Kemal Kılıçdaroğlu bu kez fena bozuldu!
Kılıçdaroğlu'nu Erdoğan'ın elini öperken gösteren montajlı fotoğrafın yayımlanmasından dolayı yerel gazete sahibi ile fotoğrafta imzası olan kişinin Kılıçdaroğlu'na tazminat ödemesine ilişkin karar, Yargıtay'ca bozuldu.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 25.02.2015 | 00:00
- Güncelleme Tarihi: 25.02.2015 | 21:14
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ GÖZETİLDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu başbakan olduğu dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elini öperken gösteren montajlı fotoğrafın yayımlanmasından dolayı yerel gazete sahibi ile fotoğrafta imzası olan kişinin Kılıçdaroğlu'na üçer bin lira manevi tazminat ödemesine ilişkin karar, Yargıtay tarafından "ifade özgürlüğü" gözetilerek bozuldu.
KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI
Kılıçdaroğlu'nun avukatı Şenal Sarıhan tarafından İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne sunulan dava dilekçesinde, İstanbul Kağıthane'de aylık olarak yayımlanan yerel Yön gazetesinin Ağustos 2011 tarihli sayısının birinci sayfasında, davalılardan Aysel Oturak'ın imzasıyla yer alan montajlı fotoğrafta, Kılıçdaroğlu'nun Erdoğan'ın elini öperken gösterildiği ve Kılıçdaroğlu'nun kişilik haklarının ağır saldırıya uğradığı öne sürüldü.
10 BİN LİRA TAZMİNAT TALEP EDİLDİ
Yayında eleştiri sınırlarının aşıldığı kaydedilen dilekçede, Oturak'ın yanı sıra Yön Gazetesi İmtiyaz Sahibi Osman Şahin'den alınacak beşer bin liradan toplam 10 bin liralık manevi tazminatın, yasal faiziyle davacı Kılıçdaroğlu'na verilmesi talep edildi.
AVUKAT KARARI TEMYİZ ETTİ
Davalıların avukatı Mehmet Kılıç ise davanın reddini istedi. Davayı 21 Haziran 2012'de karara bağlayan mahkeme, 3 bin liralık manevi tazminatın, Yön gazetesinin fotoğrafı yayınladığı 24 Ağustos 2011'den itibaren işletilecek yasal faiziyle davalılar Şahin ve Oturak'tan tahsil edilerek, Kılıçdaroğlu'na ödenmesine hükmetti. Davalıların avukatı Kılıç, bu kararı temyiz etti.
AKSİ YÖNDEKİ KARARLAR ÖRNEK GÖSTERİLDİ
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'ne sunulan dilekçede, basın özgürlüğü üstün tutulup davanın reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabul kararı verildiği kaydedilerek, Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin aksi yöndeki kararları örnek gösterildi.,
LEMAN DERGİSİNDEN ÖRNEK
Kararın bozulması talep edilen dilekçede, "Leman dergisinde 6 Temmuz 2006'da, Recep Tayyip Erdoğan'ın, bir vatandaşın sırtına kırım kongo hastalığına neden olan bir kenenin bindirildiği şekliyle resmedildiği Mehmet Çağçağ'ın karikatürü dahi kişilik haklarına saldırı değil, eleştiri hakkı kapsamında değerlendirilerek tazminata hükmedilmemiştir" denildi.
Temyiz talebini değerlendiren Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, "Basın dışı bir olaydaki davranış biçiminin hukuka aykırılık oluşturduğunun kabul edildiği durumlarda, basın yoluyla yapılan bir yayındaki olay hukuka aykırılık oluşturmayabilir" ifadesini kullanarak, kişilik haklarına saldırıda bulunulmamasının da yasal ve hukuki zorunluluk olduğunu vurguladı.
Bu tür davalarda temel ölçütün kamu yararı olduğu ve basının haberi verirken özle biçim arasındaki dengeyi koruması gerektiği aktarılan kararda, dava konusu yayının 12 Haziran 2011'de yapılan genel seçimler sonrasında ortaya çıkan siyasi kriz ile (tutuklu milletvekilleri) ilgili olduğu ve meclis açılışında tutuklu vekillerin tahliye olmamasına rağmen davacı CHP'den milletvekili seçilenlerin yemin ettiğinin anlaşıldığı kaydedildi.
HÜKÜM BOZULDU
Davaya konu resimde bu siyasi gelişmelerin fotomontaj yoluyla oluşturulan bir fotoğraf ile eleştirildiği belirtilen kararda, şu ifadeler yer buldu: "Bu gelişmelerin bir dini bayram zamanına denk gelmesi nedeniyle el öpme şeklindeki gelenek ile de ilişkilendirildiği görülmektedir. Resmin basın ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, davacının ana muhalefet partisinin genel başkanı olup siyasi kişiliğinin bulunduğu, ağır siyasi eleştirilere katlanması gerektiği, yayının güncel siyasi durumun ağır eleştirisinden ibaret olup, bu hali ile hukuka uygunluk unsurlarını taşıdığı anlaşılmakla davacı Kemal Kılıçdaroğlu'nun isteminin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir."
Yargıtay'ın bozma ilamının ardından İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde önceki gün yapılan üçüncü duruşmada, usul ve yasaya uygun bulunan 31 Ekim 2013 tarihli bozma ilamına uyulmasına karar verildi.
Davalıların avukatı Kılıç'ın, bozma ilamı doğrultusunda davanın tümden reddini istediği duruşma, ertelendi.