Küfür lobisi linçe başladı!
CNN TÜRK'te Şirin Payzın'ın sunduğu "Ne Oluyor?" programına konuk olan gazeteci-yazar İsmail Saymaz, gazeteci Elif Çakır ve gazeteci İrfan Aktan arasında sert tartışma yaşandı.
Elif Çakır İrfan Aktan'ın iddialarına cevap olarak konunun Tayyip Erdoğan üzerinden değil Cumhurbaşkanlığı makamı üzerinden tartışılması gerektiğini söyledi.
Anayasanın 299. maddesinin Cumhurbaşkanına hakareti 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırdığını belirten Çakır "Seversiniz sevmezsiniz ama Türkiye'de bir "Erdoğan fobisi oluşmuş durumda" dedi.
Çakır, "Erdoğan değil de Kılıçdaroğlu olmuş olsaydı bu yasağı konuşmuş olacaktınız. Erdoğan olduğu zaman "Erdoğan tartışılmıyor" şeklinde konuyu başka bir noktaya çekiliyor." şeklinde konuştu.
CNN Türk'te bu tartışmalar yaşanırken sosyal medyada Elif Çakır'a yönelik bir linç kampanyası başlatıldı. Cumhurbaşkanı'na hakaret etmenin düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmemesi gerektiğini söyleyen Elif Çakır Twitter üzerinden sistemli bir şekilde hakaret kampanyasına maruz bırakıldı.
CNN'deki programda hukuk konusundaki cehaletini ifşa eden İsmail Saymaz'a en güzel yanıtı Yargıtay 9. Ceza Dairesi verdi.
YARGITAY: DEVLET BÜYÜĞÜNE SÖVMEK ''İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ DEĞİL"
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, karıştığı bir kavgada Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a hakaret eden kişiyi 11 ay 20 gün hapis ve 7 bin lira adli para cezasına çarptıran yerel mahkeme kararını onadı.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, karıştığı bir kavgada Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a hakaret eden kişiyi 11 ay 20 gün hapis ve 7 bin lira adli para cezasına çarptıran yerel mahkeme kararını onadı. Kırklareli'nin Vize ilçesinde gece saatlerinde bir kavgaya karışan Gökhan E, kavga ettiği kişilerle hastaneye götürüldü. Hastanede de süren kavgaya emniyet görevlileri müdahale etti.
Bunun üzerine Gökhan E, "Bırakın, hepinizin, cumhurbaşkanınızın, başbakanınızın, devletinizin, hakiminizin, savcınızın..." diyerek küfürler etti. Gökhan E. hakkında Cumhurbaşkanına ve Başbakana hakaret etmekten kamu davası açıldı.
Vize Sulh Ceza Mahkemesi, sanığı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) Devletin Egemenlik Alametlerine ve Organlarının Saygınlığına Karşı Suçlar bölümündeki Cumhurbaşkanı'na hakaret suçunu düzenleyen 299. maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezasına çarptırdı.
İlgili kanun maddeleri uyarınca yapılan artırım ve indirimlerden sonra 11 ay 20 gün olarak belirlenen hapis cezası, 7 bin lira adli para cezasına çevrildi.
Sanık ayrıca, TCK'nın 125/3a maddesi uyarınca kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret etmek suçundan 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Hapis cezası, artırım ve indirimlerden sonra 11 ay 20 gün olarak belirlendi. Daha önce işlediği bir suçtan 15 yıl hapis cezasına çarptırılan ve şartlı tahliye süresi içinde bu suçu işleyen sanığın durumunun mahkemesine bildirilmesine de karar verildi.
Kararın temyiz edilmesiyle dosya Yargıtay 9. Ceza Dairesinin gündemine geldi. Daire, yerel mahkemenin mahkumiyet kararını onadı. Daire kararında, sanığın sözlerinin kaba sövme niteliğinde olduğu, sair düşünce ve kanaat açıklama olarak kabul edilemeyeceği belirtildi. Kararda, eylemin, düşünce ve kanaat açıklama yöntemiyle işlenen suçlarda kamu davası açılmasının ertelenmesini öngören 6352 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği kaydedildi.
Anayasanın 299. maddesinin Cumhurbaşkanına hakareti 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırdığını belirten Çakır "Seversiniz sevmezsiniz ama Türkiye'de bir "Erdoğan fobisi oluşmuş durumda" dedi.
Çakır, "Erdoğan değil de Kılıçdaroğlu olmuş olsaydı bu yasağı konuşmuş olacaktınız. Erdoğan olduğu zaman "Erdoğan tartışılmıyor" şeklinde konuyu başka bir noktaya çekiliyor." şeklinde konuştu.
CNN Türk'te bu tartışmalar yaşanırken sosyal medyada Elif Çakır'a yönelik bir linç kampanyası başlatıldı. Cumhurbaşkanı'na hakaret etmenin düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmemesi gerektiğini söyleyen Elif Çakır Twitter üzerinden sistemli bir şekilde hakaret kampanyasına maruz bırakıldı.
CNN'deki programda hukuk konusundaki cehaletini ifşa eden İsmail Saymaz'a en güzel yanıtı Yargıtay 9. Ceza Dairesi verdi.
YARGITAY: DEVLET BÜYÜĞÜNE SÖVMEK ''İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ DEĞİL"
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, karıştığı bir kavgada Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a hakaret eden kişiyi 11 ay 20 gün hapis ve 7 bin lira adli para cezasına çarptıran yerel mahkeme kararını onadı.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, karıştığı bir kavgada Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a hakaret eden kişiyi 11 ay 20 gün hapis ve 7 bin lira adli para cezasına çarptıran yerel mahkeme kararını onadı. Kırklareli'nin Vize ilçesinde gece saatlerinde bir kavgaya karışan Gökhan E, kavga ettiği kişilerle hastaneye götürüldü. Hastanede de süren kavgaya emniyet görevlileri müdahale etti.
Bunun üzerine Gökhan E, "Bırakın, hepinizin, cumhurbaşkanınızın, başbakanınızın, devletinizin, hakiminizin, savcınızın..." diyerek küfürler etti. Gökhan E. hakkında Cumhurbaşkanına ve Başbakana hakaret etmekten kamu davası açıldı.
Vize Sulh Ceza Mahkemesi, sanığı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) Devletin Egemenlik Alametlerine ve Organlarının Saygınlığına Karşı Suçlar bölümündeki Cumhurbaşkanı'na hakaret suçunu düzenleyen 299. maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezasına çarptırdı.
İlgili kanun maddeleri uyarınca yapılan artırım ve indirimlerden sonra 11 ay 20 gün olarak belirlenen hapis cezası, 7 bin lira adli para cezasına çevrildi.
Sanık ayrıca, TCK'nın 125/3a maddesi uyarınca kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret etmek suçundan 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Hapis cezası, artırım ve indirimlerden sonra 11 ay 20 gün olarak belirlendi. Daha önce işlediği bir suçtan 15 yıl hapis cezasına çarptırılan ve şartlı tahliye süresi içinde bu suçu işleyen sanığın durumunun mahkemesine bildirilmesine de karar verildi.
Kararın temyiz edilmesiyle dosya Yargıtay 9. Ceza Dairesinin gündemine geldi. Daire, yerel mahkemenin mahkumiyet kararını onadı. Daire kararında, sanığın sözlerinin kaba sövme niteliğinde olduğu, sair düşünce ve kanaat açıklama olarak kabul edilemeyeceği belirtildi. Kararda, eylemin, düşünce ve kanaat açıklama yöntemiyle işlenen suçlarda kamu davası açılmasının ertelenmesini öngören 6352 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği kaydedildi.