimin sadece basın özgürlüğüne yönelik menfi yaklaşımını değil, demokrasi ve şeffaflık konularındaki vahim durumunu da bir kere daha gözler önüne sermiştir.

Bu pervasız tutumda basın ve ifade özgürlüğü konusunda hassas görünen Batılı ülkelerin bu ülkedeki ihlallere göz yummasının da payı bulunmaktadır.

Mısır makamlarından, Anadolu Ajansı Kahire Bürosu'nun gözaltına alınan ve biri vatandaşımız olan çalışanlarının derhal serbest bırakılmasını bekliyoruz.

BASKININ NEDENİ AÇIKLANMADI

AA muhabirinin aktardığına göre, arama yapan ekipler, olayın ardından ofise gelen AA avukatına baskının nedeniyle ilgili bilgi vermeyi reddetti. Daha sonra polisler, avukatı ofisin dışına çıkararak içerideki aramaya devam etti.

GAZETECİLER, BİLİNMEYEN BİR YERE GÖTÜRÜLDÜ

Ofisteki AA çalışanı Mısırlı bir kadın gazeteciyi, gece yarısı serbest bırakan polis ekipleri,1'i Türk vatandaşı 4 kişiyi ise ofiste sabah saatlerine kadar alıkoydu. Söz konusu gazeteciler, günün erken saatlerinde polis tarafından bilinmeyen bir yere götürüldü.

AA Kahire Ofisi Mali ve İdari İşler Sorumlusu Hilmi Balcı'nın yanı sıra Mısır vatandaşı Hüseyin el Kabbani, Hüseyin el Abbas ile Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) çalışanı Abdelselam Muhammed gözaltına alınanlar arasında bulunuyor.

Türkiye'nin Kahire Maslahatgüzarı Kemalettin Eruygur, Mısır Dışişleri Bakanlığı nezdinde gerekli girişimlerde bulunarak, konuyu başından bu yana yakından takip ediyor. Türkiye Dışişleri Bakanlığı da Mısır'ın Ankara Büyükelçiliği nezdinde gerekli girişimlerde bulundu.

MISIR MAKAMLARI AÇIKLAMA YAPMIYOR

AA ve Türkiye'nin Kahire Büyükelçiliği avukatları, gazetecilerin neden gözaltına alındığı ve nereye götürüldüğüne dair Mısır makamlarından bilgi talep etti. Ancak herhangi bir yanıt alamadılar.

"MISIR MAKAMLARI, AA ÇALIŞANLARINI DERHAL SERBEST BIRAKMALIDIR"

Konuyla ilgili açıklamada bulunan AA Genel Müdürü Şenol Kazancı, Mısır emniyet güçlerinin basına yönelik bu tutumunun kabul edilemez olduğunu belirterek, "Mısır makamları, AA çalışanlarını derhal serbest bırakmalıdır." çağrısında bulundu.

Kazancı, habercilikte küresel bir marka olan AA'nın konuyu yakından takip edeceğini ve çalışanları serbest bırakılana kadar meseleyi uluslararası basının gündeminde tutacağını söyledi.

CUMHURBAŞKANLIĞI'NDAN KINAMA

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, yaptığı açıklamada, AA Kahire ofisine düzenlenen baskında 1'i Türk vatandaşı 4 çalışanın gözaltına alınarak bilinmeyen bir yere götürülmesine ilişkin değerlendirmede bulundu.

"Mısır makamlarının Türk medyasına yönelik düşmanca uygulamalarını kınıyoruz." ifadesini kullanan Fahrettin Altun, şunları kaydetti:

"Darbeci zihniyetlerin özgür haber alma ve ifade özgürlüğüne karşı nasıl bir korku içerisinde bulunduğunu gösteren bu haksız tutuklamaların bir an önce son bulmasını istiyoruz. Türkiye'nin bölgede artan barışçıl etkinliği ve özellikle son günlerde Doğu Akdeniz ile Libya bağlamında elde ettiği kazanımlara karşılık olarak Mısır'ın darbeci yönetiminin Anadolu Ajansı çalışanlarına yönelik bu düşmanca girişimi, nasıl bir acziyet içerisinde olduklarının da göstergesidir.

Türkiye'nin gerek bölgesinde, gerekse dünyada barış, huzur ve istikrar için her türlü çabanın içerisinde olduğu bugünlerde, Türk basınına yönelik bu haksız tavrın son derece manidar olduğunu düşünüyor ve uluslararası camiayı bu olayı kınamaya çağırıyoruz."

GENEL MÜDÜR KAZANCI'YA GEÇMİŞ OLSUN MESAJI

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın ve Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, AA Kahire ofisine düzenlenen baskın dolayısıyla Genel Müdür Şenol Kazancı'ya geçmiş olsun dileklerini iletti.

ARKADAŞLARIMIZ SORGULANIYOR
AA Genel Müdür Yardımcısı Metin Mutanoğlu, TRT Haber'de katıldığı canlı yayında, Mısır polisince AA Kahire ofisine düzenlenen baskın ve gözaltına alınan çalışanların durumuna ilişkin bilgi verdi.

Ajans çalışanlarının Mısır polisi tarafından saatlerce alıkonulduktan sonra gözaltına alındığını belirten Mutanoğlu, "Şimdi arkadaşlarımızın Mısır savcılığı tarafından sorgulandığına dair bir haber elimize ulaştı." dedi.

