Erdoğan üzüntüsünü anlattı: Ne yazık ki Fuat Hoca'mıza biz değil Almanya sahip çıktı
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Prof. Dr. Fuat Sezgin yılı toplantısında Fuat Hoca'nın yaşadıklarına atıfta bulunarak, "İlim insanlarına sahip çıkmadığınızda Alman sahip çıkar" dedi. Erdoğan, "Fuat hocanın 1960 darbesinin ardından İstanbul Üniversitesi'nden uzaklaştırılması tarihimizin en büyük ayıplarından biridir" ifadelerini kullandı.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Prof. Dr. Fuat Sezgin yılı toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulunurken bir de üzüntünü paylaştı. Başkan Erdoğan, Prof. Dr. Fuat Sezgin'e sahip çıkılmadığını bu yüzden Almanya'nın sahip çıktığını ve bunun Türkiye tarihinin büyük ayıplarından biri olduğunu ifade etti.
Erdoğan, "Hocamızın şahsi kütüphanesi bir hazine değerindedir. İnşallah bunları da vakıf ve müze bünyesinde en güzel şekilde koruyacak, değerlendirecek ve gelecek nesillere aktaracağız. Bu yıl vesilesiyle ülkemizin yanı sıra geniş bir coğrafyada yaklaşık 800 etkinlik gerçekleştirilecek. Halen devam eden bu etkinlikler yıl sonuna kadar kesintisiz sürecektir." dedi.
İşte Başkan Recep Tayyip Erdoğan'nın, Prof. Dr. Fuat Sezgin hakkında söylediklerinden öne çıkan başlıklar:
"EN BÜYÜK AYIPLARINDAN BİRİ"
"Fuat Sezgin hocamızın Bitlis'te başlayıp İstanbul'da süren ardından Almanya'ya uzanan ve İstanbul'da nihayete eren 94 yıllık hayatının her safhası paha biçilmez derslerle doludur. Dünya çapında böyle bir bilim adamının 1960 darbesinin ardından İstanbul Üniversitesi'nden uzaklaştırılması tarihimizin en büyük ayıplarından biridir.
Açık konuşmak gerekirse hocamızın ülkemizde barındırılmamasının sebebi yürüttüğü çalışmaların başındaki "İslam" ifadesidir. Şayet Fuat Hoca, İslam değil de mesela Roma veya Bizans tarihi çalışmış olsaydı emin olun hayatının sonuna kadar İstanbul Üniversitesi'nde kalmaya devam ederdi. Sıkıntı burada, dert burada.
"HOCAMIZA ALMANYA SAHİP ÇIKTI"
İlim insanlarına sahip çıkmadığınızda Alman sahip çıkar. Bizim kıymetini bilmediğimiz hocamıza Almanya'nın sahip çıkması boşa değildi. Alman sahip çıktığı zaman da bu eserler Almanca dünyada yerini bulur. Halbuki İslam alimlerinin çalışmaları incelenmeden dünya bilim tarihinin incelenebilmesi de yazılabilmesi de mümkün değil.
"CAZİBE MERKEZİ YAPACAĞIZ"
İlme sevdalıysanız ilmin, ilim adamlarının önünü açacaksınız, biz bunu yaptık. Bilim insanlarımıza birikimlerini ülkemizde değerlendirecekleri zemini hazırlamaya başladığımızı gösteriyoruz. Önümüzdeki dönemde ülkemizi tüm bilim insanları için çok daha önemli bir cazibe merkezi haline getireceğiz.
Şu anda Türkiye'de bir büyük kütüphaneye sahip değildik şimdi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 5 milyon ciltlik bir kütüphaneyi yaptık. İstanbul'da eski Rami Kışlası'nı orayı da 6 milyon ciltlik büyük kütüphane olarak yapıyoruz. İslam'ın çok zengin bir medeniyet birikimi var. Medeniyet inşa etmek her topluma nasip olmaz."