O paralar nereye gidiyor!

Bir süredir milletin yararına olacak projelere engel olmak için elinden gelen her şeyi yapan, bunun için yalan ve iftiralara sıkça başvuran Mimarlar Odası'yla ilgili gazeteci Muharrem Coşkun, Star Web TV'den Özlem Saraç'a çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Mimarlar Odası'nın bugüne kadar akılda kalıcı, Türkiye'de gündem olacak bir projesi olmadığının altını çizen Coşkun, aksine milletin yararına olacak ne kadar yol, köprü, havalimanı varsa hepsine takoz koymayı kendilerine görev edindiklerini belirtti.
Muharrem Coşkun, 456 bini aşkın üyesi olan Mimarlar Odası'nda devasa rakamların döndüğünü, büyük rantların söz konusu olduğunu ifade ederek, " Ancak biz bu bütçeye rağmen Mimarlar Odası'ndan ciddi bir proje görmedik. Bu paralar nereye gidiyor" sorusunu sordu.
Öte yandan, Coşkun, birkaç mimarı görüş almak üzere aradığını, ancak mimarların korkudan basına demeç vermekten çekindiklerini söyledi.
Muharrem Coşkun şöyle konuştu:
Bu ülkede gazetecilik yapıyoruz. Türkiye'de Mimarlar Odası'nın akılda kalacak, ülke gündemine damga vuracak bir projeye imza attığını duydunuz mu? Hiç hatırlayanımız var mı? Bırakın onu, bugün bizim Üçüncü Köprü'müzün projesini bile Japon mimarlar yapıyor. Bu bile utançtır. Biz dışarıdan mimar ithal ediyoruz. Onlara yaptırıyoruz. Daha önceki köprülerimiz de öyle. Yapacağımız anıtkabir de öyle.
Niye biz yapamıyoruz? Niye bir eser ortaya koyamıyoruz? Bu mimarlar neden buna kafa yormazlar da, hep milletin faydasına olacak eserleri engellemekle gündeme gelirler?
Son 5-6 yıla bakalım. Mesela; İstanbul Finans Merkezi projesi, Galataport projesi, Üçüncü Köprü, Üçüncü Havalimanı, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın durdurulması veya yıktırılması...
Bu Mimarlar Odası akılda kalan hiçbir projeye imza atmamışlar. Bana göre çok başarısız bir örgüt. Sadece adını, milletin faydasına olan projeleri durdurma veya yıkma üzerine eylemlerde duyduk. Hatta bunu yaparken de iftira ve yalandan çekinmeyen bir örgüt olarak görüyoruz malesef. Meslek örgütünden çok iftira ve yalan odası gibi çalışıyor.
Örnek veriyorum: Bu Mimarlar Odası Aydın Doğan'ın tartışmalı Hilton Oteli konusuyla ilgili ses çıkardı mı? Veya Boğaz'daki kaçak yalılarla ilgili sesini duyduk mu Mimarlar Odası'nın? Yine imara yasak olan, sit alanlarında zenginlerin yaptığı villalarla ilgili hiçbir itirazını duymadık bunların. Daha çok, yol gibi, köprü gibi milletin yararına olan projeleri durdurmaya çalıştılar.
Mimarlar Odası'nın 450 bin üyesi var. Biliyor musunuz, 1 yıldaki geliri 1,5 trilyona yakın. Sadece aidatlardan ve üyelik başvurularından geliri bu rakama ulaşıyor. Bir de bunun dışında proje tasdik harcı var. Yani siz bir mimarsınız, mecburen projeye onay almak için Mimarlar Odası'na gideceksiniz. Çünkü Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bunu mecbur etmiş. Bunun için de "tasdik harcı" ödüyorsunuz. Bunun da miktarı belli değil.
Dolayısıyla Mimarlar Odası'nın içinde devasa rakamlar dönüyor. Bir rant var. Ancak biz bu bütçeye rağmen Mimarlar Odası'ndan ciddi bir proje görmedik. Bu paralar nereye gidiyor? Bir mimar diyelim ki üç proje yapacak, üçü için de Mimarlar Odası'ndan ayrı ayrı tasdik belgesi getirmek zorunda.
Mimarlar Odası'nın 450 bin üyesi var dedik. Az önce birkaç tanesini aradık mesela. Emin olun, hepsini korkutmuşlar. Diyorlar ki, "biz şimdi bir kelam edersek projelerim onaylanmaz artık" diyorlar. Sen öbür taraftan Cumhurbaşkanı'na "diktatör" diyorsun, hakaret ediyorsun. Ama kendin bir diktatörlük sistemi kurmuşsun, senin üyen mimar basına konuşamıyor. Şu anki tablo bu. Az önce aradık, konuşamıyorlar.