Başyaverden ihanet gibi itiraflar

Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Başyaveri Ali Yazıcı'nın darbe gecesi Erdoğan'ın yanına gitmesi gerekirken, Erdoğan'a yönelik operasyonun başlatıldığı Çiğli'deki (İzmir) hava üssüne gittiği ortaya çıktı. Sorguda savcı "Erdoğan'ın yanına gitmek yerine neden İzmir'e gittin?" sorusuna ise "Hata ettim, pişmanım" cevabını verdi. Darbe gecesi Cumhurbaşkanı'nı arayıp bilgilendirmediği, Erdoğan'ın kaldığı otelin adını ifşa ettiği belirlendi.
BAŞYAVERİN İFADELERİ
Ankara 3. Sulh Ceza Hakimi Ali Ramazan Bilgisiçok tarafından tutuklanarak cezaevine gönderilen Yazıcı, savunmasında şunları anlattı:
Cumhurbaşkanım ailesiyle birlikte Marmaris'te Grand Yazıcı oteline gitmişti. Ben de bu fırsattan istifade ederek Tokat Erbaa'da bulunan eşim ve çocuklarımı ziyarete gittim. 11 Temmuz'da Tokat'a geldim. 14'ünde Ankara'ya döndüm. O gün (Muhafız) alay komutanı Kutsi Barış ile kahvaltı yapıyorduk. 15 Temmuz'da gece tatbikat olacağını, kimlerin katılabileceğini sordu. Ben de 2 astsubayım Selami Darıcan ve Atahan Tatar'ın isimlerini verdim. Kahvaltıda Barış, bana Cumhurbaşkanı'nın Otluk Köyü'nde mi olduğunu sordu. Ben de yaver Mete yarbayı, havacı yaver binbaşı Erkan'ı aradım. Cumhurbaşkanı'nın nerede olduğunu sordum. Bana Otluk Köyü'nde olduğunu ancak Grand Yazıcı'ya döndüğünü söylediler.
DARBEDEN ÖNCE ANTALYA YOLUNA DÜŞMÜŞ
Saat 16.30 sıralarında görevim nedeniyle bana tahsis edilmiş olan araçla Muhafız Alay kapısından çıkacağım sırada avlunun içinde sivil bir vatandaş yanıma geldi. Yarbay olduğunu, Antalya'ya gideceğini söyledi. Bana 'nereye gidiyorsun' diye sordu. Ben de 'Antalya'ya gideceğimi' söyledim. O da 'beni de Antalya'ya götürür müsün?' diye sorunca 'Gel götüreyim' dedim. Ben arabaya bindikten sonra ismini sordum, isminin Emin, rütbesinin de yarbay olduğunu söyledi.
FAHRİ KASIRGA ARADI
Saat 21.30 sıralarında Genel Sekreter Fahri Kasırga Afyon civarında bulunduğum sırada aradı. "Haberler duyuyorum ne oluyor albayım?" dedi. Ben de "Bilmiyorum, araştırayım" dedim. Kısa bir süre sonra Başdanışman Davut Kavranoğlu aradı, "O da darbe girişimi mi var?" dedi. Ben de "Araştırıp döneyim" dedim. Daha sonra Ankara Çankaya Köşkü'ndeki Atahan Tatar albay beni aradı ve silahlar patladığını söyleyince "Oradan ayrılın" dedim.
İŞİN İÇİNDE HULUSİ PAŞA YOK
Sonra Protokol Şube Müdürü Alparslan Acarsoy saat 23.00 sıralarında Antalya'dan aradı, 'Buraya gelmeyin buralar karışık, buraya gelmenin anlamı kalmadı' dedi. Cumhurbaşkanı'nın fizyoterapisti Ahmet Çotuk da Marmaris'ten aradı. "Darbe teşebbüsü var. Bu emir neyin zinciri içerisinde oluyor? Hulusi Paşa nerede?" diye sordu. Ben de "Bilmiyorum. Genelkurmay Başkanı'nın emir subayını arayım sorayım" dedim. Yarbay Levent Türkkan'ı cep telefonundan aradım fakat ulaşamadım. Aradan bir süre geçti. Ahmet Çotuk mu beni aradı, ben mi onu aradım hatırlamıyorum. Ahmet Çotuk'a "Yarbay Türkkan'ı aradım ulaşamadım. Bu işin içinde ben yokum. Hulusi Paşa'nın bu işin içinde olduğunu sanmıyorum" dedim.
İZMİR'DEKİ ASKERİ BİRLİĞE SIĞINMIŞLAR
Bu konuşmaları yaparken yanımda bulunan isminin yarbay Emin olduğunu öğrendiğim şahıs bana, "İzmir Çiğli'deki 2. Hava Üs Komutanlığı'na gidelim" dedi. Bu teklif bana makul geldi. Ben de İzmir yoluna döndüm, saat 01.30 sıralarında İzmir'deki hava üs komutanlığına geldik. Oraya niye geldiğimizi sordular. Nizamiyedeki görevlilere, "Darbe girişimi oldu, geceyi geçirip geçiremeyeceğimizi sordum." Onlar da bizi içeri aldı.
