Haliç Üniversitesi'ne gözdağı gibi denetim
Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) içindeki Paralel unsurlar, Haliç Üniversitesi'ni kıskaca aldı.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 11.05.2015 | 00:00
- Güncelleme Tarihi: 11.05.2015 | 07:09
Süreç, Prof. Dr. Osman Özsoy'un, STV'de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu tehdit eden ifadeler kullanmasıyla başladı.
Mansur Topçuoğlu da Özsoy'un Haliç Üniversitesi'nden başörtülü bir kız öğrenciye cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla sözleşmesinin feshedildiğini açıkladı.
'YARARINA OLMAZ'
Bu açıklama, SABAH'ta haber olduktan bir gün sonra YÖK içerisindeki Paralel Yapı harekete geçti. Yıllık üniversite denetlemelerinin dışına çıkılarak, Haliç Üniversitesi'nin gerekçe gösterilmeden denetlenmesi kararı alındı.
3 YÖK yöneticisi hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na usulsüz denetleme kararı gerekçesiyle suç duyurusunda bulunacaklarını açıklayan Topçuoğlu şöyle dedi:
'Biz yıllık denetimden geçtik. Denetimimizde hiçbir eksiklik yoktu. Özsoy hakkındaki açıklamalarımın gazetede yayımlandığı gün YÖK yönetiminden biri arayarak 'Bu tarz şeyler senin yararına olmaz' dedi. Hemen arkasından da YÖK'ün denetleme yazısı faksla gönderildi. Denetleme yazıları YÖK Denetleme Kurulu Başkanı'nın imzasıyla ve resmi olarak gönderilir. Halbuki bu yazı bir YÖK Denetleme Kurulu Üyesi imzası ile faksla gönderilmiş. Üstelik tebligat resmi bile yapılmıyor. Gerekçe dahi gösterilmiyor.
Haliç Üniversitesi olarak tıp fakültesi açıyoruz. Hiçbir eksiğimiz olmadığı halde zora sokuyorlar. Bu da yetmiyor, Özsoy'un üniversitede uyguladığı tehdit ve tacizleri ortaya çıkarınca denetleme yazısı gönderiyorlar. Biz bu denetimi tanımayacağız. Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan YÖK'ün içindeki Paralel Yapı'nın temizlenmesini istiyoruz.
Biz, 17 Aralık'ı 17 Aralık'tan önce yaşadık. 17 Aralık'tan 6 ay önce bir akşam vakti YÖK'ten gelen faksla rektörümüz bir saatte görevden alındı. Bir anda Osman Özsoy, rektör vekili oldu. Biz ondan sonra her türlü tehditle karşı karşıya kaldık.