Barış Pınarı harekatı başladı mı? Suriye operasyonu son durum... Hedeflere bomba yağıyor!
Suriye operasyonu son durum merak edilirken, Barış Pınarı harekatı başladı mı sorusuna milyonlarca vatandaşımız yanıt arıyor. Türkiye'nin gözü kulağı günlerdir Suriye sınırından gelecek haberlere çevrilmişti. Bugün öğle saatlerinde daha önceden tespit edlen PKK/YPG hedefleri uçak bombardımanıyla vurulmaya başlandı ve Barış Pınarı harekatı başladı. İşte, Barış Pınarı harekatı ve son durum!
- Gündem
- Giriş Tarihi: 09.10.2019 | 21:23
- Güncelleme Tarihi: 09.10.2019 | 21:23
Türk savaş uçakları, Barış Pınarı Harekatı kapsamında, Fırat Nehri'nin doğusunda yer alan ve yaklaşık 30 kilometre derinlikteki terör örgütü YPG/PKK hedeflerini imha etti. Operasyonla ilgili ilk bilanço da açıklandı. Saat 16.00'dan bu yana 55 terör hedefi yerle bir edildi.
Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) ait F16 savaş uçakları, Türkiye'nin güney sınırında oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek, bölgeye barış ve huzuru getirmek amacıyla başlatılan Barış Pınarı Harekatı kapsamında YPG/PKK hedeflerini vurdu.
Savaş uçakları, Fırat nehrinin doğusunda, terör örgütü YPG/PKK'nın işgalindeki bölgede yaklaşık 30 kilometre derinliğe kadar indi. Ayn İsa ilçesi çevresindeki Rami Hava Üssü ve cephaneliği ile Aluk, Mustel, Esadiye, Fender ve Huşan köylerindeki terör örgütü hedefleri, savaş uçaklarınca bombalandı.
Bombardımanda Resulayn ilçesi ve bazı çevre köyler ile Derik ve Kamışlı ilçeleri kırsalındaki terörist unsurlar da vuruldu.
TERÖRİSTLER LASTİK YAKIYOR
Terör örgütü YPG/PKK mensupları ise Türk savaş uçaklarının görüşünü kısıtlamak amacıyla lastik yakıyor.
Öte yandan TSK Topçu birlikleri, Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesinin karşısındaki Suriye topraklarında yer alan Tel Abyad'da örgütün mevzilerini obüs atışlarıyla hedef alıyor.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, kısa süre önce "TSK, Suriye'nin kuzeyinde PKK/YPG ve DEAŞ terör örgütlerine karşı Barış Pınarı Harekatı'nı başlatmıştır." diyerek operasyonun başladığını duyurmuştu.
YPG'NİN HAİN PLANI DEŞİFRE OLDU
Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) Fırat'ın doğusuna operasyon için tüm hazırlıklarını tamamladı. Operasyonun önündeki siyasi engellerde kalkınca harekatın başlamasına çok az bir zaman kaldı.
Terör örgütü PKK/YPG, kapı kapı dolaşıp kendisine sahip çıkacak birilerini ararken, aynı zamanda halkın bölgeden çıkışına da izin vermiyor. Türkiye'ye karşı koyamayacağının farkında olan PKK, aldığı bu kararla olası operasyonda "siviller katlediyor" yalanını ortaya atıp dünya kamuoyunu arkasına almaya çalışacak.
Öte yandan YPG'li teröristlerin kendi ailelerini bulundukları bölgeden dışarı çıkartarak daha güvenli bölgelere gönderdiği aktarılıyor. Örgütün bu işlemi araçlarına ABD bayrağı takarak geçekleştirdiği belirtiliyor.
Kendi aileleri dışındaki kimsenin kentleri terk etmesine müsaade etmeyen YPG'li teröristler, operasyon öncesi bölgeyi terk etmek isteyen diğer sivilleri ise zorla tutuyor.
Oysaki Türkiye, Fırat Kalkanı Harekatı ve Afrin operasyonunda sivillerin zarar görmemesi için büyük bir titizlik göstermişti. Meskun mahalllerde yapılan operasyonlarda siviller PKK tarafından kalkan olarak kullanıldı ve Türk ordusu sivillere zarar gelmemesi adına çok sayıda şehit verdi. Hatta bu durumdan kaynaklı operasyonlar uzadı ve dolayısıyla maliyet yükü arttı ama ona rağmen Türkiye ve TSK hiçbir sivilin zarar görmemesi adına dünyada hiçbir ülkenin göstermediği hassasiyeti gösterdi.
