Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'ndan flaş Brunson ve Rusya için vize açıklaması
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Vatandaşlarımızın vize sorunu yaşamadan Rusya’yı ziyaret etmesini arzuluyoruz. Bu konuda bazı çalışmalarımız var." dedi. Öte yandan Çavuşoğlu, "Büyükelçimizin Bolton'a söylediği nettir. Daha önce üzerine konuştuğumuz meseleleri bir kez daha güncelledik. Net mesajı verdi büyükelçimiz. Yaptırımla, tehditle ancak ilişkiler daha da kötüye gider. Brunson'ın durumu zaten belli. Hapishanede değil, ev hapsinde. ABD Maslahatgüzarı da bugün kendisini ziyaret edecek." ifadelerine yer verdi. Ayrıca Çavuşoğlu, "Artık bu kabadayılık devrinin bitmesi gerekiyor. ABD itibarlı ülke olarak devam etmek istiyorsa bu dayatmalarla olmaz." sözleriyle Türkiye'nin tavrını net bir şekilde açıkladı.
Türkiye'nin davetini kabul ederek büyükelçilere hitap ettiği ve sorularına açık yüreklilikle yanıt verdiği için Lavrov'a teşekkür eden Çavuşoğlu, "Sergey Lavrov dünyada dışişleri bakanlarının duayenidir. Dolayısıyla ciddi bir bilgi birikimi ve tecrübesi vardır. Bu tecrübesini büyükelçilerimizle paylaştı. Birçok konuda Rusya Federasyonu'nun ve kendisinin vizyonunu bizlerle paylaştı." ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, basın toplantısının ardından düzenlenecek çalışma yemeğinde de ikili ilişkileri gözden geçireceklerini, en son Rusya'da ve Singapur'da bir araya geldiklerini belirterek "İkili ilişkilerimiz her alanda olumlu bir şekilde seyrediyor." diye konuştu.
"BELLİ BİR NOKTADAN BAŞLAYARAK BU SORUNU DA ÇÖZECEĞİZ"
Türk Akımı, Akkuyu Nükleer Enerji Santrali gibi projeleri hayata geçirmek için iki ülke liderinin çizdiği çerçevede çalışmaların devam ettiğini vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Vize meselesi elbette önemli. Rusya vatandaşlarının ülkemize vizesiz bir şekilde seyahat etmesi bizleri mutlu ediyor. Bu sene Rusya'dan gelen turist sayısında da bir rekor kırılıyor. Daha fazla Rus turisti, dostlarımızı ülkemizde ağırlamaktan elbette mutluluk duyacağız. Bizim vatandaşlarımızın da vize sorunu yaşamadan ki, aramızda yaşanan bir hadise biliyorsunuz, ondan önce vizesiz bir şekilde vatandaşlarımız seyahat edebiliyordu, vatandaşlarımızın vize sorunu yaşamadan Rusya Federasyonu'nu ziyaret etmesini arzuluyoruz. Bu konuda bazı çalışmalarımız var. Belli bir noktadan başlayarak inşallah bu sorunu da çözeceğiz."
"TÜM İDLİB'İ BOMBALAMAK KATLİAM OLUR"
Rus mevkidaşı ile görüşmelerinde bölgesel konuları, gündemde olan İdlib konusunu da ele alacaklarını belirten Çavuşoğlu, "İdlib'te birlikte ne yapabiliriz, neleri önleyebiliriz, terörle mücadeleyi nasıl yapabiliriz bunları değerlendireceğiz." diye konuştu.
İki ülke liderlerinin de bu konuda sık sık telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini aktaran Çavuşoğlu "Askerlerimiz, istihbaratımız ve tüm ilgili kurumlarımız da kendi arasındaki çalışmaları sürdürüyor. Bu iş birliği içinde İdlib sorununa da bir çözüm bulacağımızı umut ediyorum." ifadesini kullandı.
Astana anlaşmasıyla Suriye'de çatışmaların durdurulmasının, özellikle muhalefet ve rejim arasında güven artırıcı adımların atılmasının amaçlandığını ve bu konuda önemli mesafe kat edildiğini belirten Çavuşoğlu, "Şu anda İdlib bölgesinde yapılması gereken şey son derece nettir. Evet bizim 12 gözlem noktamız var. Bu gözlem noktalarının amacı çatışmalar veya ihlaller olduğu zaman, ateşkesi bozan taraf olduğu zaman bunların tespit edilmesi ve garantör olarak buna yönelik tedbirleri birlikte almamızdır." dedi.
İdlib bölgesinde 3 milyondan fazla sivilin yaşadığının söylendiğini belirten Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Ama İdlib bölgesinde bazı terör grupları da var. Bunlar Halep'ten, Doğu Guta'dan ve Humus'tan geldi. Özellikle daha önce kuşatılmış bölgelerden açılan koridorlar sonrasında silahlarıyla beraber geldiler. Bu terörist gruplar sadece başkalarına veya İdlib bölgesinin dışına değil ama özellikle İdlib içindeki sivillere ve muhalif gruplara da tehdit oluşturuyor. Dolayısıyla yapılacak iş basit. Biz sonuç alıcı bir stratejiyle Rusya ile beraber, diğer ortaklarımızla beraber, istihbaratlarımız, askeri güçlerimiz bu teröristleri tespit edip onları etkisiz hale getirmemiz lazım. Yani terörist var diye tüm İdlib'i bombalamak, hastaneleri, okulları bombalamak, sivilleri bombalamak, öldürmek bir katliam olur ve ciddi bir kriz yaratır. Yani felaket olur."
