Fikri Işık: PYD'nin, Suriye'deki Kürtleri temsil ettiği de çok büyük bir yalandır
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, yaptığı açıklamada "PYD'nin, Suriye'deki Kürtleri temsil ettiği de çok büyük bir yalandır." dedi.
Artık PYD'nin bir terör örgütü olduğunun Batı medyasında da yazılmaya başlanmasının sevindirici olduğunu, bununla ilgili Bakanlık olarak yazılanların toplandığını ve bunların diğer delillerle bütün muhataplara aktarılacağını belirten Işık, "PYD'nin, Suriye'deki Kürtleri temsil ettiği de çok büyük bir yalandır. Şu anda Suriye'de Kürtlere karşı en fazla cinayeti işleyen örgüt PYD'dir. Kendi anlayışında olmayan ve kendi emir komutasına girmeyen bütün Kürt unsurlarına yönelik düşmanca tavrı sergileyen, zaman zaman onları öldüren, ortadan kaldıran bir örgüt PYD. Bunun özellikle altının çizilmesi gerekiyor çünkü Türkiye'nin tavrı Kürtlere karşı değildir." diye konuştu.
"NASIL BİR KARŞILIK ALACAKLARINI ÇOK İYİ BİLİYORLAR"
Bakan Işık, Kürtlerin bu coğrafyada bin yıldır birlikte yaşadıkları kardeşleri olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"PYD'nin Kürtleri özellikle temsil etmediğini vurguladıktan sonra, bölgede bir egemenlik alanı oluşturma gayretinin de farkındayız. Zaman zaman buna yönelik bazı cüretlerde bulunduğunu da biliyoruz ama bu cürette bulunduğu her an, tepelerine Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) o öldürücü darbesi iniyor. Daha önce Afrin'den doğuya doğru ve Münbiç'ten batıya doğru ilerlemeye kalktıktan sonra ilerlemeye kalktıklarında operasyonun nasıl yapıldığını ve 200'ün üzerinde PYD militanının, teröristinin nasıl etkisiz hale getirildiğini biliyorsunuz. O harekattan sonra doğrusu Türk askerine yönelik çok fazla bir hamle yapmadılar. Çünkü yaparsalar nasıl bir karşılık alacaklarını çok iyi biliyorlar. Artık onlar da Münbiç'ten çıkmazlarsa çıkarılacaklarını anladıkları için DEAŞ ve rejimle anlaşarak, bölgeyi rejime bırakmak gibi bir planı devreye sokmaya başladıklarını görüyoruz. Bu noktada tabii, Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere, bütün koalisyon güçlerinin de çok dikkatli olmaları gerektiğini, bölgede bu konunun hassas bir denge olduğunu bilmelerini bekliyoruz. Ama Türk askerine yönelik giriştikleri en ufak bir hareketin başlarına neler açacağını zannediyorum, biliyorlar."
"TSK, DEMOKRASİYE BAĞLIDIR"
Bir gazetecinin Hürriyet gazetesinde yayımlanan "Karargah rahatsız" başlıklı haber ve bir karikatürle ilgili sorusunu da yanıtlayan Işık, bu tartışmalarının herkesi üzdüğünü söyledi.
TSK'nın bir tartışma içerisine çekilmesi gayretiyle karşı karşıya olduklarını ve bunun son derece yanlış olduğunu vurgulayan Işık, darbelerden Türkiye'nin çok zarar gördüğünü ancak en fazla zararı da TSK'nın gördüğünü belirtti.
Bakan Işık, bir ülkenin güvenlik ihtiyacının temel ihtiyaçlardan biri olduğunu dile getirerek, "Bu ihtiyacı karşılayan en önemli 2 kurumdan biri TSK ve Türk emniyet teşkilatıdır, jandarması ve polisiyle. Bu kurumların, özellikle TSK'nın siyasi tartışmaların içine çekilmesi ve bazı hesapların içinde TSK'nın bulundurulması bu ülkeye en büyük kötülüktür. Sonuçta başka bir ülkemiz ve ordumuz da yok." ifadesini kullandı.
"DİKKATLİ DAVRANMAK ZORUNDALAR"
Kimsenin böyle kafasına estiği gibi hareket etme lüksünün bulunmadığını belirten Işık, herkesin dikkatli davranmak zorunda olduğunu vurguladı.
"Yaşanan onca olaydan sonra TSK, demokrasiye bağlıdır, demokrasinin gereği olarak kimden emir alacağını ve o emri nasıl uygulayacağını çok iyi bilmektedir." diyen Işık, şöyle devam etti:
"TSK'nın bir başkomutanı vardır. TSK Başbakana karşı sorumludur ve görevlerini kanunlar çerçevesinde yürütmektedir. Yani demokrasiye bağlıdır. Bu noktada birileri, TSK'yı güncel tartışmaların içine çekmeye, hatta bazıları da maalesef TSK'nın içerisinde polemik oluşturmaya çalışıyor. İşte, 'Şu şucudur, bu bucudur.' gibi bir takım maksatlı çalışmalar içerisinde bulunuyor. Bunları yakinen takip ediyoruz. Kesinlikle hukuk çerçevesinde gereken her şeyin yapıldığını ve yapılacağını bilmenizi istiyoruz."