ERDOĞAN'I ARAMADIM
Sabah 7.30'da Ankara'ya doğru yola çıktım. Yolda iken Yiğit Bulut ve Lütfullah Göktaş isimli baş danışmanlar beni aradılar. Ne yapmam gerektiğini, (Cumhurbaşkanı Özel Kalem Müdürü) Hasan Doğan'a sormamı söylediler. Lütfullah Göktaş da bana 'Cumhurbaşkanı'nın arayıp aramadığımı' sordu. "Aramadım" dedim. "Keşke arasaydın, İstanbul'a gelmen daha uygun olur" dedi. Bunun üzerine Ankara yerine İstanbul'a gitmeye karar verdim. İstanbul yoluna döndükten bir süre sonra beni Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı Nadir Alparslan aradı. İstanbul'a değil Ankara'ya gelmemin uygun olacağını söyledi. Bunun üzerine İstanbul yolundan tekrar Ankara'ya göndüm. 22.30 sıralarında Ankara'ya lojmana geldim. Sonra Beştepe'ye gitmek için yola çıktım. Konvoya takıldım, vatandaşlarla beraber konvoyla korna çaldım.
FETÖ'CÜ YAVERİ ARAMIŞ
Yazıcı'ya, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri, danışmanlar, özel kalem müdürü Hasan Doğan, fizyoterapist Ahmet Çotuk kendisini arayıp 'Darbe mi oluyor?" şeklinde sorularına neden geri dönüş yapmadığı ihanet eden (Genelkurmay) emir subayı Levent Türkkan'ı neden aradığı soruldu. Yazıcı, "O sırada darbe girişimi olduğu için Hasan Doğan'a, Fahri Kasırga'ya dönüş yapmadım" dedi.
BÜYÜK HATA OLDUĞUNU KABUL EDİYORUM
Savcılık, 'Antalya'ya gezmek amacıyla götürmek için aracına aldığı, önceden tanımadığı, ismini rütbesini bilmediği şahsı Antalya yolundan ayrıldıktan sonra neden aracından indirmeyip İzmir'e götürdünüz?" sorusuna Yazıcı, "Keşke aracımdan indirseydim. Keşke İzmir yerine Marmaris'e gitseydim. Bunun büyük bir hata olduğunu kabul ediyorum" ifadelerini kullandı.
MANTIKLI BİR CEVABI YOK!
Darbe girişimini öğrendikten sonra Cumhurbaşkanı'nı neden aramadığı, güvenliğinin yerinde olup olmadığını, güvenlik tedbirleriyle ilgili neler yapılabileceğini neden sormadığını soran savcıya Yazıcı'nın 'bu soruya verebileceği mantıklı bir cevabının' olmadığını söyledi.
CUMHURBAŞKANININ KALDIĞI OTELİN ADINI DEŞİFRE ETMİŞ
Cumhurbaşkanı'nın tatil yaptığı otelin Grand Yazıcı Otel olduğu bilgisini neden ilgisiz kişilere verdiği sorusuna ise Başyaver, "Bu bilgi basında da çıktığı için, bir tehlike görmediğimden ve gizli bir yanı kalmadığından söyledim."
ERDOĞAN'IN BİNDİĞİ UÇAĞIN KODU SORULDU
Basında çıkan haberlere göre Sayın Cumhurbaşkanına Marmaris'ten ayrıldıktan hemen önce ya da ayrıldığı sırada bindiği ya da bineceği uçağın kodunu helikopter pilotlarından birine sorup sormadığı sorusuna, "Ben Cumhurbaşkanının İstanbul'a gittiği sırada ya da gideceği sırada bindiği uçağın havadaki ve radardaki kodunu kimseye sormadım. Öğrenmedim, bu bilgiyi kimseye vermedim. Bu ispat edilirse her türlü cezaya razıyım" dedi.
ERDOĞAN'I KORUMAKLA GÖREVLİ OLMANA RAĞMEN...
Darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanını korumakla görevli olmasına rağmen Cumhurbaşkanı'nın yanına gitmek yerine askeri birliğe gitmeyi tercih etmesinin nedenine ise "Marmaris yerine İzmir'i tercih ettim ve yanlış tercih yaptım. Bu tercihim nedeniyle pişmanım" dedi.
KODU BEN VERDİYSEM İDAM ETSİNLER
Cumhurbaşkanının bineceği uçağın kodunun kendisinin vermediğini ısrarla söyleyen Yazıcı, "Sordumsa ve birine verdimse beni idam etsinler. Yok sormayıp vermemişsem serbest bırakılmayı talep ediyorum. Ancak darbe girişimi sırasında yanlış tercihler yaptığımı, Cumhurbaşkanı'nın yanına gitmeyip İzmir'e gitmekle hatalı olduğumu kabul ediyorum. Kutsi Barış'a Cumhurbaşkanı'nın kaldığı otelin adını söylemekle de hata ettiğimi kabul ediyorum" dedi.
GÜLEN TERÖR ÖRGÜTÜ LİDERİDİR
Fetullah Gülen'i televizyonlardan tanıdığını dile getiren Yazıcı, "Askeri okullarda okuduğum yıllarda Gülen ile hiç görüşmedim. Evlerinde kalmadım, hiç cemaat abisi tanımadım. Ben FETÖ'cü değilim. Benim için Fetullah Gülen terör örgütü lideridir" dedi.
SABAH

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.