Çavuşoğlu, ılımlı muhalefetle radikalleri ayırmak ve teröristleri tespit etmek gerektiğini vurgulayarak, "Ilımlı muhalefet de, halk da bu teröristlerden çok rahatsız olduğuna göre, onlara karşı hep birlikte mücadele etmek lazım, bunu başarmamız lazım. Bu, bizlerin, ülkelerimizin halkların güvenliği için de, Suriye'nin geleceği için de önemli." diye konuştu.
"BASKIYLA, TEHDİTLE, YAPTIRIMLARLA, TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERDE ANCAK KAOS OLUR"
Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'deki yargı süreci devam eden Amerikalı din adamı Andrew Brunson'a ve Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ile Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç'ın görüşmesine ilişkin bir soruya, "Esasen Beyaz Saray bu görüşmeyi ayarladı. Beyaz Saray ile zaten doğal olarak Büyükelçimiz arasında da temaslar devam ediyor." yanıtı verdi.
ABD'de bu sorunu çözmek isteyen grupların da, sorunu sürdürmek isteyen grupların da olduğunu ve bu konuda bir karmaşa olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:"Büyükelçimizin Bolton'a söylediği nettir. Daha önce üzerinde konuştuğumuz meseleler var. Bunlarla ilgili taslak yol haritalarımız var, eylem planlarımız var. Tüm bu konulardaki bilgileri bir kere daha güncelledik. Çünkü birinin bildiğini diğeri bilmiyoruz diyor, aynı kurum içinde de böyle şeyler yaşanıyor. Net bir biçimde mesajı verdi büyükelçimiz: 'Baskıyla, tehditle, yaptırımlarla Türkiye ile ilişkilerde ancak bir kaos olur, yani kötüye gider. ABD yaptırım ve tehdit dilini bir kenara bırakıp Türkiye ile diyalogla ilişkileri geliştirebilir' mesajını vermiştir."
"BRUNSON'IN DURUMUNDA DEĞİŞİKLİK YOK"
Brunson'ın sağlık durumu nedeniyle şu anda ev hapsinde olduğunu belirten Çavuşoğlu, "Bugün de yanlış bilmiyorsam, maslahatgüzar da, konsolosluk erişimi orada da devam ediyor, kendisini ziyaret edecek. Sonuçta Brunson'ın durumunda herhangi bir değişiklik yok." diye konuştu.
"ARTIK BU KABADAYILIK DEVRİNİN BİTMESİ GEREKİYOR"
Bakan Çavuşoğlu, ABD'nin yaptırım politikasına ilişkin bir soruya ise, Türkiye'nin ABD'nin veya herhangi bir ülkenin yaptırımlarına prensip olarak karşı olduğu yanıtını verdi.
BM yaptırım kararlarına herkesin uyduğunu ve bunun zaten bağlayıcı olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, "Biz AB'nin de Rusya'ya yönelik yaptırımlarına hiç bir zaman katılmadığımız gibi karşı olduğumuzu da net bir şekilde söyledik. İran'a yönelik yaptırımlara da katılmayacağımızı söyledik." dedi.
Bir ülkenin tek başına karar alıp bu kararını diğer ülkelere empoze etmeye çalışmasının kabul edilemez olduğunu belirten Çavuşoğlu, "Artık böyle bir dünya yok bunu kabullenmeleri gerekiyor." diye konuştu.
İRAN'A ABD YAPTIRIMLARI
ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarından Avrupa'nın da, Asya Pasifik ülkelerinin de rahatsız olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Bir şekilde herkes İran'dan gaz alıyor, petrol alıyor. NATO Zirvesinde bizzat Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Trump'a bu tavırlarının yanlış olduğunu, Türkiye'nin örneğin Rusya'dan, İran'dan, Azerbaycan ve Irak'tan petrol ve gaz aldığını söyledi, almaya devam edeceğimizi de açık bir şekilde vurguladı. Dolayısıyla artık bu kabadayılık devrinin bitmesi gerekiyor. Eğer ABD itibarlı bir ülke olarak devam etmek istiyorsa, bu tek başına dayatmalarla olmaz. Diğer ülkelerin endişelerini dinleyerek ve herkesi eşit ortak olarak görerek olur."
ABD'nin bu tutumunun Rus mevkidaşı Lavrov'un da söylediği gibi "kelebek etkisi" yaratmaya başladığını belirten Çavuşoğlu, ABD'nin parasını ve gücünü sadece Türkiye'ye değil, Avrupa'nın özellikle önemli ülkelerine de saldırmak için kullanmaya başladığını söyledi.
Çavuşoğlu, "Dolardan kaçma eğilimini şimdiden görmeye başladık. Bu, ABD'nin ve ABD'nin parasının, doların itibarını da zedeliyor. ABD'nin bir an önce bu hatalı politikalarından vazgeçmesi gerekiyor. Avrupa'daki tepki ve endişenin iki boyutu var: Birincisi istikrarlı ve ekonomisi güçlü bir Türkiye Avrupa için ve tüm komşuları için önemlidir. İkincisi, bugün Türkiye, yarın herhangi bir AB ya da Avrupa ülkesi olabilir. Zaten NATO Zirvesinde de bunu tüm liderler gördü." değerlendirmesinde bulundu.