3 net mesaj

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, inşaatı 3 yıl süren Güneysu Kıbledağı Hacı Hafız Yusuf Yılmaz Camii'nin açılışını yaptı.
Camide ilk cuma namazını da kılan Erdoğan, "Bizim kadim medeniyetimiz, estetiği öne çıkarmış, bu estetikle de tarihe mühürler vurmuştur. Kıbledağı'nda da hamdolsun böyle bir mührün vurulmuş olması bizi mutlu etmektedir" dedi. Hem açılış töreninde hem STK temsilcilerine konuşan Erdoğan, 3 önemli konuda net mesajlar verdi. Almanya'ya kaçan FETÖ savcısı Zekeriya Öz için Almanya Başbakanı Merkel'e, koalisyon konusunda tutarsız açıklamalar yapan ve Türkiye Cumhuriyeti'nin halk tarafından seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaretler yağdıran Devlet Bahçeli'ye ve günlerdir AK Parti'nin CHP ile koalisyon kurmasını isteyen Aydın Doğan'ın medyasının, 'koalisyonu Erdoğan istemedi' iftiralarına net açıklamalar yaptı:
CİBİLİYETLERİ BELLİ
Bana kaçacak diyenlerin Gürcistan'dan Ermenistan'a oradan da Almanya'ya kaçtığını (FETÖ'nün savcısı Zekeriya Öz) görüyoruz. Kaçtıklarında onların cibiliyetlerini gördük biz. Şimdi Almanya'yı da göreceğiz. Öyle zannediyorum ki süratle bunlarla ilgili büyük ihtimalle kırmızı bülten çıkacaktır ve bu kırmızı bültenle beraber Almanya'yı da göreceğiz, bakalım ne yapacak. Almanya eğer vermezse Oldu oldu, olmadığı takdirde Almanya, bizden herhangi bir suçluyu bundan sonra Tayyip Erdoğan imzasıyla isteyemez, alamaz, vermem. Herkes uluslararası hukukun gereği neyse bunu yerine getirecek, getirmediği takdirde biz de aynen mukabiliyle cevap veririz. Türkiye bir muz cumhuriyeti değildir.
YASAL SÜREÇ İŞLİYOR
Dünkü netice aslında belirleyici netice değil. Başbakan MHP Genel Başkanı'ndan talepte bulundu. Bu randevudan sonra nasıl tablo ortaya çıkar o zaman görüp, nihai durumu değerlendirmemiz gerekiyor.
Benim takip ettiğim 45 günlük süreçtir. 45 günlük sürecin nihai durumu anayasaldır. 45 günden sonra neler olabilir? Meclis erken seçime gidebilir, cumhurbaşkanı erken seçime götürebilir. 45 günden sonra meclis ya da cumhurbaşkanı seçim kararı alır.
Bunlara anayasal sınırları sorun bilmezler. Ben cumhurbaşkanı olarak anayasal sınırları iyi bilirim.
Onların siyasetteki mazisi ile mazimi mukayese etmem. Sonuçta etkim olduğumu söyleyenler bunu ispatlamalı. Bahçeli'yi muhatap almıyorum. Yasal süreç işliyor.
Çünkü kendimle, ailemle ilgili edep sınırlarını aşan ifadeler kullanmıştır.
Onunla ilgili yasal haklarımı sonuna kadar kullanacağım.
İFTİRA HÜRRİYET'İ
Hukukta bir kaide var. Hep söyleriz bunu ama kimse buna iltifat etmez. İddia sahibi, iddiasını ispatla mükelleftir. Bunu söyleyenler iddialarını ispatlamak zorundadır.
Bunu ispatlayamayanların laflarına niye iltifat ediyorsunuz? İster kabul edin ister etmeyin. Türkiye'de yönetim sistemi fiilen değişmiştir.
Şimdi yapılması gereken bu fiili durumun hukuki çerçevesinin yeni bir Anayasa ile netleştirilmesi, kesinleştirilmesidir...