MİT TIR’ları davasının gerekçesı açıklandı: FETÖ’nün planıydı hükümeti hedef aldı!
MİT TIR’larının durdurulmasına ilişkin 54 sanıklı davada kararın gerekçesi açıklandı: Söz konusu eylem planlı ve örgütsel bir organizasyon. Eylemle hükümet ve MİT hedef alındı.
Yargıtay 16. Ceza Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla baktığı 54 sanıklı MİT TIR'larının durdurulması kumpası davasının gerekçeli kararı tamamlandı. Gerekçeli kararda, FETÖ'nün söz konusu kumpasla ilgili nihai amacına vurgu yapılarak, dikkat çeken ayrıntılar paylaşıldı.
Gerekçeli kararda, devlet dışı silahlı aktörlerin sürekli ve sistematik silahlı saldırılarına maruz kalan Türkiye'nin, sınırlarını, vatandaşlarını, bekasını korumak için Suriye'nin kuzeyinde Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile birlikte gerçekleştirdiği askeri operasyonlarda uluslararası hukuk açısından meşru savunma hakkını kullandığının açık olduğu belirtildi.
Gerekçede, sınır bölgesinde PYD'nin koridor açmasına engel olmak amacıyla ÖSO ile beraber Suriye'nin kuzeyinde savunma odaklı faaliyetler yürütüldüğü ifade edildi.
FETÖ'nün nihai amacının anayasal düzeni değiştirmek olduğu belirtilen gerekçeli kararda, örgütün yaşanan bu süreçte özellikle açık mücadele içine girdiği, hükümetin uluslararası arenada zor duruma düşmesi için yürütülen faaliyetleri deşifre etme kararı aldığı kaydedildi.
"İTİBAR EDİLEMEZ"
Cumhuriyet Gazetesinde yayınlanan haberlere yer verilen gerekçede MİT tırlarının durdurulmasının olağan bir adli soruşturma işlemi değil, FETÖ'nün planlı bir örgütsel organizasyonu olduğuna dikkat çekilerek, hükümetin ve MİT'in faaliyetlerini hedef alan olayın bireysel hareket eden kişilerce gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığı, bir örgütün faaliyeti kapsamında mensuplarınca gerçekleştirilebileceği kaydedildi. Gerekçede, hakkında mahkûmiyet kararı verilen ve organizasyon içinde yer alan sanıkların, maddi gerçekle bağdaşmayan, inkâra dayanan ve cezadan kurtulmaya yönelen savunmalarına itibar edilmeyeceği kaydedildi.
"SIRRI İFŞA ETTİLER"
Gerekçede, faaliyetin suçmuş gibi gösterilemeyeceğinin sanıklar tarafından da bilinmesine rağmen, sanıkların tam bir örgütsel cesaret ve motivasyonla, bilinçli hareket ettikleri vurgulandı.
Gerekçede, sanıkların olay yerine gereksiz şekilde üç komando timi, iki asayiş timi, bir patlayıcı imha uzmanı, bir olay yeri inceleme timi ve dört istihbarat timini konuşlandırıp devlet sırrına konu materyallerin bulunduğu kapalı dorselerin açılması, numune alınması, görüntü kayıtları yapılması suretiyle bu bilgileri öğrenme hakkı olmayan koruma ve çok sayıda askerin bilgilere erişmesini sağlayarak, sırrı ifşa ettikleri de anlatıldı.
Gerekçeli kararda, devlet dışı silahlı aktörlerin sürekli ve sistematik silahlı saldırılarına maruz kalan Türkiye'nin, sınırlarını, vatandaşlarını, bekasını korumak için Suriye'nin kuzeyinde Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile birlikte gerçekleştirdiği askeri operasyonlarda uluslararası hukuk açısından meşru savunma hakkını kullandığının açık olduğu belirtildi.
Gerekçede, sınır bölgesinde PYD'nin koridor açmasına engel olmak amacıyla ÖSO ile beraber Suriye'nin kuzeyinde savunma odaklı faaliyetler yürütüldüğü ifade edildi.
FETÖ'nün nihai amacının anayasal düzeni değiştirmek olduğu belirtilen gerekçeli kararda, örgütün yaşanan bu süreçte özellikle açık mücadele içine girdiği, hükümetin uluslararası arenada zor duruma düşmesi için yürütülen faaliyetleri deşifre etme kararı aldığı kaydedildi.
"İTİBAR EDİLEMEZ"
Cumhuriyet Gazetesinde yayınlanan haberlere yer verilen gerekçede MİT tırlarının durdurulmasının olağan bir adli soruşturma işlemi değil, FETÖ'nün planlı bir örgütsel organizasyonu olduğuna dikkat çekilerek, hükümetin ve MİT'in faaliyetlerini hedef alan olayın bireysel hareket eden kişilerce gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığı, bir örgütün faaliyeti kapsamında mensuplarınca gerçekleştirilebileceği kaydedildi. Gerekçede, hakkında mahkûmiyet kararı verilen ve organizasyon içinde yer alan sanıkların, maddi gerçekle bağdaşmayan, inkâra dayanan ve cezadan kurtulmaya yönelen savunmalarına itibar edilmeyeceği kaydedildi.
"SIRRI İFŞA ETTİLER"
Gerekçede, faaliyetin suçmuş gibi gösterilemeyeceğinin sanıklar tarafından da bilinmesine rağmen, sanıkların tam bir örgütsel cesaret ve motivasyonla, bilinçli hareket ettikleri vurgulandı.
Gerekçede, sanıkların olay yerine gereksiz şekilde üç komando timi, iki asayiş timi, bir patlayıcı imha uzmanı, bir olay yeri inceleme timi ve dört istihbarat timini konuşlandırıp devlet sırrına konu materyallerin bulunduğu kapalı dorselerin açılması, numune alınması, görüntü kayıtları yapılması suretiyle bu bilgileri öğrenme hakkı olmayan koruma ve çok sayıda askerin bilgilere erişmesini sağlayarak, sırrı ifşa ettikleri de anlatıldı.