6 ADIM İZLENECEK
Türkiye, Türkiye-Suriye sınırında ABD'nin desteğiyle güçlenen ve Suriye halkına adeta zulüm eden ve demografik yapıyı yok etmeye çalışan PKK'nın Suriye kolu YPG'yi, bu harekatla bölgeden atmayı ve Suriyelilerin ülkelerine dönmesini de hedefliyor. İşte yapılacak bu operasyonlar ile ilgili diplomatik kaynaklar, altı temel adımın üzerinde duruyor.
Diplomatik kaynaklar, o adımları şöyle sıraladı:
1- Türkiye sınırını bütünüyle kontrol altına almak istiyor: ''Kimsenin toprağında gözümüz yok. Bu operasyon işgal amaçlı değil Türkiye'nin içeriye gelen terör tehdidini bertaraf etmek amacıyla yapılıyor. Bir ülkenin kendi sınırlarını koruma hakkı uluslararası hukukta güvence altına alınmıştır. Harekat kaynağını uluslararası hukukta tanımlanan haktan alıyoruz.''
2- Sığınmacı sorunu sadece bizim sorunumuz değil: ''Operasyonun bir başka amacı Suriyeli sığınmacıların güvenli dönüşünü sağlamak. Böylece hem Dünya'ya tehdit eden mülteci akınına karşı rahatlama yaşanacak hem de alınacak ilave tedbirlerle Türkiye'de bulunan sığınmacıların güvenli geri dönüşü sağlanacak.''
3- Hedef asla Kürtler değil PKK, YPG, SDG ve onun devamındaki terör örgütleridir: ''Türkiye Suriye iç savaşında binlerce Kürdü de sığınmacı kabul etmiş ve büyük bölümü halen Şanlıurfa ve Gaziantep bölgesinde barınmaktadır. Türkiye'nin hedefi kardeş olarak gördüğü Kürtler asla değil, tam aksine Kürtler için de bir tehlike olan ve ideolojik temizlik yapan PKK'nın devamındaki YPG terör örgütüdür. Kaldı ki Türkiye Suriye çözüm toplantılarında YPG dışındaki Suriyeli tüm Kürtlerin temsil edilmesi gerektiği fikrini net olarak ortaya koydu. Yeni Anayasa Komitesi'nin kurulma aşaması da bunun en somut örneklerinden biridir''
4- Suriye'nin toprak bütünlüğü gözetilecek: ''Türkiye başından beri Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması gerektiği fikrini uluslararası tüm zeminlerde dile getirmektedir. YPG veya SDG Türkiye için ne kadar tehditse Suriye'nin toprak bütünlüğü için de bir o kadar tehdittir''
5-Operasyon başka ziyaret başka: Diplomatik kaynaklara göre Suriye'de Türk Silahlı Kuvvetleri'nin başlatacağı Güvenli Bölge operasyonu takvimi ile Kasım ayında Washington'da gerçekleşecek Trump-Erdoğan görüşmesi tamamen birbirinden bağımsız. Kasım ayında Washıngton gerçekleşmesi beklenen görüşmede operasyon sonrasında ortaya çıkacak tablo, ABD'nin DEAŞ kaygısı ve ağırlıklı olarak güvenli bölge konuları masaya yatırılacak.
6-Tutuklu DEAŞ'lılar ne olacak: Halen SDG'nin kontrolündeki bölgede bulunan tutuklu DEAŞ'lıların koz gibi kullanılmasına karşı Türkiye, ABD'ye net bir öneri getirdi. Ankara, Washington'a ''SDG'den vazgeçin, DEAŞ ile mücadeleyi birlikte yapalım. Hem saha tecrübemiz var hem de gücümüz. Ayrıca SDG'den vazgeçilmesi durumunda SDG kontrolündeki tutuklu DEAŞ'lıların bulunduğu bölgenin de güvenliğini biz sağlayalım'' mesajını net ifadelerle aktardı. Almanya, Fransa ve İtalya vatandaşı DEAŞ'lılar mensubiyeti bulunduğu ülkeler tarafından istenmiyor. Türkiye Washington'a Avrupa ülkelerinin iadesini istemediği DEAŞ'lı teröristler için Avrupa ülkelerinin de içinde bulunduğu bir mekanizmayla ortak bir çözüm bulunabileceğini ifade etti.