Ankara'da Mansur Yavaş isyanı! Kalacak yerleri kalmadı
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, belediye bünyesindeki Çocuk Koruma Evleri’ni kapatma kararı almıştı. Ankara'da Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hizmet veren Çocuk Koruma Evleri'nin kapatılma kararı tepkilere neden oldu. Kurumda kalan çocukların yakınları, zor durumda olduklarını belirterek çocuklarının aynı düzende devam etmesini istiyor.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 26.08.2019 | 16:42
- Güncelleme Tarihi: 26.08.2019 | 16:48
Ankara Büyükşehir Belediyesi bünyesinde 2012 yılından bu yana hizmet veren 11 Çocuk Koruma Evi, mevzuata aykırı olduğu gerekçesiyle kapatıldı. Kararın ardından evlerde kalan 47 çocuk, yakınlarına dilekçe imzalatılarak teslim edildi. Çocukların yakınları, duruma tepki gösterdi. Ece Bulut, anne ve babasını kaybetmesinin ardından 2017 yılından bu yana koruma evinde kalan 13 ve 15 yaşlarındaki iki kardeşini, belediyenin talebi üzerine teslim almak zorunda kaldığını söyledi.
İSYAN ETTİM
Ece Bulut, "Belediyenin Sosyal Hizmetler Servisi'nde çalışan yetkililer aradı ve 'kurumu kapatıyoruz, çocukları ne zaman gelip alabilirsin?' dediler. Kardeşlerimi alamayacağımı, bu durumun beni mağdur edeceğini söyledim. İsyan ettim. Daha sonra kardeşlerimi almazsam ne olacağını sordum, Çocuk Esirgeme Kurumu'na yerleştirileceklerini belirttiler. Ben kardeşlerimi alana kadar arandım, beni ikna etme çabaları 3-4 gün sürdü. Onların dayattığı dilekçeyi yazmadım. Kendim kardeşlerimi almaya zorlandığımı ifade ettim ve aldım. Çocukların eşyalarının bir kısmı çöp poşetlerinde bir kısmı bavuldaydı. Bu şekilde kapıdan bırakıp gittiler. Kalacak yeri olmayan, okuduğu için Ankara'da kalması gereken çocukların ailelerine çocuklar zorla verildi. Zorla ve tehditle dilekçe imzalatıldı. Bu çocukların çoğu kalacak yer bulma derdine düşmüş durumda. Bazılarını ailesi istemedi ve zoraki gittiler" diye konuştu.
"ÇOCUKLARIMIZIN AYNI DÜZENDE DEVAM ETMESİNİ İSTİYORUZ"
Tarık Uçar (37) ise eşinden ayrıldıktan sonra çocukların velayetini aldığını; ancak tek başına bakmakta zorlandığı için belediyenin çocuk koruma evine verdiğini söyledi. 12 ve 14 yaşında iki oğlunu belediyenin kapatma kararı ile yanına aldığını anlatan Uçar, "Bizi aradılar ve çocuklarımızı almamızı istediler, bize bir kağıt imzalatıldı, çocuklarımızı aldık. Büyük oğlum ayrıldığı için çok üzgün. Burada ablaları, ağabeyleri vardı. Küçük oğlum durumun henüz farkında değil; ama o da üzgün. Çocukların okudukları okul değişecek, ortamları değişecek. Liseye hazırlanan oğlum için travma olacak. Biz çocuklarımızın aynı düzende aynı öğretmenle devam etmelerini istiyoruz" dedi.
"ÇOCUKLAR PERİŞAN HALDEYDİ"
Haydar Şentürk de (42), eşinden ayrıldıktan sonra maddi imkansızlıklardan dolayı 3 çocuğunu koruma evine bırakmak zorunda kaldığını anlatarak, "Belediyeden aradılar ve gittiğimde çocuk bakım evindeki çocuklar, hocaları perişan bir haldeydiler. Ben çocuklarımın aynı şekilde bakılmasını talep ediyorum. Mesela benim kızım duruma alışamadı. 1 hafta sonra okullar açılacak, şimdi ben kızımı hangi okula vereceğim, bu çocuk nasıl alışacak? Diğer kızım liseye gidecek" diye konuştu.
"EV BAKIYORUZ"
Anneleri öldükten sonra babasının da cezaevine girmesinin ardından kardeşi ile birlikte koruma evine yerleşen Ömer Dönmez de (21) zor durumda olduklarını söyledi. Dönmez, "Bizim gidecek yerimiz olmadığı için hala koruma evinde kalıyoruz. Bizi çıkarmaya çalışıyorlar. Şuan bakım evinde 4 kişi var. Bunların da hiç kimsesi yok. Başımızda şu an için bir öğretmen var. 47 kişiden 43 kişi yollandı. Şu an biz ev bakıyoruz; çünkü her an gelip çıkarabilirler. Biz burada aile gibiyiz. Şimdi bir insan kedisini, köpeğini bile sokağa atamazken insanlar bize bunu nasıl yapabiliyor aklım almıyor" dedi.