Kemal Kılıçdaroğlu'ndan şehit yakınlarına skandal sözler
Ankara'da katıldığı şehit cenazesinde şehit yakınlarının tepkisiyle karşılaşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ndan skandal sözler. Kılıçdaroğlu şehit yakınları için "Akkuzulu köyünde de Akrep aracına bindim. Onların da PKK'dan hiçbir farkı yoktu. Bana saldıranlar aynı zamanda PKK'lı" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.
Ankara'da katıldığı şehit cenazesinde, şehit yakınlarının tepkisiyle karşılaşan Kılıçdaroğlu skandal sözler sarf etti.
HABERİN VİDEOSUNU İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN!
ŞEHİT YAKINLARINA: BUNLAR MÜSLÜMAN MI?
"O şehit cenazesine katılan tek genel başkan benim." diyen CHP lideri, "Daha namazın başında, sloganlar, hakaretler atıldı... Bırakın bari bir Fatiha okunsun. Bırakın bari bir helallik olsun. İzin vermiyorlar. Bunlar gerçekten Müslüman mı dedim. Bunlar gerçekten şehit ailesine saygı gösteriyorlar mı?" ifadelerini kullandı.
"BANA SALDIRANLAR PKK'LI"
Kılıçdaroğlu, "Hayatımda iki kez polisin Akrep diye tanımladığı araca bindim. İlki PKK'nın saldırısı. Akkuzulu köyünde de Akrep aracına bindim. Onların da PKK'dan hiçbir farkı yoktu. Bana saldıranlar aynı zamanda PKK'lı. PKK ülkeyi bölmek istiyor, onlar da aynı amaçla hareket ediyorlar. Aynı yolun yolcusular. Biz sakinliğimizi koruduk." diyerek yine skandala imza attı.
PKK'NIN CHP'YE VERDİĞİ DESTEK
Terör örgütü PKK'nın sözde lider kadrosundan çocuk katili Cemil Bayık, 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri'nden önce, AK Parti ve MHP arasındaki ittifaka karşı birleşme çağrısı yapmıştı. Terörist Bayık, terör destekçilerinden Cumhur İttifakı karşısında kurulacak her türlü ittifakın desteklenmesini istemişti. Bayık şunları söylemişti:
"Kimse Erdoğan ve MHP'nin yalanlarını yutmuyor. Onun için her geçen gün yaptıklarıyla bataklığa batıyorlar. Görevimiz onları daha da bataklığa batırmaktır. Türkiye bunlardan kurtulmadıkça Türkiye'de demokrasi, özgürlük, adalet yaşanamaz. Hiç kimsenin geleceği güvence altında olamaz. Yarın kimin tutuklanacağı, hangi cezayla cezalandırılacağı belli değildir. Onun için hiç kimsenin güvencesi yoktur. Eğer geleceklerini herkes güvence altına almak istiyorsa Erdoğan-Bahçeli faşizmine karşı mücadele etmelidirler. Bunun dışında başka bir yol düşünmeleri gerekir. Tek yol mücadele etmektir. Bu meşrudur bunun meşruluğu her geçen gün herkesçe görülmektedir. Eğer bu olanacak doğru kullanılırsa büyük bir destek sağlanacaktır. Hem ülke içinde hem uluslararası alanda bu faşizm kısa sürede yerlebir edilebilecektir."