Mısır resmi haber ajansının da Mısır İçişleri Bakanlığından aldığı bilgiyle, Ajans çalışanlarının ve Ajansın genel olarak yalan haber yaptığı, Mısır'ın çıkarları aleyhine çalıştığı, Mısır'ın ulusal güvenliğini tehdit ettiği iddialarıyla gözaltına alındığı yönünde haber yaptığını aktaran Mutanoğlu, şunları söyledi:

"Bize göre ipe sapa gelmez iddialarla arkadaşlarımızı alıkoyduklarını anlıyoruz. Bu yeni bir gelişme. Şu ana kadar doğrusu bizim yaptığımız bütün başvurular, hatta Dışişleri Bakanlığımız tarafından yürütülen çalışmalarda da Mısır makamları bize herhangi bir açıklama yapmamışlardı. Bu yeni gelen açıklamaya göre AA'nın Mısır'ın ulusal çıkarlarına karşı olduğu, Mısır'ın görüntüsünü dışarıda kötü gösterdiği gibi bir iddiayla bir soruşturma yürütüldüğüne dair bir açıklama yaptılar."

Açıklamayı Mısır makamları üzerinden sorguladıklarını ifade eden Mutanoğlu, böyle bir iddiada bulunulmuş olabileceğini söyledi.

Mutanoğlu, "Çünkü susturmak istedikleri bütün medya kuruluşlarına hep aynı şeyi yaptılar bugüne kadar. Birçok yerli ve yabancı medyayı oradan çıkardılar. Bize de aynısını yapıyorlar." diye konuştu.

AA'nın Arap dünyasında çok saygın bir haber ajansı olduğunu vurgulayan Mutanoğlu, "Çünkü AA, tarafsızlığıyla bilinir. Haberlerindeki derinlik de bilinir. Tüm tarafları konuşturmasıyla bilinir. Mısır Cumhurbaşkanlığı da bundan birkaç yıl öncesine kadar AA'nın abonesiydi. Bu önemli bir bilgi. Bizim Mısır'ın çıkarlarıyla herhangi bir ilgimiz yok. Biz basın kuruluşuyuz ancak oradaki olayları elbette ki yansıtmak gibi bir görevimiz var." dedi.

"MISIR YÖNETİMİ HİÇBİR ŞEKİLDE AKREDİTASYONA YANAŞMADI"
Evrak eksikliği konusuna ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Mutanoğlu, Mısır'da darbeyle seçilmiş Cumhurbaşkanının koltuğundan alaşağı edildiğini ve mahkeme salonunda hayatını kaybettiğini hatırlattı.

Metin Mutanoğlu, "Biz 2013 yılından sonra daha önceden sürekli evraklarımızla başvurup sürekli akredite olan bir kuruluşuz. Ancak darbeden sonra Mısır darbeci yönetimi, oradaki bizim başvurularımızı alıyor ne reddediyor ne de herhangi bir şekilde işleme koyuyor. 'Siz çalışabilirsiniz' deniyor ama bunu resmiyete dökmeden ortada bırakıyor." ifadelerini kullandı.

AA'nın Mısır ofisinin 8 yıldır açık olduğunu, her sene mutat olarak bütün evraklarla başvuruları düzenli şekilde yaptıklarını anlatan Mutanoğlu, daha önce Mısır medyasında çalışanlarla ilgili de başvuruda bulunduklarını kaydetti.

Bunun sadece AA'ya değil, bütün yabancı medyaya karşı uygulandığını aktaran Mutanoğlu, şu bilgileri verdi:

"Mısır yönetimi hiçbir şekilde akreditasyona yanaşmadı. Bu sadece bizimle ilgili değil, bütün yabancı medyaya karşı aynı şeyi uyguladılar. Yani bu aslında devam edegelen herkesin bildiği ancak göz yumulan ve insanların bir şekilde çalışma sağlanır bir formül. Hatta şöyle söyleyelim bundan 2 yıl önce biz Mısır Haber Ajansı ile yaptığımız bir görüşmede kendileriyle çalışmak istediğimizi, kendileriyle Mısır-Türkiye ilişkilerini geliştirilmesi, düzeltilmesi konusunda gayret göstermek gerektiği konusunda görüşmeler yapmıştık.

Onlar da buna çok sıcak bakmışlardı. Ancak bu darbeci yönetim bugün Mısır'daki bütün muhalif basını susturan, Mısır yönetimiyle ilgili en ufak ses çıkaran bütün basını susturan bir yönetim karşımızda. Dolayısıyla bize bu anlamda bir ruhsat vermemiş olmaları bizim çalışmalarımızı engelleyen bir şey değildir. Çünkü biz aynı zamanda Mısır'a vergimizi ödüyoruz. Kurumumuzun vergisini hiç aksatmadan ödüyoruz. Arkadaşlarımızın vergilerini ödüyoruz hiç aksatmadan. Bütün evraklarımızda herhangi bir sorun yok. Ancak dediğim gibi bizde eksiklik asla yok. Her zaman başvuru yapıyoruz. Ancak o günden beri darbeden beri Anadolu Ajansı'na karşı ve diğer bütün yabancı medyaya karşı böyle bir uygulama içerisindeler."

.